Fuat Keyman

Prof. Dr. Feyzi Baban ve Prof. Dr. Fuat Keyman ile deprem bölgelerindeki izlenim ve değerlendirmelerini konuştuk.

Anayasa paketinin içerdiği bazı maddeler eleştirilebilir, daha demokratik olmaları talep edilebilir, ama çoğu değişikliğin 1982 Anayasası'ndan çok daha ileride ve olumlu olduğu yadsınamaz.

Hrant dünya ve Türkiye'ye bakışında daha zengin, daha teknolojik, daha gelişmiş, daha etkili, daha güçlü değil, "adaletli bir dünya ve Türkiye" istedi, bunun için de sorumluluk aldı

Nasıl küresel kriz kapitalizmin sonu anlamına gelmiyorsa ama çözümü yeni bir aklı, dil ve siyaseti gerekli kılıyorsa, Aktütün saldırısı ve trajedisi de terörün sonu anlamına gelmiyor ve bu soruna yeni bir akıl, dil ve siyaset ile yaklaşmamız gerekiyor

Demokrat olma ile hükümet yanlısı olmayı birbirine karıştıran, en iyi demokrat benim derken kendinden farklı düşünen demokratları eksiklikle ve Kemalistlikle suçlayan aydınlar da toplumsal uzlaşmanın zayıflamasına katkıda bulundular

Türkiye, farklılıklara kapalı, her kimliğin kendi içine kapanarak bir cemaat yarattığı ve her kimliğin kendi cemaati içinde güven inşa ederken farklı kimliklere güvensizlik içinde baktığı, kendisini tepkici milliyetçilik girdabına bırakmış bir toplum mu olacak?

Bugüne kadar yapılan harekatlarda alınan askeri sonuç siyasi başarıya dönüştürülmediği için, hâlâ PKK örgütünün varlığından ve terör sorunundan konuşuyoruz

"Kimsenin namusunuzu, dininizi, içinizin temizliğini sizin adınıza korumasına yetki vermeyin". (Alttaki Ahu Özyurt yazısından)) 2008 yılında, AKP-MHP ittifakının türban sorunu çözümü için geliştirdiği anayasa değişikliği paketi, 1924 Anayasası'ndaki hak ve özgürlükler anlayışına bile ulaşamıyor