15 Haziran 2007Sabah Gazetesi
Mayın patlatıyorlar, bomba atıyorlar, canlı bomba yolluyorlar. "Terörist,terör,teröristsaldırı" diyoruz. Ne olduğunu biliyoruz.Güvenlik güçleri, polis, asker; onlar silah, teçhizat, mühimmat, araç, gereçleriyle malum zaten.Peki bunlar ne? Bunlar kim? Bunlara ne ad vereceğiz: "Teröreyakın" bir ad mı? "Devleteyakın" bir ad mı?
Herhalde astsubaylara dair en fazla yazı Dipsiz Kuyu'da çıktı, çıkıyor.İki yılda, görevdekilerden, emeklilerden binlerce mesaj, mektup, ses aktı.Tabii ki her birinin kendi siyasi, ideolojik, kültürel öncelikleri vardır.Şehit olanı, arkadaş acısı, geçim sıkıntısı çekeni; haksızlığa uğramışlık, itilmişlik, hayal kırıklığı gibi duyguları taşanı, sırtında hem zorlu askerliğin, hem çileli insanlığın yükünü taşıyanı çok gördüm, dinledim, okudum.Emeklilerin derneği TEMAD ses duyurabilmek için, göze aldıkları bir yana, ilan parasını zor denkleştirdi. 25 YTL'lik bir katkı dahi çok önemsendi. Hak,hakikat,hakkaniyetarayanlardaçokfazlaydıhep. Ancak; Askerikışlayanındaçöplükteelbombasıarayan;Arayıpdabulabilen;Bulduğunusöylediği27bombayıbirdenbirevdefünyelerle,TNTkalıplarıylabirliktedepolayıpsaklayanpekçıkmıyordu.
Şemdinli, Küre, Atabeyler yargı konusuydu hala. Bir "malulenemekliözelharpçiastsubay" şöyle yazıyordu: "Düzmeceçeteoperasyonları.Şemdinli'dekoparılanyaygara,ardındanDanıştaysaldırısıilebasınınsergilediğitiyatrobeklenensonuçlarıvermemiştir.Atabeyleryaygarasıkoparılmış,mahkemesonucuyinezavallıbasınıniddialarıilegalebeçalmıştır." Aslında kalemi kuvvetli, çok sayıda duygulu ve hiddetli yazının sahibi "Emekliastsubay", Ulus'taki "canlıbombavahşeti" ne de ilginç bir yorum yapmıştı: "Türkulusunakarşıbirsaldırıyapıldı.Yenilerivebelkidahafazlazararayolaçanlarıyapılacak.Yenibombalarpatlayacakmemleketinkalbinde.Belkiyenicinayetlerişlenecekvesuikastlaryapılacakyenikaoslariçin.KaostandoğandüzeninkendisininveTanrı'nınhakkıolduğunainananlar,kendidüzenleriniçıkaracaklarıyenikaoslaryaratmayadevamedecekler."
İnsanı hayrete düşüren şu: Birisi "kuşgribipatlayacakmemleketinkalbinde" dediğinde, kümesinde kuş gribine tutulmuş onlarca tavuğun; "keneölümleripatlayacakmemleketinkalbinde" dediğinde, gizli bir yerinde kutu kutu kenenin bulunduğunu düşünür müsünüz? "Yağmuryağacakmemleketinkalbinde" dediğinde, elinde "yağmurbombaları" bulunduğu aklınıza gelir mi? Tesadüf şu ki; "Yenibombalarpatlayacakmemleketinkalbinde" diye, aslında çok üst düzeyde kimi yetkilinin de benzerini söylediği, belki birçok kişinin de üzülerek, istemeyerek söyleyebileceği bir şeyi yazan "EmekliastsubayOktayYıldırım" da; Askerikışlayanındaçöplüktenbulduğunuiddiaettiği;27elbombasıilepatlayıcılar,fünyelerçıktı.
"OperasyonIrak'tadeğil,Türkiyeiçindebaşlamalıdır" diye yazan, "milliyetçi-ulusalcı" hassasiyetleri kuvvetli biçimde dile getiren; Danıştay saldırısı günlerinde öne çıkan Büyük,Küçük isimlere pek yakın duran; Yazar, çizer davalarında mahkemelerde "müdahil", çok aktif bir "eskiözelharpçi" de, Cumhuriyet gazetesine de atılanlar benzeri, 27 bombalık koleksiyon.
Terör, şehitler, Türkiye'nin bölünmüş ruhu, şiddet, cumhuriyetin, hukuk devleti ve demokrasinin çuvallaması... içimizi yakıyor.Ama bir de bu "muammalar" var. Bir bomba görevli askerin elindeyse, "devletin,ordununbombası" dır. "Terörist" in elinde yahut canlı bomba bedenindeyse, "terörbombası" dır.Peki bu "çöplükbombaları" na ne ad vereceğiz? Kiminbombasıbunlar?Kimiçin?Neiçin?Hangibağlantılarla?Buülke,budevlet,bukışlayakınlarıbukadarçöplükmü!Hangihorozunçöplüğübu!