Deprem özel yayını: Prof. Dr. Okan Tüysüz’le söyleşi

Haber
-
Aa
+
a
a
a

Altın Saatler programcılarından Gürhan Ertür, İzmir’deki yaşanan 6,9 büyüklüğündeki depremi Prof. Dr. Okan Tüysüz’le konuştu. 

Gürhan Ertür: İyi akşamlar. Özel bir yayındayız, Ege denizinde gerçekleşen 7 büyüklüğündeki deprem konusunda kısa bilgileri almak için Okan Tüysüz hocamıza bağlanıyoruz. Okan hocam merhabalar, iyi akşamlar.

Okan Tüysüz: Merhabalar, iyi akşamlar.

GE: Sağ olun hocam! Biz şu anda Koyu Mavi programının içindeyiz, programcı arkadaşlarımıza çok teşekkür ederiz bize vakitlerini verdikleri için. Öncelikle faya ilişkin bilgileri sormak istiyorum hocam. 

OT: Bu depremi oluşturan fay Samos adasının kuzeyinde yer alan bir fay. Bunun doğuya doğru devamı karada ise Kuşadası'nda bir fay var buna benzer nitelikte ve Kuşadası'ndan Ortaklar, Germencik ve Aydın'a doğru devam eden çok parçalı ve normal fay dediğimiz yani bir tarafı aşağı düşen, diğer tarafı yukarı çıkan türde bir fay.

GE: Doğudan batıya?

OT: Evet. Muhtemelen batıya doğru da İkarya adasının biraz kuzeyine doğru devam ediyor, 30-40 km. boyunda bir fayın kırıldığını düşünüyoruz. 

GE: Toplamı belli midir bu fayın?

OT: Toplamı aslında çok parçalı ve aşağı yukarı 200 kilometrenin üzerinde. 

GE: Ege denizindeki birçok faya benzer bir yapı var burada da herhalde değil mi hocam?

OT: Evet evet. Ege denizi normal fayların egemen olduğu bir bölge, özellikle İzmir'in güneyinde olan kesimlere baktığımız zaman. Bu da normal bir fay, fay çözümleri çıktı, onlar doğu-batı uzanımlı normal bir faylanmayı işaret ediyorlar. 

GE: Derinlik nedir hocam?

OT: Onda çeşitli şeyler var; bizim AFAD'da 16,5 km. veriliyor, Amerikan Jeoloji Dairesi USGS 10 km., Almanların gözlemevi yine 10 km. civarında veriyor. 10-16 km. arası bir derinlik söz konusu. 

GE: Şu anda Samos adasında herhangi bir hasar var mı? Ona ilişkin bilgilere ulaşamadık, sizde bilgi var mı hocam?

OT: Çok fazla hasar yok ama zaten orada yüksek yapı da pek yok, çoğunluğu 1-2 katlı binalar.

GE: Doğru.

OT: Diğer önemli husus, normal faylarda düşen blok, alçalan blok tarafı hasarı daha çok alır genel olarak. Burada da Samos adasının kuzeyinden geçen bu fayın kuzey tarafı aşağıya doğru düşmüş vaziyette. Dolayısıyla hasarın da büyük ölçüde kuzeye doğru gittiğini söyleyebiliriz. Nitekim işte arada Karaburun yarımadası, Seferihisar filan var ama asıl hasar kuzeyde. İzmir'de Bayraklı ve Bornova civarında görünüyor. Yani hasarın olduğu yer 75-80 km. neredeyse.

GE: Evet şimdi onu söyleyecektim. Çok uzak bir mesafe var, mesela Özdere'ye 32 km. Samos'a 14-15 km. civarında ama İzmir'e yani şu anda çok yüksek hasarın alındığı bölgeye 80 km. dediğiniz gibi. Bunun sebebi nedir hocam?

OT: Sanıyorum zeminin önemli bir etkisi var birincisi, İzmir körfezi ve çevresi zeminin zayıf olduğu bir yer, Bornova Bayraklı daha önce yapılan çalışmalarda zemin olarak zayıf olduğu ortaya konmuş bir bölge, ikincisi de yapı yani olağan yapının, depreme dayanıklı yapının görüntülerde izlediğimiz gibi -sevmediğim bir tabirdir ama- yassı kadayıf şeklinde olması kabul edilebilir bir şey değil. Bu binadaki beton kalitesinin çok düşük olduğunu gösteren bir işaret, böyle bir bölgede, birinci derece deprem bölgesinde yüksek ivme beklenen bir yerde bir binanın bu tür yıkılması, göçmesi kabul edilebilir bir şey değil. Bu binanın tümüyle depreme dayanıksız olduğunu gösteren bir işaret.

GE: Evet. İzmir'den görüştüğümüz dostlarımız, arkadaşlarımız çok uzun bir sallanmadan bahsediyorlar. Bu da zemin özelliklerinin bir sonucu mudur?

OT: Evet, deprem süresi aşağı yukarı 13-15 saniye ama zemin zayıf olduğu deprem büyütmesi dediğimiz deprem dalgalarının genlerinin artması konusu, bu da sarsıntının fazla olmasını sağlıyor. Benzeri bir olay hatırlayacak olursanız 17 Ağustos depremi Gölcük'te olmasına rağmen Avcılar'da önemli bir hasar yaratmıştı. Bu biraz daha farklı bir mekanizma uzak alanlarda zemin zayıfsa benzeri hasarlar ortaya çıkabiliyor.

GE: Neredeyse 99 depremi, 17 Ağustos depremi 3 katı daha fazlaydı süre olarak değil mi?

OT: Evet evet orası fazlaydı tabii, burası çok kısa sürdü.

GE: 15 saniye olmasına rağmen çok şiddetli bir şey hissedildi İstanbul'dan dahi

OT: Evet büyük bir deprem, 7 büyüklüğünde bir deprem, aşağı yukarı 35 milyar ton dinamit patlamasına eşdeğerdir.

GE: 35 milyar ton?

OT: Evet tabii bu da çok büyük bir patlama, bu kadar geniş alanda hissedilmesi normal. 

GE: İstanbul'da dahi hissedildiğini belirten tanıdıklarımız var. 

OT: Evet, evet bayağı hissedilmiş.

GE: Hocam bir de 30'a yakın artçı gerçekleşti, bu artçıların bundan sonra devam etmesi tabii ki mümkün ama acaba bundan sonra en yüksek büyüklük nereye kadar varabilir?

OT: Burada artçı sayısı çok fazla, 70'i bulmuştu 1 saat kadar önce baktığımda. İki tane önemli 5.1 ve 5.3 iki tane artçı var, onun dışında 4 – 4,5 - 4,3 ve daha küçük artçıları var. Yani artçıların çıkabileceği rakam 6'dır deprem büyüklüğünü 7 alacak olursak, 1 derece aşağısı 6'ya varabilir. Ne kadar süreceğini söylemek mümkün değil ama günler sürebilir, bazen de aylar sürebilir ama 6 ya da 5.9 büyüklüğünde bir artçı deprem beklenebilir. 

GE: Zaten Ege'de seri depremlere çok sık rastlıyoruz değil mi?

OT: Evet.

GE: Bu sene de rastladık, geçen sene de, ondan önceki seneler de ve o anlamda özellikle 6 büyüklüğündeki bir depremin yapı kalitemizi gözden geçirdiğimiz zaman hala ciddi bir tehlike olduğunu da dikkate almak zorundayız herhalde değil mi hocam?

OT: Evet evet. Özellikle bu ana şokta zayıf da olsa hasar görmüş yapılarda oluşacak artçıların daha fazla hasar yaratma ya da mevcut hasarı arttırma olasılığı var. O nedenle deprem olduğu andan itibaren hep söylediğimiz şey yetkililer tarafından incelenmedikçe binalarda hasar varsa küçük de olsa bunların mutlaka uzman kişilere gösterilmesi ve binanın statiğinde hasar yaratmadıysa o zaman binalara girilebilir. Aksi takdirde binalara girilmemesi çünkü olabilecek artçılarla bu hasarın artma olasılığı vardır. 

GE: Bu tabii bir yandan aylar bile sürebilir ihtimalini göz önünde bulundurursak o zaman çok süratli bir şekilde özellikle İzmir'deki kötü zemine yapılmış ve kötü malzemeye gerçekleştirilmiş olan binaların da acil bir tespiti gerekiyor herhalde? Bunu gerçekleştirmek mümkün müdür hocam?

OT: İzmir'in zemin koşulları oldukça uzun süre önce çalışıldı, hatta rahmetli Aykut Barka'nın bile imzası olan raporlar var 1990'lı yıllardan. Zemin koşulları büyük ölçüde biliniyor, binaların çok hızlı bir şekilde incelenmesi için zaten AFAD ekipleri orada. Sanıyorum o konuda uzmanları da var, hızlı bir şekilde inceleyip bu konuda sonuca ulaşmak mümkün. Gerekiyorsa üniversiteler de yardım da alınabilir. 

GE: Evet üniversitelerden ve mühendislikle ilgili odalarımızın destek alındığı takdirde bir kampanya halinde bunu gerçekleştirmek mümkün olabilir herhalde değil mi?

OT: Tabii mümkün elbette. 

GE: Hocam size çok çok teşekkür ederiz. Bu kısa zaman içinde bize önemli bilgiler verdiniz ve programı kapatmadan önce bir daha tekrarlayalım, İzmir'deki yurttaşlarımızın çok dikkatli olmaları gerekiyor, özellikle binalarının durumunu hızlı bir şekilde tespit ettirmelerinin de önemli olduğunu vurgulayabiliriz herhalde değil mi?

OT: Evet elbette, artçılar tarafından olacak hasarlardan mutlaka korunmaları gerekiyor. Ben de bu yayın vasıtasıyla ölenlere rahmet, kalanlara sabır ve başsağlığı diliyorum, yaralılara da şifalar diliyorum. 

GE: Biz de Açık Radyo olarak başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz hocam. Çok büyük bir ihtimalle çarşamba günü Altın Saatler programında da birlikte olmayı arzu ediyoruz. Dileriz o gün de zamanınız olur ve programımıza katılabilirsiniz. Böylelikle bir 6 günlük gelişmeyi de dinleyicilerimize özetleme fırsatını yaratmış oluruz. 

OT: Görüşmek üzere.

GE: Peki hocam, görüşmek üzere çok teşekkürler.

OT: Rica ederim.

GE: Açık Radyo'da Prof. Dr. Okan Tüysüz'le İzmir'de gerçekleşmiş olan 7 büyüklüğündeki depreme ilişkin ön bilgileri aldık. Çarşamba günü Altın Saatler programında görüşmek dileğiyle hoşça kalınız.