İkizköy’ün yeni muhtarı

-
Aa
+
a
a
a

Akbelen direnişçisi Nejla Işık, İkizköy’ün yeni muhtarı olarak seçildi.

Gezegenin Geleceği: 03 Nisan 2024
 

Gezegenin Geleceği: 03 Nisan 2024

podcast servisi: iTunes / RSS

Akbelen direnişçisi Nejla Işık, İkizköy’ün yeni muhtarı olarak seçildi. Işık, “Tüm köylülerimizle birlikte tek yumruk olduk ve bugün bu başarıyı hep beraber kucakladık. Köyümüz ve köylümüz kazandı,” dedi. Nejla Işık, “31 Mart yerel seçim sonuçlarına göre İkizköy’ün yeni muhtarı olarak kömür madenine ve termik santrale karşı toprağını, ağacını, doğasını, evini kömür madenine karşı mücadelemiz devam edeceğim,” açıklamasında bulunurken, İkizköy Çevre Komitesi’nin aldığı kararla aday olduğunu belirtti. “Köyümüzü madene teslim etmemek için aday oldum,” diyen Işık, mutluluğunu ise, “Burada, Muğla Milas’ı bu köyünde ilk defa bir kadın muhtar kazandı. Bir devrim yaptık galiba. Akbelen’in, İkizköylülerin mucizesi bence bu. Birlik ve beraberliğin getirdiği bir kazanım. Ben değil, biz kazandık. Tüm köylülerimizle birlikte tek yumruk olduk ve bugün bu başarıyı hep beraber kucakladık. Köyümüz ve köylümüz kazandı,” sözleriyle açıkladı.

Daha fazla insan kavurucu sıcakları yaşıyor

Sıcak hava dalgalarının dünya genelinde 1979’dan bu yana %20 daha yavaş hareket ettiği kaydedilen araştırmada, bu nedenle daha fazla insanın kavurucu sıcakları yaşadığı belirtildi. Science Advances dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmanın araştırmacıları, sıcak hava dalgalarının ilerlemesindeki değişikliği tespit etmek için bilgisayar simülasyonu aracılığıyla sera gazı emisyonlarının olmadığı bir dünyayı inceledi. Anadolu Ajansı’nın haberine göre, araştırmacılar bu sayede sıcak hava dalgalarındaki yavaş ilerlemenin, iklim değişikliğinin nedenlerinden kömür, petrol ve doğal gazın yakılmasından kaynaklandığını buldu. Çalışmada, 1979 - 1983’te sıcak hava dalgalarının ortalama sekiz gün sürdüğü ancak 2016 - 2020 yıllarında bu sürenin 12 güne çıktığı tespit edildi. Bu nedenle daha fazla insanın kavurucu sıcakları yaşadığı belirtildi.

Çakalburnu Dalyanı’nda kirlilik sorunu

İzmir Körfezi'nde sıklıkla görülen deniz marulu, yılın belli dönemlerinde ciddi oranda artıyor. İzmir İnciraltı mevkiinde bulunan ve flamingoların da içinde olduğu yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yapan Çakalburnu Dalyanı'nın 5'te 4'ü giderek artan kirlilik nedeniyle deniz maruluyla kaplandı. Türkiye Bilimler Akademisi Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, son yıllarda giderek artan deniz kirliliğinin çekilmez hale geldiğini söyledi. Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Her yer yemyeşil. Körfezin ortasında, önceki günden beri plankton patlaması yaşanıyor. Birkaç gün önce Bostanlı civarlarında da vardı. Gün geçtikçe durum kötüleşiyor. Çakalburnu Dalyanı bataklık olmaya doğru gidiyor. Burası her gün temizleniyor. Körfez, denize girilebilecek halden derin bir komaya girmiş duruma geldi," diye konuştu. Prof. Dr. Yaşar, "Sonrasında kirlilikle beraber deniz marulu görülmeye başlandı. Önce bahar aylarında üç - beş günlüğüne kendini hissettirdi, sonra ise Ekim ve Kasım gibi sonbahar aylarına sıçradı ve bu süre uzadı. Sonrasında muhteşem bir sıcaklıkla beraber, ilk defa neredeyse alanın tamamı yeşil sahaya döndü. Alanın maalesef 5'te 4'ü deniz marulları ile kaplandı. 2023 yılı son 18 yılın en kötü dönemi oldu. Plankton, deniz marulu, deniz analarında patlama gerçekleşti. Toplu balık ölümleri oldu. Bütün bunların nedeni, derelerden maalesef körfeze pis suyun gelmesi yani birinci neden arıtılmadan gelen sular. Türkiye'de denizlerimizi foseptik olarak kullanıyoruz. Önce bunu keseceğiz. İkincisi derelerdeki betonlar kaldırılacak. Ayrıca neden kireç dökülür? Önce bilime dönülecek. Çözülecek bir olay ama eskisi gibi kısa sürede de değil," dedi. Prof. Dr. Doğan Yaşar, "90’lı yıllara kadar kuş cennetinden kalkan kuşlar, önce sabah kahvaltısı için Halkapınar'a giderdi, öğlen ise buraya gelirdi. Çakalburnu Dalyanı'nda 100'den fazla kuş türü bulunuyor. Halkapınar, daha sonra kirlendi. Bunun üzerine hijyene dikkat eden kuşlar, Halkapınar'dan uzaklaştı. Halkapınar, bataklığa dönünce yalnızca buraya gelmeye başladı. Çakalburnu Dalyanı'nı da bataklığa çevirirsek, kuşlar buraya da gelmeyecek. Bunun sonucunda da ekosistemimiz bozulacak. İzmir kent olarak dünyanın en önemli doğa güzelliklerine sahip bir kent. Burayı kesinlikle kuş cennetinden bataklığa çevirmeyelim. Böyle giderse iki - üç yıla kalmaz burası bataklığa dönecek. Bunun sonucunda da kuş gelmeyecek," ifadelerini kullandı.

Atıl ürünler geri dönüştürülmeli

Elektrikli cihaz atıklarını azaltmaya çalışan kampanya grupları, evlerdeki atıl elektrikli aletlerin ve bozuk teknoloji ürünlerinin biriktiği uyarısını yapıyor. Material Focus isimli grup, son dört yılda atıl ürünlerin sayısının ortalama 20’den 30’a yükseldiğini tahmin ediyor. İngiltere’de bu şekildeki ürünler arasında ilk 10’da uzaktan kumandalar, cep telefonları ve saç kurutma makineleri geliyor. Birlemiş Milletler de bu şekildeki atıl ürünlerin geri dönüştürülmesini tavsiye ediyor. Kendisini elektrikli ürünler istifçisi olarak tanımlayan Paul Bowtell, bu tür malzemelere veda edemeyen biri. Bowtell, BBC’ye içinde 40'tan fazla elektrikli eşyanın bulunduğu kutuları gösteriyor ve evinin tavan arasındaki kutularda çok daha fazla atıl ürün olduğunu kabul ediyor. Material Focus'un direktörü Scott Butler, modern dünyada herkesin benzer çekmeceleri ve kutuları olduğunu söylüyor. Bir geri dönüşüm şirketinde Justin Greenaway ise bir bilgisayarın içindeki tüm önemli bağlantıların, verilerin bozulmasını önlemek için altınla tamamlandığını anlatıyor. Greenaway, bu altını geri kazanmak için bilgisayar parçalarını işlemden geçirdiklerini söylüyor.