John Fowles’un dünyasına içten bir yolculuk

Editörden
-
Aa
+
a
a
a

Haftanın Kitabı'nda Ceyhan Usanmaz, ünlü İngiliz yazar John Fowles'ın hayatı boyunca tuttuğu günlüklerin bir araya getirilmesiyle ortaya çıkan "Günce" adlı eserin yakın zamanda Türkçeye çevrilen ilk cildi hakkında konuşuyor.

""

Ünlü İngiliz yazar John Fowles, neredeyse tüm hayatı boyunca günlük tutmuş. Yaklaşık bir milyon kelimelik bir bütün oluşturan bu metinler, 'düzenlenmemiş/ham' halleriyle Exeter Üniversitesi kütüphanesinde bulunuyormuş. Günlüklerin bir kısmı ise 'derlenip düzenlenip' iki cilt halinde yayımlanmıştı ve nihayet ilk cilt, yakın bir zaman önce Türkçede de çıktı. 

Günce'nin birinci cildinde, Fowles'un 1949-1965 yılları arasında tuttuğu notlar yer alıyor. Diğer bir deyişle, ünlü kitaplarından yola çıkarak ifade edecek olursak; Büyücü adlı eserinin temellerini atmaya başladığı ve ilk romanı Koleksiyoncu'nun sinema uyarlamasının çekilmeye başlandığı yıllar... (Büyücü için, taslağın gayet iyi olduğunu ama teknikte sürekli bir geri düşmenin söz konusu olduğunu yazmış örneğin; klişelerin istilası, demiş.) Zaten 'derlenip düzenlenmiş' notlar derken, aslında tam da böylesi bir bakışa imkân tanınmasını kastediyoruz. Hiç kuşkusuz baştan sona, satır satır da okunabilir bu günce (Fowles'un dünyasıyla ne kadar içli dışlı olmak istediğinize bağlı olarak) ya da derlenmiş, bir kitap haline getirilmiş olmasının avantajıyla, "içindekiler" bölümünden, özellikle merak ettiğiniz bir dönemi seçmeniz de mümkün. (Kendi adıma söylersem; günceyi, "Bir Ada ve Yunanistan" başlıklı üçüncü bölümden başladım okumaya.) Benzer bir bakışı, "dizin" de sağlayacaktır. Bu isimler dizininde ‘Charles Dickens’ maddesini görmek şaşırtıcı değil belki ama Orhan Veli ismine rastlamak hemen o sayfaya yönelmenizi sağlayacaktır eminim! 28 Temmuz 1956'da şöyle yazmış Fowles: "Etker, Türk öğrencim... Yuvarlak, tuhaf bir şekilde pembe yüzlü ve gözleri olağanüstü parlak, ışık saçan, parıldayan, zekâ içinde yüzen incecik bir kız. Çirkin ama gözleri çok dikkat çekici; ayrıca, tuhaf İngilizce 'duygusu' da. Düzgün bir gramerle yazamıyor ama Orhan Veli'den, aslında dokunmak bile gerektirmeyen çeviriler yapmış. İyi bir yazar olmasının son derece muhtemel olduğunu söyleyebilirim. Onu yazmaya teşvik ettim..."



Günce'nin ikinci cildi de önümüzdeki aylarda yayımlanacakmış Türkçede. Yayınevinden yapılan açıklamaya göre, çok beklemeyeceğiz gibi görünüyor; belki birinci cildi okuyup bitirene kadar geçecek bir süre... İkinci ciltte de 1966-1990 yılları arasındaki notlarını okuyacağız Fowles'un. Bir tarafta kazandığı ödüller, diğer tarafta kariyerindeki zorluklarla mücadele; kamuya yansıyan başarıların ardındaki 'gerçekler' de denebilir... 


John Fowles

Günce: Birinci Cilt 1949-1965

çev. Süha Sertabiboğlu

Ayrıntı Yayınları, 2024, 591 s.