O biricik evdeki hesap, petrol devlerinin çarşısına uymuyor!

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Dünya dediğimiz o biricik evimizdeki hesap, petrol devlerinin çarşısına (serbest piyasaya) uymuyor valla!

Fotoğraf: Reuters

Yeni yılın ilk haftası sonunda vakanüvisiniz hakir, yılbaşı tatili rehavetinden ancak ayıldı. Ama, ayılır ayılmaz da harekete geçti ve insanlığın iklim kıyametine doğru kopardığı çılgın koşuya bir göz attı. Konuyu yıllardır ustalıkla dile getiren gazeteci, aktivist ve yazar Dahr Jamail’in son yazısından birkaç alıntı yaptı ve bu özetle, insanlığın halihazırdaki hal-i pür melâlini siz değerli okurlarına biraz yansıtmak istedi – hani hatırlatma kabilinden.

Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) raporuna göre dünya yüzünde kayıtlara geçmiş en sıcak 20 yıl, son 22 yıl içinde yaşandı. Bu en sıcak 20 yılın en sıcak dördü ise şunlardı: 2015, 2016, 2017 ve 2018.

(Küresel ısınma gerçekten var galiba! – Vakanüvisin notu)

WMO’nun belirttiğine göre, bu ısınma trendlerinin devam etmesi halinde (ki devam etmeyeceklerine inanmak için tek bir sebep yok), küresel hararet bu yüzyıl sonuna kadar 3 ilâ 5 derece artacak. WMO ayrıca uyarıyor: “İnsanlık, bilinen tüm fosil yakıtları yakacak olursa, hararet bu felaket seviyesinden bile epeyce daha yüksek olacaktır.”

Örgütün Genel Sekreteri Petteri Taalas, bir basın bildirisinde ayrıca şunu da bildiriyor: “Şunu bir kez daha tekrarlamakta yarar var: iklim değişikliğini tam olarak kavrayan ilk nesil biz olduğumuz gibi, bu konuda birşey yapabilecek son nesil de biziz.”

Bu sert uyan borusuna rağmen, artık çok geç kalmış da olabiliriz pekâlâ – zira Altıncı Kitlesel Yokoluş çağına zaten girmiş bulunuyoruz. 17 ayrı ülkeden araştırmacıların oluşturduğu bir uluslararası ekibin Nature Geoscience gibi itibarlı bir bilim dergisinde sene içinde yayınladıkları araştırmaya göre, uzun vadede küresel sıcaklıklar iklim modellemelerinde daha önce öngörülenlerin iki katına çıkabilir.

Yerküre üzerindeki ülke hükümetlerinin ezici çoğunluğu, bu tehditler karşısında gülünç ile acıklı arasında sıralanabilecek tepkiler vermekteler – acıklı, çünkü iklim değişikliğinin sonuç ve etkilerini daha şimdiden kendi üzerimizde net olarak görebiliyoruz.

BM, 2018’in Ekim ayında yayınladığı çığır açıcı raporunda ısınmayı sınırlamak için sadece 12 yılımız kaldığını dünyaya açıkladı: Yani, hükümetler hızla, radikal biçimde – ve önümüzdeki 12 yıl içinde – harekete geçmezlerse eğer, kuraklıklar, seller ve aşırı sıcak hava dalgalarının yeryüzünde şiddetli biçimde artacağı bu raporda belirtiliyordu.

Rapor, âcil ve şimdiye kadar benzeri görülmemiş değişiklikler olmaksızın, dünyanın sıcaklığını Paris iklim anlaşmasında öngörülen “endüstri çağı öncesine göre maksimum 1.5 derece ısınmada tutma hedefine ulaşmanın imkânsız olacağını da belirtiyor

Bütün bu rapor ve uyarılara rağmen, COP24 toplantısı için Katowice’de toplanan siyasi liderlerin, küresel ısınmayı 1,5 derece artışla sınırlama hedefini tutturma yoluna girmekten çok uzakta olduğu aşikârdı.

Bu durumda da, yüzyıl sonuna doğru dünyanın en az 3,5 derece ısınması, 2100’den sonra çok daha fazla ısınması kaçınılmaz gibi görünüyordu.

Buna rağmen, 2017 yılında ortaya çıkarılan belgelere göre, BP ve Shell gibi iki petrol devi, Paris İklim Anlaşması'nın bile ardından, küresel ısınmanın 2050 yılına gelinceye kadar (yani 30 - 32 yıl içinde) 5 derece artması olasılığına göre hesap yapmaktalardı.

Ne var ki, birçok bilimsel rapor, 3.5 derecenin üstünde bir sıcaklıkta ortada medeniyet filan kalmayacağını açık seçik ortaya koymaktaydı.

(Bkz.: Dahr Jamail, https://truthout.org/articles/ten-ways-2018-brought-us-closer-to-climate-apocalypse/, 27 Aralık 2018)

***

Yani vakanüvisiniz hakir der ki: Dünya dediğimiz o biricik evimizdeki hesap, petrol devlerinin çarşısına (serbest piyasaya) uymuyor valla!

 

Vakanüvis ÖM