Akademisyenler "Üniversite Bölen Tasarı" Protestosunda Konuştular

-
Aa
+
a
a
a


İstanbul Üniversitesi bileşenleri 13 üniversitenin bölünmesini öngören tasarıya karşı Beyazıt Meydanındaydı. TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesi beklenen tasarı hakkında karar çıkana kadar öğrenciler oturma eylemi yapacak.
 

Kaynak: Bianet (2 Mayıs 2018)

İstanbul Üniversitesi öğrencileri, öğretim üyeleri, mezunları ve idari çalışanları üniversite fakültelerini bölmeyi öngören tasarıya karşı Beyazıt Meydanı'ndaydı. 

Eyleme Galatasaray taraftar grubu ultrAslan da destek verdi. İstanbul Üniversitesi bileşenlerinden öğretim üyeleri ve mezunlar söz alarak üniversitenin bölünmesine neden karşı olduklarını anlattı.

TIKLAYIN - 13 Üniversite Bölünüyor, 7 Yeni Üniversite Kuruluyor

Dördü vakıf olmak üzere 20 yeni üniversite kurulmasını öngören tasarının bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor.

Öğrenciler ise TBMM’den karar çıkana kadar Beyazıt Meydanı’nda oturma eylemlerine devam edeceklerini açıkladılar.

Akademisyenler tasarıya neden karşı?

Eylemde hem üniversite bünyesine kalacak hem de ayrılması planlanan fakültelerden birçok akademisyen söz aldı. Konuşmalarda İstanbul Üniversitesi’nin tarihi sık sık vurgulanırken üniversitenin bileşenlerine danışılmadan karar verilmesine tepki gösterildi.

Prof. Dr. Ünal Akkemik (Orman Fakültesi)

"İstanbul Üniversitesi Türkiye'de bilimin, bilim etiğinin ve akademinin beşiğidir. Türkiye'de gelişmişliğin temeli, diğer bütün üniversitelerin kaynağıdır. Orman Fakültesi 161 yıllık tarihiyle Türkiye'nin doğasını bugünlere getirmiş, korumuş ve bundan sonra koruyacak elemanları yetiştiren bir fakülte olmuştur. İstanbul Üniversitesi dünyada ilk 500 üniversite arasındaysa bunda Orman Fakültesi'nin payı da çok büyüktür. Bizim verdiğimizi ormancılık eğitimi dünyada daha da ileri seviyededir. Bunun kökeninde İstanbul Üniversitesi'nin tarihi birikimi vardır ve o nedenle bölme girişimi hatadır."

Prof. Dr. Tamer Demiralp (İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi/Çapa)

"Biz akademik çalışmaların içinde olan insanlar olarak verilen kararlarda doğal olarak bir gerekçe arıyoruz. Bu kararı dutyduğumuz günden itibaren de gerekçeyi anlayabilmek için bütün gücümüzle çaba harcıyoruz. Ancak kesin olan bir şey var ki bu hiçbir akademik ortamda makul olabilecek herhangi bir gerekçeyle veya gerekçesiz olarak gündeme getirilmiş değil. Sadece tepeden inme bir şekilde bu kararla karşı karşıyayız. Ben bunu İstanbul Üniversitesi'nin ve Türkiye'deki üniversite onuruna karşı yapılmış bir girişim, darbe olarak görüyorum. Diğer bütün anlamlarının ötesinde salt bu sebeple vart gücümüzle karşı çıkıyoruz. Türkiye üniversiteleri nedensiz, anlamsız, mbilimsel açıdan üniversiteye sadece zarar getirecek olan bu girişimi kabul etmemiştir."

Prof. Dr. Cevahir Kayhan (Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü)

"İstanbul Üniversitesi büyük bir üniversite çünkü Türkiye'nin, cumhuriyetin ilk üniversitesi. Bu büyüklük Türkiye tarihiyle özdeştir. İstanbul Üniversitesi'ni bölmek bu tarihi inkar etmek demektir. Biz tarihin inkarına da bölünmeye de hayır diyoruz."

Yrd. Doç. Dr. Yavuz Dizdar (Onkoloji Enstitüsü)

"Bulunduğumuz toprakların varlığı 1800 yıldır değişmemiştir, bundan sonra da değişmeyecektir."

Prof. Dr. Meral Kızıltan (Cerrahpaşa Tıp Fakültesi) 

"Ben 66 yaşındayım, 42 yıllık hekimim, 48 yıldır İstanbul Üniversitesi'ndeyim. 500 yıllık geleneği, 200 yıllık aydınlanma geleneğinin, cumhuriyet geleneğinin sembolü olan bir üniversite bölünmek isteniyor. Akademi bir gecede kurulmuyor. Bize ideolojiksiniz diyorlar. Ama bizim tek ideolojimiz üniversitemizin bölünmemesi. İstanbul Üniversitesi bir bütündür. Kurulacak yeni fakültelere tüm varlığımızla destek oluruz. Meclisteki tüm vekillerine seslenerek bu sevimsiz olay nedeniyle seslenerek aklınızı başınıza devşirin diyoruz."

Yrd. Doç. Dr. Görkem Doğan (Siyasal Bilgiler Fakültesi)

"Söz konusu yasa tasarısı gerek gündeme getiriliş biçimi gerek kamuoyunda tartıştırılmama biçimiyle kurulmak istenen tek adam Türkiye’sinin, keyfi idarenin bir simgesi. Bu yasa, üniversitenin paydaşlarına danışılmadan tepeden inme bir şekilde yapılmaya çalışıldı. Bu konudaki tartışmayı bastırmak için de gördüğünüz tepkinin ideolojik old   uğunu söylediler. İstanbul Üniversitesi'nin her siyasi görüşten, her yaşam tarzından bütün unsurları burada.

"Verdiğimiz tepki sadece demokratik, bilimsel özerkliğe sahip çıkan, İstanbul Üniversitesi'nin geleneğine sahip çıkan bir tepkidir. Sonuçta demokratik meşruiyet gereği bu parlamento Amerikalıların dediği gibi bir topal ördek. Çünkü kendi sonuna dair seçim kararını aldı. Dolayısıyla hem kamuoyunda bu konunun hakkıyla, usulünce ve demokratik bir biçimde süre kazanmak adına hem de ulusumuzca yeni seçilecek, demokratik meşruiyeti tam yeni parlamento tarafından karara bağlanmak üzere bu yasa tasarısının bugün geri çekilmesi gerekiyor. Beyazıt Meydanı'nın, Türkiye'de demokrasiye inanan herkesin ve her ideolojiden yurttaşın talebi budur."

Prof. Dr. Sevgi Oktay (Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi Mezunlar Derneği)

"Bu tasarı değişimin yönetimi bilgisine ters bir yaklaşımla ortaya konulan tasarı geri çekilmelidir. Biz bu değişimden, planlamadan gazetecilerle aynı anda haberdar olduk. Bu kadar köklü bir üniversitede hiç kimseyi dikkate almaksızın değişim yönetilemez. Mezunlarımız dahi son derece huzursuzlar. Tepeden değişim dayatmadan demokratik bir şekilde herkes nerede istiyorsa orada kalmak üzere yeniden bir planlamaya gidilmelidir. Dönüşüm de bir erdemdir. O nedenle parlamentodan erdemli bir tavır bekliyoruz."

Prof. Dr. Esra Arcan (İletişim Fakültesi)

"İstanbul Üniversitesi'ni parçalamak, bölmek istiyorlar. Üniversitelerin asıl bileşenleri öğrencilerdir. Onlar bu kararlılıkla mücadeleye devam ederse 'Güzel günler göreceğiz' diyen şair haklı çıkacaktır. Üniversitemizi böldürtmeyeceğiz. Onca yıl emek vermiş hiçbir öğrencimizin, hocamızın emeğini heba ettirmeyeceğiz."

Açıklama: Göreviniz eğitim kurumlarını İyileştirmektir

İstanbul Üniversitesi bileşenleri adına açıklamayı Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı, İstanbul Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Raşit Tükel okudu.

Prof. DR. Tükel tasarının geri çekilmesi taleplerini ve çağrılarını tekrarladı: “Göreviniz Türkiye’deki eğitim kurumlarını bölüp parçalamak, tarihsizleştirmek değil, iyileştirmektir. " (TP)

İstanbul Üniversitesi’nden ayrılacak fakülteler

Tasarı geçtiği takdirde İstanbul Üniversitesi’nden 11 fakülte, dört meslek yüksekokulu ve altı enstitü ayrılarak yeni kurulacak İstanbul Üniversitesi (Cerrahpaşa)’ya dahil edilecek.

TBMM Milli Eğitim Komisyonu’ndan geçen tasarıyla İstanbul, Gazi, Selçuk, Dumlupınar, Erciyes, Mersin, Sütçü İmam, Sakarya, Anadolu, Isparta Süleyman Demirel, Afyon Kocatepe, İnönü ve Karadeniz Teknik olmak üzere 13 üniversitenin bölünmesi, yedi yeni üniversitenin kurulması planlanıyor.

Tasarıda İstanbul Üniversitesi'nden ayrılarak İstanbul Üniversitesi (Cerrahpaşa)’ya dahil edilecek fakülte ve enstitüler şöyle sıralanıyor:

Diş Hekimliği, Florence Nightingale Hemşirelik, Hasan Ali Yücel Eğitim, İşletme, Orman, Sağlık Bilimleri, İletişim, Spor Bilimleri, Veteriner, İstanbul Tıp ve Çapa Tıp fakülteleri; Sağlık Hizmetleri, sosyal Bilimler, Ormancılık, Veterinerlik meslek yüksekokulları; Adli Tıp, Kardiyoloji, Nörolojik Bilimler, Akciğer Hastalıkları ve Tüberküloz, Lisansüstü Eğitim enstitüleri.