Murat Günak

-
Aa
+
a
a
a

 

Mutlu bir Golf kullanıcısı olarak Nisan 2003 yılından beri Volkswagen Markalar Grubu (Bentley, Bugatti.Skoda,VW) tasarım yönetimine getirilen Murat Günak üzerine yazılmış değişik yazılar, uzaktan da olsa ilgilendiğim otomobil tasarım konusunda da bir yazıya yer verme fikrini oluşturdu.

 

1957 yılında İstanbul’da doğan Murat Günak, lise eğitimini Warburg/Almanya’da tamamladıktan sonra Kassel ve Londra’da tasarım eğitimi almış. 1984 yılında Ford şirketine tasarımcı olarak girer ve 1986

Murat Günak ve Roadster Concept R sunumu, Fotoğraf Volkswagen AG (Die Zeit sayı 51)

yılından itibaren de uzun süre Mercedes/Sindelfingen’de tasarımcı olarak çalışır. 1994 yılında Peugeot/Paris’te tasarım şefi olarak çalışır ve 1998 yılında tekrar Mercedes’e döner.

 

Okuduğum yazılar arasında en ilginci, hem Murat Günak hem de yeni Golf modeli ile ilgili bilgilere yer veren “Wolfsburg’un Terzisi” (Der Schneider von Wolfsburg) başlıklı yazı, Die Zeit  haftalık gazetesinin 11 Aralık 2003 sayısında yayınlanmıştı. Dietmar H. Lamparter’in kaleme aldığı yazı, “Volkswagen’in bir sorunu var. Touran ve Passat gibi otomobiller artık sıkıcı olarak kabul ediliyor. Yıldız tasarımcı Murat Günak’ın markaya yeni bir çehre kazandırması bekleniyor”. Tasarım çevresinde bir Türk tasarımcısı (?) olarak övünç kaynağı olan Murat Günak’la ilgili bu yazıyı çevirmeyi uygun gördüm.

 

Wolfsburg’un Terzisi” (Der Schneider von Wolfsburg)

 

Satışlar düştü, kar azaldı, bu yıl VW şefi Bernd Pischetsrieder’in önünde kötü haberler birikti. Her küçük başarı haberi sevindirici oluyor. Örneğin Murat Günak’ın kadroya alınması. 46 yaşındaki Alman-Türk otomobil tasarımcıları arasında öne çıkan kişilik olarak kabul ediliyor: Peugeot’ya verdiği yeni çehre ile geleneksel markanın ivme kazanmasına neden oldu, genç Mercedes modellerinin zarif görselliğini etkiledi ve şimdi de sırada VW var.

 

Pischetsrieder Günak’ı Mercedes’ten transfer etmeyi becerdikten sonra, sevinçle “Volkswagen kuruluşu bu aralarda Avrupa’nın en iyi üç tasarımcısının ikisi ile çalışıyor” diyor. Alfa Romeo’ları ile ünlenen İtalyan Walter de Silva zaten Seat ve Audi için çalışıyor.

 

Murat Günak Nisan ayından beri Wolfsburg’da çalışıyor. VW hizmetinde ilk büyük çıkışını Eylül ayı başında Berlin’de Concept R’nin Roadster tasarımının sunuşu ile yaptı. Şık bir stili ile 2 kişilik model VW’de “yeni sahillere bir çıkış”ın sinyalini verdiğini söyleyen kurum şefi Pischetsrieder, VW markasının tasarım yöneticisi Peter Schreyer ve VW marka grubu (Bentley, Bugatti, Skoda dahil) resmi tasarım yöneticisi Murat Günak’a yeni stili tanıtma görevini verdi. Günak nesnelerin ‘ruhu’, ‘emosyonu’ ve ‘dinamiği’ üzerine konuştu ve bütün bunlar Volkswagen’in mütevazı imajına iyi gelecek konulardı. Böyle şeyler yeni şefinin de hoşuna gidiyor.

 

Peki büyük yaratıcıların arrogansı nerede? Büyük kareli, göze çarpan ceket veya siyah üzerine siyah takım nerede? Günak her zamanki gibi üzerine çok iyi oturan düzgün mükemmel bir kostüm giyiyor. Etkilemek için kıyafet değiştirmesine gerek yok. Genç ifadesi ve pırıldayan kahverengi gözleriyle bu ufak tefek erkeğin bir albenisi var, duru bir sesle fikirlerini sunduğu zaman anında sempati uyandırıyor.

 

Bu mütevazı çıkış kesinlikle yanıltmasın, içerde Günak istim üstünde. Wolfsburg’daki bürosunda “Bulunmaktan en çok keyif aldığım yer stüdyolarımız” diyor. Bir otomobilin ilk taslaklarının kurşun kalemle karalandığı, bir fikrin bilgisayarda üç boyutlu olarak canlandırılması, ilk kil modellerin zor bir el işçiliği ile gerçekleştirildiği o yerde. Çok uluslu tasarım ordusunu çok erken sınırlamaksızın süreçleri yönlendirmek, gelişimi koordine etmek istiyor.

 

VW taslağı, Murat Günak

Günak, ilk gününden itibaren VW’ye girmiş durumda, henüz tüm resimlerini asmamış. Yazı masasının arkasındaki panoda kariyerinin bazı örnekleri asılı: kadınların kalp atışlarını hızlandıran minik kabrio Peugeot 206 CC modeli, erkeklerin rüyasını gördükleri süper spor arabası Mercedes SLR. Bunlar Günak’ın Peugeot ve Mercedes’teki parlak çalışmaları. Zaten bu nedenle de Pischetsrieder onu mutlak bir şekilde VW’ye almak istemişti.

 

1993 yılından beri Alman vatandaşı olan Günak, bir

doktorun oğlu olarak İstanbul’da doğmuştur. Babası onun ilerdeki gelişimini düşünerek Avusturya Lisesine göndermişti. Murat 16 yaşındayken aile Westfalien eyaletinde Warburg’a yerleşir. Liseyi bitirdikten sonra Kassel de sahne tasarımı eğitimi alır. O zamanlar Mercedes tasarım şefi olan Bruno Sacco onu Sindelfingen’de staj yapmaya davet eder. Genç adam alev alır.

 

Ford’dan aldığı bir bursla Londra Kraliyet Akademisi’nde otomotiv tasarımında  yüksek lisans (master) derecesini alır. Ondan sonra iki yıl kadar o zamanların Ford otoriteleri olan Claude Lobo ve Patrick Le Quement (şimdiki Renault tasarım yönetim başkanı) yanında uygulamayı öğrenir. 1986 yılında Mercedes tekrar ilgisini çekecektir. Bruno Sacco, Günak’ın sadece çizmeyi becermediğini aynı zamanda yönetsel becerileri olduğunu da fark etmiştir. Ve ona ilk C-sınıfının proje yönetimini teslim eder. Zarif çıraklık ürünün ödülü olarak da bir masterpiece olan küçük spor arabası  SLK’ye şekil verme üzerinde çalışabilecektir. Bundan sonraki kariyer yolu artık belirlenmiştir.

 

1994 yılında Peugeot ortaya çıkar ve 37 yaşındaki tasarımcıya karşı koyamayacağı bir teklifle yaklaşır. Tasarım şefi olarak biraz yorgun olan aslanlı markaya yeni bir yüz kazandırması istenmektedir. Arsız ifadeli burnuyla Peugeot 206 çok satan araba olmuş, hatta Avrupa’da en çok satan model olan VW Golf’ü geçmiştir, bunu zarif üst sınıf limuzini 607 ve kompakt Peugeot 307 izleyecektir. Ama sonuncusu piyasaya çıktığında Günak tekrar Stuttgart’tadır.

 

Peugeot onu “pek de istemeyerek” bırakır. “Ailem Almanya’ya dönmek istiyordu” diyen Günak, bir Alman piyanistle evli ve üç çocuğu var.

Daha 1998 yılında Günak “Mercedes benim için gençliğimden beri rüya markamdır” dermiş. O aralarında prestij nesneleri olan lüks karöserili Maybach ve SLR’ın bulunduğu tüm binek  arabaları dizisinin sorumluluğunu alır. Hocası olan Bruno Sacco’nun emekliye ayrılmasından sonra onun üstünde tek bir Mercedes tasarımcısı vardır, ondan 14 yaş büyük olan Peter Pischetsrieder. Günak yuvada oturmakta ve geleceğin şefi olarak kabul edilmektedir.

 

Sabır onun güçlü yönü değil. Her ne kadar onun ağzından Mercedes ile ilgili tek bir kötü söz çıkarılamasa da: “Volkswagen herhangi bir marka değildir, bu kadar geniş bir paleti olan başka bir kuruluş yok - 3 litre Lupo’ dan Bugatti’ye kadar”, diyor Günak.

 

Herşeye rağmen bütün otomobil branşı şaşırdı. Ve Stuttgart’takilerin de bozuldukları görülebiliyordu. Bir Daimler yöneticisinin dediği gibi: “Ne de olsa bu pozisyondaki bir adam gelecek yılların bütün model planlamalarını bilir”. 

VW taslağı ,Murat Günak

 

Stuttgart’a veda etmek Günak için de kolay değildi. Kanını, kalbini bağladığı bir çok model onun ayrılmasından sonra tanıtıldı. Örneğin Mercedes’in Eylül ayında IAA da sunduğu resim kadar güzel Coupé CLS. “Bu otomobil için çok savaştım”, derken hemen kendisine her türlü nostaljiyi yasaklarcasına,”şimdi artık sadece geleceğe bakıyorum” diyor.

 

Bu da çok heyecan verici olacak. Ne de olsa VW şefi Pitschetsrieder “Bizden hiç umulmayan otomobilleri çıkaracağız”, diye söz veriyor. Bu yaratıcı orduya çok özgürlük veriyor. Günak öncesi bazı VW tasarımları, örneğin aile vanı Touran’ı  meslek topluluğu nerdeyse ağız birliği ederek sıkıcı buldu. Günak bu model için:”Otomobil iyi satıyor, müşteriler beğeniyor” diyor. Şimdiye kadar yapılan VW tasarımları hakkında konuşmuyorsa da “Yeni bir kurum kültürü var. Kurum bir açılma içinde. Bernd Pischetsrieder bunun nereye varacağını açıkça belirtti” diyor.

 

Ex-BMW müdürü Pitschetsrieder ve ex-Mercedes adamı Günak birbirlerini aradılar ve buldular. Küçük gruplar içindeki uzun tartışmalarda geleceğin tasarım stratejisinin önemli öğeleri filtre edildi. En zorlu rakipler olarak artık Opel, Ford veya Renault değil, Mercedes, BMW ve Volvo rakip kabul ediliyor. Onlara karşı görsel olarak varolmak geçerli. Concept R’nin “yüzü” bunun göstergelerin taşıyor.içinde Yuvarlak lamba birimleriyle ”göz” olarak tasarlanmış farlar gibi. Günak’ın çalışmalarında yüzün belirgin hale gelmesi devam ediyor. Hatta Roadster’ın belirgin ön cephesi derin çekilmiş soğutucu kafesi ve Günak’ın “Burun deliği” (Nüstern) dediği büyük hava girişleri, gelecekteki marka görüntü öğelerinin erkeksi çizgisi olabilecek.

 

VW taslağı, Murat Günak

Bütün korumalara rağmen çok hassas yaklaşması gerekiyor. Wolfsburg’daki herkes bu dışardan gelen çözüme pek sevinmedi. Günak’ın şansı, henüz Wolfsburglu rayların içine çok yerleşmemiş, Audi’nin tasarım ikonu TT’yi yaratmış olan Peter Schreyer ile ilişkileri içinde dostane bir tartışma ortağı bulmuş olması.

 

Volkswagen’in “stratejik rakibinin” adı Mercedes, bu hırslı vizyonu Pitschetsrieder selefi Ferdinand

Piëch’ten devralmış. Mercedes’in çok belirgin bir marka yüzü var. Tipik müşterisi oturmuş iş adamı. VW’de iş bu kadar kolay değil.

VW tasarım statejistleri bir zamanların kamlumbağa tek markası kadar hiç bir etiketin bu kadar geniş bir müşteri spektrumuna hitap etmediğine inanıyor. Yeni hedef grup, çok farklılaşan hareket etme istekleri ile “yeni aile” olarak belirlenmiş. Bu nedenle de Wolfsburglular “iki sütun stratejisi” geliştirmişler. Birini ikonlar Golf (Günaka göre markanın kalbi), Passat ve Polo oluşturuyor ve bunlar “çok dikkatli ve sürekli” olarak geliştirilecekler. Diğeri ise Herausforderung: “VW’nin marka olarak şimdiye kadar girmediği segmentler için” yeni otomobiller. Gelişmeler henüz çok gizli, Günak’ın açıklamaya yetkisi yok. Ama tüm branş biliyor: bir Roadster, bir Cabrio, küçük bir arazi arabası ve Passat ile Phaeton arası yeni bir üst sınıf model muhakkak bu programın içinde yer alacak.

 

Günak’ın kendisi artık neredeyse kalemine sarılamıyor. Buna karşın Wolfbburg’da yaklaşık 220 tasarımcı modelci ve diğer uzmanları var. Kurumun bütün stüdyolarını bir arada sayarsak- Kaliforniya, Potsdam, Sitges (İspanya), Sao Paolo (Brezilya), Puebla (Meksiko), Şanghay (Çin)- yaklaşık 750 kişi ediyor. Bunların arasında “yüksek karatlı yarış atları” var diye öven tasarımcı, bunun büyük açılım için “olağanüstü bir temel” olduğunu söylüyor.

 

Günak ve Schreyer gibi tasarım yöneticileri çok şeyler vaad eden buluşları bir filtreden geçirmek zorundalar. Ocak (1994) ayından itibaren o güne kadar şirketler grubunun tasarım üst yöneticisi olan Hartmut Warkuss’un emekliye ayrılmasıyla, Günak kuruluşun sekiz markasını kontrol etmek durumunda olacak. VW marka grubuna Audi’nin şef tasarımcısı olan de’Silva’nın yönetmekte olduğu, içinde Audi, Seat ve Lamborghini’nin bulunduğu güney grubu da eklenecek. Günak “Bizim görevimiz diğerlerine zarar vermeksizin her markayı yüceltme” diyor ve “Bizim ürünlerimiz daha fazla markaya özel olması gerekiyor” diye devam ederken de  geçmiş dönemlerin de hafifçe bir eleştirisini yapıyor.

 

Aslında Günak’ın takımı öncelikle ana marka olan VW’de yapacağı değişikliklerle ölçülecek. Onun inancına göre ”Aşırı akılcı tarzdan uzaklaşabilmenin tam zamanıdır”. ”Biz biraz daha coşku ve ruh katmak istiyoruz”.

 

Star tasarımcı hiç bir şekilde sanat için sanat yapmak istemiyor. “Müşteri otomobilleri satın almazsa  entelektüellerin övgüsü hiç bir işe yaramıyor” derken, çalışmasının satış başarılarıyla ölçüleceğini biliyor. Markaların teknoloji açısından farklılaşması giderek zorlaşıyor. Biçim farkı oluşturacaktır.

 

Renault şef tasarımcısı Le Quément: “Eskiden otomobil şirketlerinde tasarımcılar uşaktı, şimdi

VW taslağı, Murat Günak

ise kral” diyor. Bakalım ”Kral” Günak Wolfsburg’da ne yapacak. 

 

Kaynakça:

Lamparter, Dietmar H., “Der Schneider von Wolfburg” , Die Zeit, Nr.51. 11 Aralık 2003

Peters, Wolfgang,  “Automobile formvollendert”- Design in Deutschland, Deutschland Nr.1 Şubat/Mart 2004.

www.euro-auto-hall.org