Haftanın Kitabı: Grafik Kanon

Açık Dergi
-
Aa
+
a
a
a

ed. Russ Kick

Grafik Kanon 3

çev. kolektif

Kolektif Kitap, 2013,  büyük boy, 556 s.

Grafik Kanon, geçtiğimiz günlerde yayımlanan üçüncü cildiyle birlikte tamamlanmış oldu! Böylelikle artık elimizde, ilk örneklerinden günümüze dünya edebiyatının belli başlı eserlerin çizgilerle buluştuğu “sağlam” bir derleme, bir antoloji tutuyoruz...

Grafik Kanon’un ilk cildi, geçen sene kasım ayında çıkmıştı. O zaman için adını yeni yeni duymaya başladığımız, yeni bir yayınevi olan Kolektif Kitap’ın ilk kitaplarından biri olmasa da, bir anlamda “çıkış” kitabı olarak yayımlanmıştı bu cilt. Açıkçası, tam da yayınevinin ismine uygun bir “çıkış” kitabıydı. Dünya edebiyatının önde gelen isimleri, eserleri ile günümüzün karikatüristlerinin / illüstratörlerinin / farklı görsel sanat alanlarında eserler vermiş sanatçıların bir araya geldiği, çok sayıda çevirmenin katkıda bulunduğu, genel olarak tasarımı, baskısı ve editörlük düzenlemeleriyle gerçek anlamda bir “kolektif” çalışmanın ürünü Grafik Kanon.

Kısacası Russ Kick’in editörlüğünde kronolojik sıra gözetilerek hazırlanan Grafik Kanon’da (ilk cildinde Gılgamış Destanı’ndan Shakespeare ve Tehlikeli İlişkiler’e; ikinci ciltte Bronte Kardeşler’den Dorian Gray’in Portesi’ne; üçüncü ciltte de Joseph Conrad’ın Karanlığın Yüreği’nden Hemingway ve David Foster Wallace’ın “Tükenmeyen Nükte”sine kadar) toplamda 190 edebiyat eseri, farklı anlayışlardaki 130’dan fazla sanatçının yorumuyla yer alıyor. Giriş yazısındaki cümlelerle; “en başından beri biri sanat projesiydi Grafik Kanon, görsel sanatçıların klasik edebiyat eserlerini bir sıçrama tahtası olarak kullandıklarıçok eski bir geleneğin parçasıydı. Edebiyatın kutsanışı, şimdiye dek anlatılmış muazzam hikayelerin yeni bir biçimde sunulmasıydı da aynı zamanda. Tabii iş bunların ötesine geçti ve Grafik Kanon, Batı edebiyatının yanı sıra Asya’ya ve Yerlilere ait birkaç edebi eserin de dahil olduğu bir haritaya, imgelerle metinlerin bir araya gelme yollarını gösteren bir ansiklopediye, en iyi (ve çoğunlukla geri planda kalmış) çizgi roman sanatçılarıyla çizerlerin vitrinine ve dahası seksin, aşkın, ölümün, şiddetin, devrimin, paranın, uyuşturucunun, dinin, ailenin, düzen yanlılığının (karşıtlığının), özlemin, aşkınlığın ve edebiyatla sanatın her daim boğuştuğu insanlık hallerinin diğer yönlerinin heyecan verici bir incelemesine dönüştü.”