6 Eylül 2005Güler Kömürcü
Pazar günü akşam üstü... Ortaköy Camii bir anda bastıran yağmurun sürpriz hediyesi 'büyüleyici gökkuşağı' ile taçlandı. Çoğunlukta Ankara'da bulunan bir 'Fransız diplomat' ile Ortaköy'de buluşup düşünce sörfü yapıyoruz, konuğum Fransız diplomat 3 Ekim'de AB'nin Türkiye'ye negatif-beklenmeyen bir tavır takınamayacağını, bunun Türkiye'nin köktendinciliğe kaptırılması anlamında büyük risk taşıyacağını söylüyor. Tam bu esnada, cep telefonum çaldı, arayan değerli bir vekil arkadaşım; Turan ÇÖMEZ, son derece üzgün, 'BOZÜYÜK'te yaşanılan 'provadan' bahsetti, PKK yandaşlarının 'Türk bayrağını yakma-masum halka saldırı haberleri...Pazar akşam üstü başlayan eylemler dün de devam etti, 150 yaralı, milyarlarca liralık zarar, PKK yandaşlarına bazı DEHAP'lı yöneticilerin de katıldığı söylendi. Derken, tehlikeli kışkırtmanın İstanbul içine sıçradığı haberlerini almaya başladık, ajans özeti ürkütücüydü; 20 EYLÜL SONRASINA ÇOK DİKKAT 'Bağcılar Yüzyıl Mahallesi'nde toplanan yaklaşık 400 kişi, TEM Bağlantı Yolu'nu kapatarak yürüyüşe geçti. Polis, uzun süren kovalamacanın ardından, çok sayıda eylemciyi gözaltına aldı. Eylemcilere tepki gösteren bazı vatandaşlar da Türk bayrağı açarak yürüyüş yaptı, PKK aleyhine slogan attı. E-5 Göztepe Köprüsü'nün altında da aynı saatlerde otoyolu trafiğe kapatan yaklaşık 100 kişi, PKK ve Öcalan pankartlarıyla yürüyüşe geçti... Beyoğlu Kalyoncu Kulluk Sokak'taki DEHAP binasının önünde toplanan bir grup da yine PKK ve Öcalan lehine sloganlar atmaya başladı. Bazıları maskeli olan kişiler, polise taş ve molotof kokteyl attı.'İstanbul'da 3 gün önce de bildiğiniz gibi yine son derece ürkütücü-sistemi-rejimi tehdit eden bir başka gösteri yapıldı, 'şeriat ve hilafet' isteyen, İngiliz gizli servisi güdümlü olduğu öne sürülen Hizbut Tahrir'in 'şovunu' ne yazık ki 'İstanbul polisi' seyretti. Hizbut Tahrir'in sözcücü Yılmaz Çelik, geçen hafta TEMPO'ya (Cuma yazımda size aktarmıştım) şunları söylemişti; 'Biz HİLAFET'i getireceğiz, HİLAFET'in merkezi İstanbul ve Topkapı SARAYI olacak. ORDUYU ELE GEÇİRECEĞİZ. Bizim için asıl CİHAT, HİLAFET'in İstanbul'da kurulmasından sonra başlayacak, tarikatlara ve CEM EVLERİNE YASAK getireceğiz. Çünkü, NAKŞİBENDİLİK, KADİRİLİK, Mevlevilik gibi tarikat ve cemaatler bir ZAFİYETİN SONUCUDUR.' Neler diyor bu adam?CERRAH'IN YERİNE ERCÜMENT YILMAZ MI? Sıkıntılı-çok sıkıntılı bir dönemdeyiz. Geçen bu 48 saat içinde konuştuğum ilgili uzmanların neredeyse tamamı, PKK'nın silahlı eylemlere yeniden başlama-ateşkes tarihinin bittiği 20 Eylül'e dikkat çekiyor ve 'PKK, 20 Eylül itibarıyla tüm ülke çapında ağır provokasyon ve terör saldırılarına teşebbüs edebilir, dolayısıyla da halkın-medyanın olağanüstü sağduyulu olması lazım' dediler.Yeri gelmiş iken. İstanbul EMNİYET MÜDÜRÜ CELALETTİN CERRAH'ın çoook yorulduğu-ACİLEN daha küçük bir ilde dinlenmeye ALINMASI GEREKTİĞİ ki kulislere göre, zaten çok yakında CERRAH'ın yerine Ankara'nın başarılı Emniyet Müdürü Ercüment YILMAZ'ın atanmak üzere olduğu söylendi.BU NASIL ULUSA SESLENİŞ? Bu karanlık kesişme noktasında, Erdoğan birkaç gün önce TV ekranına çıkıp, 'ULUSA SESLENİŞ' konuşması yaptı, 'ULUSUNA FORMULA 1'i nasıl başardığını anlattı. İnanılmaz, ulus-vatandaş (yani biz) etnik gerginlik-terör ihbarları-can korkusu, ekonomik kriz endişesi altında soluk alıyor iken, başbakan kalkıp adeta 'kırmızı pabuç' konuşmasını nasıl böyle rahat yapabildi?Bakın İletişim uzmanı Ali Atıf Bir ne diyor;ERDOĞAN DANIŞMANLARINI HEMEN ATSIN Formula 1'i yetiştirdik bazıları şişti övünmesi, peşinden ülkeyi duble yollarla ördük açıklamaları. Bu arada yapılan bir takım kalitesiz duble yolları 'aşamalı kalite' tanımlaması ile aklayan metin yazarını yaratıcı buluşu için kutlarım. Sonra 'yeni eğitim dönemine hazırız' propagandası. Temmuz ayında Başbakan en çok 'Kürt sorunu' ile uğraştı. Niye bu konuda en ufak bir bilgi yok? Hem de Erdoğan'ın yumuşak karnı tam da bu nokta iken. Danışmanları da metin yazarını da atın. Hepsi düşman. Ulusa bu haliyle seslenmeseniz daha iyi.Bu arada, Erdoğan'ın Diyarbakır'daki 'Kürt sorunu'na dair yaptığı malum açıklamalarını ise 'vekil danışmanı' Ömer ÇELİK'in kaleme aldığı bildirildi. ANADOLU'DA ÖRGÜTLER KURULUYOR* Son olarak, birkaç hafta içinde çok sayıda eski ve mevcut milletvekilinden, çok sayıda işadamından, akademisyenden birbiri ardına gelen 'ŞOK' bir yorumu sizlere aktarmak istiyorum ki dün SERDAR TURGUT da yazdı;'Büyük şehirler de dahil olmak üzere Anadolu'nun birçok il ve ilçesinde farklı adlar altında Kuvay-ı Milliye derneklerinin kurulduğu söyleniyor. Bunu bana aktaran kaynak 'Eskiden sahte isimler altında kumar oynatan kulüpler açılırdı, şimdi ise Kuvay-ı Milliye örgütü kuruluyor' dedi. Aynı kaynak 'İş sadece Anadolu ile sınırlı değil, İstanbul'da da bazı semtlerde aynı gelişme var, hatta hiç beklemeyeceğin lüks semtlerde bile halk örgütlenmeye başladı- dedi.' Tüm ulus, Kürt-Türk-Çerkes Türkiyemizin tüm evlatları sadece 'BÜTÜNLEŞTİRİCİ-SAĞDUYULU, DERİN AKILLA' düşünmek zorundayız, olağanüstü hallerdeyiz çünkü...
