Açık Gazete: 30 Ekim 2018

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

QUO VADIMUS?

Günün 3 önemli vak’asını (ya da vukuatını) kısaca özetlemeye çalışalım.

Son yarım asırda doğal yaşamın yüzde 60’ı yok edildi. 
Dünyanın başlıca ekoloji kuruluşlarından Doğal Yaşamı Koruma Vakfı (WWF) 1970'lerden bu yana insanlığın –hava ve denizi kirleterek, küresel ısınmaya yol açarak, planlı/plansız avlanarak–  yeryüzündeki memelilerin, kuşların, balıkların ve sürüngenlerin yüzde 60’ını yok ettiğini ortaya koyan kapsamlı bir raporu dünyaya açıkladı.

“Yaşayan Gezegen 2018” raporunda “gezegenimiz yaşam destek ünitesinde” şeklinde ağır bir metafora başvuruluyor.Vakfın bilim ve doğayı koruma kurulu başkanı Mike Barrett bu metaforun ardına bir de mühlet takıyor: “Doğa için yeni bir dünya sözleşmesine ihtiyacımız var, bu dar pencereden geçmek için 2 yıldan az bir zamanımız kaldı.” Son uyarıyı da yapıştırıyor: “Bu, gerçekten son şansımız.”

Vakıf Başyöneticisi Tanya Steele: “Bizler, hem gezegene zarar verdiğini fark eden ilk nesiliz, hem de bu zararı durdurabilecek son nesiliz” diyerek sanığa ağır bir hüküm de giydiriyor. (http://acikradyo.com.tr/gunun-sozu/30-ekim-2018) 

Dünyanın önde gelen çevre bilimi ve biyolojik çeşitlilik uzmanlarından Profesör Bob Watson da şu nihaî uyarıyı zihinlere çakıyor: Rapor, insan faaliyetlerinin doğayı kabul etmesi imkânsız oranda imha etmekte olduğunu, şimdiki ve gelecekteki nesillerin iyilik, sağlık, refah ve mutluluğunu tehdit ettiğini apaçık ortaya koyuyor.” (https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-46027034; https://www.theguardian.com/environment/2018/oct/30/humanity-wiped-out-animals-since-1970-major-report-finds)
***
Çocukların yüzde 90’ı zehirli hava soluyor; yoksullarınsa yüzde 98’i!
BM’nin başlıca uzmanlık kuruluşlarından Dünya Sağlık Örgütü (WHO), kirli-sisli-puslu havanın (smog) yeryüzünün dört bir yanında sayıları 2 milyara yakın çocuğun üzerinde muazzam tahribata yol açtığını ortaya koyan yeni bir araştırma raporunu dünyaya açıkladı. Raporda sadece nefes almak gibi dünyanın en basit ve temel ediminin yılda 7 milyon kişinin erken ölümüne yol açtığı, milyarlarca insanı da hasta ettiği, kapsamlı araştırma sonuçlarına dayanan kesin rakamlarla net olarak ortaya konuyor. Dahası, 7 milyon kişilik erken ölüm rakamının bir “eksik tahmin” sayılabileceği, daha gelişmiş hesap modelleriyle sayının 9 milyonu aşacağının kesin olduğu belirtiliyor.

Dünya çocuklarının yüzde 90’ından fazlasının –takriben 1,8 milyar çocuğun!– zehirli hava soluduğu, gelecek nesil için de bunun kamu sağlığı açısından “saatli bomba” niteliği taşıdığı, eksik kilolu doğumdan beyin ve sinir gelişmesine, oradan astım ve kalp hastalıklarına kadar her türlü illete sebep olduğu çok net bir dille belirtiliyor.

Dahası, yoksul ülkelerde tüm çocukların yüzde 98’i, WHO kılavuzlarında belirtilen PM2.5. kirli hava parçacık tavan rakamının üstünde bir kirliliğe maruz kalıyorlarmış! Yani yoksul ülke çocuklarının tamamı desek başımız ağrımaz!

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr Tedros Adhanom, Britanya’nın Guardian gazetesi için yazdığı özel makalede şöyle diyor: “İster zengin olsun ister fakir, kimse hava kirliliğinden kaçamaz. Bu, ilan edilmemiş sessiz bir kamu sağlığı OHAL’idir.”

Ardından da o körolası metaforu yerli yerine yerleştiriyor ama: “Bu gereksiz, önlenebilir ölüm ve sakatlıklar salgınına rağmen, gezegenin tamamını bir kayıtsızlık sisi sarmış durumda. Bu, tam bir karar ânı. Büyük soruna karşı derhal harekete geçmeli, âcilen bir cevap bulmalıyız.”

İklim değişikliği ve hava kirlenmesi gibi çifte başbelasıyla mücadele eden Dünya şehirlerini örgütleyen C40 Cities grubu yürütme kurulu başkanı Mark Watts WHO raporunu “âcil eylem çağrısı” olarak nitelemiş: “Fosil yakıt çağına son vermek, salımları azaltmak üzere âcilen, geniş kapsamlı eyleme geçmenin ahlaki ve pratik zorunluluğunun tartışma götürür yanı kalmadı…Hükümetler, siyasetçiler, araba üreticileri ve öteki büyük kirleticiler için artık bir adım öne çıkma zamanı!”
(https://www.theguardian.com/environment/2018/oct/27/air-pollution-is-the-new-tobacco-warns-who-head; https://www.dw.com/tr/avrupada-hava-kirlili%C4%9Fi-yar%C4%B1m-milyon-erken-3%B6l%C3%BCme-yol-a%C3%A7t%C4%B1/a-46082428; https://www.theguardian.com/environment/2018/oct/29/air-pollution-worlds-children-breathing-toxic-air-who-study-finds) 

Evet, vurdumduymazlığın inatçı sis-pusu içinde boğulmuş, dev enerji şirketleriyle onların emrindeki politikacılar karşısında sus pus olmuş, çocuklarının kendi gözleri önünde ebediyyen elden kayıp gitmesine bile ses çıkaramayan sistem kurbanları.

“Âşiyan’daki Kâhin” Fikret olsa:
“Sarmış yine âfâkını bir dûd-u muannit” derdi herhalde – bir kere daha. Ve:
“…Ey kimsesiz, âvâre çocuklar/…hele sizler /Hele sizler…”
diye de bitirirdi herhalde. Herhalde değil, mutlaka.
***
Dünyanın geri kalanı yanıp tutuşurken milyarderler zenginlikte sınır tanımadı!
Geçen sene dünyanın çok büyük kısmında derin yoksulluk halleri büyürken, kemer sıkma politikalarının öğüttüğü insan kalabalıkları hızla artarken, fosil yakıt kaynaklı iklim krizinin gitgide derinleşmesi ile her yeri yıkıp geçen kasırgalar, kasıp kavuran yangınlar ve insanları boğan, yersiz yurtsuz bırakan, göçebe kılan seller yaygınlaşırken, yeryüzünün über zenginleri, servetlerine servet kattı, her mahallede yeni milyarderler yarattı, tarihteki en büyük zenginleşme rekoruna imza attı.
İsviçre bankası UBS’nin bu sene beşincisi yayınlanan milyarderler raporuna göre yeryüzünün en zenginleri, bir sene içinde servetlerini 1 buçuk trilyon dolara yakın (1.4tn) arttırdı, tüm rekorları kırdı, kuşaklar boyu sürecek zenginler topluluğu yarattı.

Yani, bir sosyal medya kullanıcısının mesajında söylediği gibi, 2017’de “dünyanın geri kalanı yanıp tutuşurken”, açgözlü milyarderler yüzde 20 gibi dudak uçuklatan bir oranda servetlerine servet kattı, 1.4 trilyon dolar ek para yaptı ve yangınların seyrine baktı.

Über zenginler sofrasında ABD başta, Çin ikinci, Almanya üçüncü. Türkiye de 36 milyarderi ile 13. sırayı İsviçre ile paylaşıyor. Milyarder artış oranında ise birincilik Kanada’da: Bir yılda milyarder sayısını %28 artırmış. İkincilik ise – sıkı durun–  yüzde 24 artışla Türkiye’de. (Asgari geçim haddinin altında yaşayan, yani yoksulluk çeken nüfus oranı beşte birden fazla –yüzde 21.9– olsa da, bu, önemli bir dünya ikinciliğinden söz etmemize engel değil.) Anlayacağınız, ülkenin dolar milyarderleri acayip yükselişte.
(https://www.ubs.com/global/en/wealth-management/uhnw/billionaires-report.html; https://www.commondreams.org/news/2018/10/26/while-rest-world-burned-billionaires-made-more-money-2017-any-other-year-history) 

Vatan şairi Namık Kemal olsa:
“Dünyaya gelmek hüner değildir. Yüksel ki yerin bu yer değildir” derdi mutlaka – gene. Hem de, Oğuz Atay’ın mutlaka diyeceği gibi “hamiyyetten gözleri yaşararak”.

***
Vakanüvisiniz hakir, lakırdıyı son bir özlü sözle buracıkta bitirir: “Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar.”

Şarkıcı / YorumcuParça AdıAlbüm AdıSüre
Allah-Las Catalina
Mafred Mann's Earth Band Belle Of The Earth