Açık Gazete: 25 Aralık 2017

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Noel ertesine rastlayan programı John Lennon ve Yoko Ono'nun "Happy Xmas (War is Over)" şarkısıyla açtık: "Savaş biter/eğer sen istersen/ savaş şimdi biter...Mutlu Noeller!"

Noel geçti, savaşlar, çatışmalar, göçler, şiddet ve sefalet bitmedi ... demek ki çok istemedik. Hoş, umut verici bir başlangıç olmadı değil: 3 yıllık işgalden sonra İslamî terör örgütü IŞİD'den temizlenen kadim Musul kentinde ilk Noel ayini düzenlendi. Ve fakat: Ayinde Irak'a barış ve istikrar gelmesi için dua eden cemaatin seyrekliğine bakılırsa IŞİD'in yanı sıra kentin Hıristiyan cemaatinin de o arada epey "temizlenmiş" olduğu anlaşılıyordu. IŞİD Irak ve Suriye'de yenilgiye uğratılmıştı ama bölgede yaşanan göçmen krizi de alabildiğine sert şekilde sürüyordu.

Roma'daki Noel ayininde vaaz veren Katolik Kilisesi başı Papa dünyaya, yaşadıkları topraklardan sürülen milyonlarca göçmeni unutmamaları çağrısı yaptı: "Şu dünyada hiç kimse şu dünyada yeri olmadığını hissetmemeli!" (Bkz.: Günün Sözü) Bunu yaparken, 2 bin yıllık bir tarihî paralellik çekerek, Noel'in gerçek hikâyesini anlatmayı da ihmal etmedi: Meryem, Yusuf ve bebek İsa, Beytüllahim'in tüm çocuklarının kesilmesini emreden zalim Herod'un katliamından kaçan göçmenlerdi...

Papa, bu müthiş patetik empati hikâyesini anlatadursun, BM, Myanmar'ın zalim ordusunun elinde yeryüzünün en taze soykırımına uğrayan Rohingya (Arakan) halkının zulümden kaçmayı başaran 650 bin göçmenine ülkelerine dönüş ve vatandaşlık hakkı verilmesi için girişimde bulunuyordu. Ve fakat: Çin ile Rusya'nın da başı çektiği, ayrıca kendisi de sayısız göçmen vermiş Suriye ile, emperyal Amerikan işgalinin azabını çekmiş Vietnam gibi ülkelerin bulunduğu bir grup devlet, böyle bir merhamet gösterilmesine katiyyen izin vermedi ve politik - ekonomik sebeplerle etnik temizlikçi zalimlere arka çıktı.

İlk saatin geri kalanında iklim yıkımına, California'nın rekor yangınlarına, 1 yıl içinde çeşitli tüketim malzemesi uğruna yokedilen orman alanının Türkiye yüzölçümünün 2/3'üne ulaşmasına, Filipinlerde yüzlerce ölüm ve kayp getiren tayfun ve sellere, Marmara Denizi'nin canlılarının topluca karaya vurmasına, iklim yıkımının ileride 1 milyon mülteciyi Avrupa kıyılarına göndereceği yolundaki raporlara, Eskişehir'e yapılacak yeni dev termik santrala değindik.

Ali Bilge ile "Ekonomi Politik"te ve programın geri kalan son yarım saatinde ülkenin faşizm alacakaranlığına hızla sürüklenmesinin son vahim örnekleri sayılabilecek olgulara baktık: Cumhuriyet gazetesi yönetici, yönetmen, muhabir ve çalışanlarının davasına, davaya gelen uluslararası ve ülke içi dayanışma mesajlarına değindik. İkinci olarak, OHAL kapsamında yürürlüğe sokulan 2 yeni KHK'nin getirdiklerine ve götürdüklerine eğildik: 276 kişi ihraç edildi, 17 Vakıf ve dernek kapatıldı, "darbe girişimi ve terör eylemlerinin bastırılması için hareket eden" sivillere dokunulmazlık getirildi, siyasi suç sanığı mahpuslara tek tip elbise zorunluluğu getirildi. Ülkenin önde gelen siyasetçilerinden, hukukçularından, yazarlarından, gazetecilerinden bu konuya ilişkin çoğu derin kaygı içeren yorumlarından bazılarını özetledik: yasayla yetkilendirilmiş güvenlik güçleri dışında paramiliter örgütlenmelere güvence sağlanması tehlikesi belirdi, sadece darbe girişimi gecesi için getirilen cezasızlık sürekli hale getirildi, iç hukuk yolu kalmadı, yüksek yargıyı darbe mahkemesine dönüştürme çabasına girildi, düzenleme ile "korsan af" getirilerek anayasa ihlal edildi.

1 yılı aşkın bir süredir, henüz mahkeme önüne çıkarılmaksızın, tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'nın, avukatları aracılığı ile yaptığı açıklamada dile getirdiği itirazlar ve direniş çağrılarından bazıları şöyleydi: "Hükümetin kesintisiz OHAL ve KHK sistemiyle faşizmi kalıcı bir rejime dönüştürme girişimlerini asla kabul etmeyeceğiz. Zaten ortadan kaldırılmış olan yargı bağımsızlığı ve adil yargılanma koşulları tek tip kıyafet zorbalığı ile tam bir hukuksuzluğa dönüştürülmüştür ... On binlerce siyasi tutsağı darbecilerle eşitleyen bu onursuzluğu asla kabul etmeyeceğiz...Tek tip kıyafeti, verilmesi halinde parçalayıp çöpe atacağız.... Düşünün ki, tecavüzcüler kravat takıp duruşmaya çıkarılacak, ve bundan dolayı iyi hal indirimi alacaklar. Ama ülkenin yoksul, emekçi çocuklarının onurlu on binlerce evladı, gazeteciler, siyasetçiler, akademisyenler tek tip kıyafete zorlanacaklar... Faşizme boyun eğip tek tip kıyafet giymektense kefen giymeyi tercih edeceğiz. Bütün toplumu bu faşizan baskılar karşısında birlikte hareket etmeye, dik durmaya ve geleceğe sahip çıkmaya çağırıyoruz..."

Şarkıcı / YorumcuParça AdıAlbüm AdıSüre
ohn & Yoko, The Plastic Ono Band w. The Harlem Community Choir Happy Xmas (War is Over)
The Isley Bros. Fight the Power (Pts. 1 and 2.)
The Isley Bros. Shout (Pts. 1 and 2.)
The Isley Bros. Take Me to the Next Phase (Pts. 1 and 2.)