Açık Gazete: 20 Temmuz 2018

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

OHALsiz OHAL – III (Uluslararası Alemden Yorum, Tespit ve Analizler)

Yeni Rejimde Yeni Türkiye’nin OHAL’siz ve fakat sürekli OHAL’i üzerine ülkenin önde gelen demokrat yayınları, gazetecileri, akademisyenleri arasında dolanıp onların tespit ve analizlerini yansıtmaya çalıştık son günlerde. Bugün de bakışlarımızı biraz “dış”a çevirip uluslararası medyada ve uluslararası örgüt ve kuruluşlarda yeni rejimin nasıl yorumlandığına ve nasıl uyarılar geldiğine dair birkaç alıntı yapalım istedik.

A) Uluslararası Kuruluşlardan:

BM: Bütün temel hakların korunduğu bir iklim oluşturulmalı

İnsanlık camiasının tümünü kapsayan biricik uluslararası kuruluş olan Birleşmiş Milletler’den temel haklar için kritik uyarı geldi: BM Genel Sekreteri sözcülerinden Farhan Haq, günlük basın brifinginde OHAL’in tekrar uzatılmaması kararından bahsetti: “Tüm temel hakların korunduğu bir iklim oluşturulduğunu görmek iyi olur.” (Cumhuriyet, 20 Temmuz 2018)

AB: Hukukun Üstünlüğü, Yargı Bağımsızlığı ve Temel Özgürlükler yeniden!

İnsanlık camiasında temel insan haklarının korunmasını garanti altına altına almak üzere kurulmuş tek uluslar-üstü yapıyı (AİHM) da içinde barındıran Avrupa’nın Merkez yürütme organı olan AB Komisyonu sözcüsü, OHAL’in sona erdirilmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirttikten sonra uyardı:

“... Türkiye’nin, tüm demokratik devletlerin merkezinde yer alan hukukun üstünlüğünü, yargının bağımsızlığını ve temel özgürlükleri olumsuz etkilemeye devam eden her türlü tedbiri son erdirmesini ve geri döndürmesini bekliyoruz. Bunlar arasında ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü ve usul hakları yer almaktadır. Ayrıca, OHAL’in kaldırılmasıyla birlikte Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHM) kapsamında askıya aldığı yükümlülükleri yeniden üstlenmesini bekliyoruz.” (Cumhuriyet, 20 Temmuz 2018)

 

B) Uluslararası Medyadan: Baskı Ortamına, Korku İklimine Devam...

Fransız Le Monde: OHAL’in özellikle 15 Temmuz darbecilerini ve Kürt siyasi hareketini takip için kullanıldığı, eleştirel gazeteci ve sivil toplum kuruluşlarının da OHAL sayesinde hedefe konduğu,. OHAL’in kaldırılmasının baskı ortamında herhangi bir değişiklik getirmeyeceğine dair endişeler olduğu belirtiliyor. Meclis'e getirilen anti-terör yasasının negatif rolüne, işten atmalara devam edilmesi, valilerin yetkilerinin arttırılması ve hedefteki bireylere seyahat kısıtlaması gibi maddelerin varlığına vurgu yapılıyor.

Fransız Le Figaro’daki haberde de, Erdoğan rejiminin OHAL’i sadece ismen kaldıracağına yönelik endişeler paylaşılıyor.AKP’nin meclise getirdiği yeni düzenlemelerle OHAL’in uygulamalarının önemli bir kısmını devam ettireceğinin altı çiziliyor.

Alman Der Spiegel dergisinin online versiyonundaki haberde ise, OHAL’in sona erdirilmesinin iddia edildiği gibi herhangi bir değişim getirmeyebileceği gerçeğine işaret ediliyor. İki yıllık süreçte KHK’lerle yapılan işten çıkarmalar, tutuklamalar, sürgünler ve baskılara değinilip, tepki çeken yetkilerin yeni sistemde sona ermediği hatırlatılıyor.

Britanya’da yayınlanan Financial Times’daki haberde OHAL döneminde sadece darbe suçlamasıyla 75 bin kişinin tutuklandığı, 130 bin kişinin işten çıkarıldığı hatırlatılıyor.Yeni düzenlemelerle OHAL’deki yetkilerin daha da genişletilmesinin hedeflendiğine dair muhalefet görüşlerine dikkat çekiliyor.

Britanya’nın Guardian gazetesi ise “Boğucu korku iklimi, OHAL’in kaldırılmasına rağmen devam ediyor” başlıklı analizinde Orta Doğu muhabirlerinden Kareem Shaheen şöyle yazıyor: “2016’daki darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kaldırıldı, ancak Recep Tayyip Erdoğan muhaliflerin peşinde koşmakta kararlı görünüyor.”

(http://t24.com.tr/haber/the-guardiandan-turkiye-yorumu-bogucu-korku-iklimi,671224)

Yani, anlayacağımız: Ülke dışından da uyarıların bini bir para: Adalet uyarıları, temel haklar için uyarılar, güçler ayrımının yeniden tesis edilmesi için, korku ikliminin bir an önce bitirilmesi için, uluslararası ilişkilerde dostane ilişkilerin iyileşmesi için uyarılar... Günün moda terminolojisiyle söylersek: içte ve dışta sayısız uyaranla yüz yüzeyiz. Aleyhimizde bir komplo tezgâhının parçaları olduğunu düşünmek için çok fazla da sebep yok gibi sanki.

Yoksa var mı?

 

Vakanüvis ÖM