Gezegenin Geleceği: 15 Mayıs 2019

-
Aa
+
a
a
a

Nesli tehlike altındaki deniz kaplumbağası Caretta caretta’ların, mayıs ortasından itibaren Antalya’daki sahillerde yuvalama yapması bekleniyor. 

Fotoğraf: NTV
Gezegenin Geleceği: 15 Mayıs 2019
 

Gezegenin Geleceği: 15 Mayıs 2019

podcast servisi: iTunes / RSS

Bu konudaki son çağrımıza geldik. Çünkü yarın yani 16 Mayıs'ta toplanacak olan Merkez Av Komisyonu iki canlının akıbetini görüşecek. Nesli dünya ölçeğinde tehlikede olan, birçok ülkede avı yasaklanan ve koruma çalışmaları başlatılan üveyik ve elmabaş patkanın avı ülkemizde hala yasal. Bir araya gelen 27 sivil toplum kuruluşu, 16 Mayıs'ta toplanacak olan Merkez Av Komisyonu’ndan bu kuş türlerinin av kapsamından çıkartılmasını talep ediyor. change.org/yasasinkuslar adresinde konuyla ilgili imza kampanyası devam ediyor. Doğa koruma kuruluşları change.org/yasasinkuslar adresinden imza vermeye, ve T.C. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi yani cimer üzerinden dilekçe yazarak veya kampanya sayfasını, metnini, görselini paylaşarak konuyla ilgili daha çok insanın harekete geçmesini sağlayarak kampanyaya destek olmaya çağırıyor.

 

Avrupa Parlamentosu seçimlerine iki haftadan az bir süre kala yapılan bir ankete göre, Alman seçmenler için Avrupa’yı ilgilendiren en önemli konuların başını çevreyle ilgili sorunlar çekiyor. Sekiz Avrupa Birliği üyesi ülkede yaşayan yaklaşık 8 bin kişiye, 16 alandan hangisini AB’nin geleceği için en büyük sorun olarak gördükleri sorusu yöneltildi. Katılımcılara üçe kadar tercih yapma şansı verildi. Ankete katılanların %34’ü, çevrenin korunması ve iklim değişikliğinin AB’nin geleceğini ilgilendiren en önemli konu olduğu görüşünde olduklarını bildirdi. Darısı ülkemizin başına diyelim çünkü hükümet politikaları içinde iklim değişikliğinin adı yok.

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez var halbuki Avrupa ülkeleri iklim değişikliği ve enerji bakanlığına dönmüş durumda. Neyse ki bakan Dönmez twitter hesabından yaptığı ‘Kendi elektriğini kendin üret’ başlıklı paylaşımda, lisanssız elektrik üretimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Lisanssız kurulu güç sınırının bir megavattan 5 megavata yükseltildiğini anımsatan Dönmez, “İşletmeler ya da vatandaşlar lisans alma ya da şirket kurma zorunluluğu olmadan daha fazla elektrik üretebilecek” müjdesini verdi. Bakan Dönmez, yenilenebilir enerjide Türkiye’nin hızlı yükselişinin devam ettiğini belirterek, şunları kaydetti: “Mesken aboneleri için 10 kilovat, tüm işletmeler ve kamu kurumlarında 5 megavata kadar kurulacak enerjinin öz tüketim fazlasının satılabilmesi imkanı getirildi. Tarımsal sulama aboneleri, içme suyu tesisleri, atık arıtma tesisleri ve kamu kurumları da bu uygulamaya dahil edildi. YEKDEM mekanizmasına tabii tesislerde üretilen ihtiyaç fazlası elektrik için kendi abone grubundaki tek zamanlı aktif enerji bedeli tesis işletmeye alındıktan itibaren 10 yıl geçerli olacak. Üretim ve tüketim noktası aynı olmak şartıyla mevcut ‘bağlantı gücünü’ aşmamak üzere güneş ya da rüzgar santralı kurulabilecek. Yeni düzenlemeyle aylık mahsuplaşma esnekliği getirildi” dedi.

 

Nesli tehlike altındaki deniz kaplumbağası Caretta caretta’ların, mayıs ortasından itibaren Antalya’daki sahillerde yuvalama yapması bekleniyor. Çıralı, Belek ve Patara’daki gönüllü ekiplerin çalışmaları sayesinde önceki yıllara göre denizle buluşturulan yavru sayısında ciddi artış gözlendi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nce Türkiye’de belirlenen toplam 22 yuvalama kumsalının 9’u Antalya sahillerinde. Bu kumsallardan bazıları yine nesli tehlike altındaki yeşil deniz kaplumbağalarının da yuvalama alanı. Çıralı ve Olimpos’ta carettaların yuvalama alanı kumsalda çadır kurmak, ateş yakmak, eğlence partileri düzenleme, araçla giriş, gece ışıklandırma gibi sorunlara karşı Çıralı Kıyı Koruma Koordinasyon Komisyonu kuruldu. 40 gönüllü, mayıs-ekim ayları arasındaki caretta yumurtlama ve yavruların yumurtadan çıkıp denizle buluşturulması sürecinde her gece nöbet tuttu. Önceki senelerde yuva sayısının 140’lardan 74’e kadar gerilediği sahilde koruma çalışmaları sonrasında geçen yıl 151 yuva oluştuğunu belirtildi. Elginöz, “Bir önceki yıl 74 yuva vardı, 4 bin 432 yavru denize ulaşmıştı. Geçen yıl ciddi bir çalışma yapıldı ve mevsimin de sıcak olması yuva sayısını yüzde 10-15, koruma çalışmalarımız sayesinde de yüzde 100 artırmış oldu. Bu çok büyük bir rakam. Bu konudaki farkındalığın artmasından ve destekten çok sevinçliyiz” diye konuştu.

Akkuyu Nükleer Santrali’nde, reaktörün oturacağı temelin iki kez çatlayıp üzerine yeniden beton dökülmesi ve bunun da 10 ay boyunca kamuoyundan saklanmış olmasının yankıları sürüyor. Uzmanlar, nükleer enerji karşıtları ve ekolojistler bu çatlağın ve haberin gizlenmesinin olası bir kaza veya deprem durumunda olabileceklerin bir göstergesi olduğu konusunda hem fikir. Ekoloji Birliği, sözkonusu çatlak haberleriyle ilgili hala resmi bir açıklama gelmemesine dikkat çekerek, “İleride Akkuyu’da olası bir nükleer kaza durumunda, kazayı ve yayılan radyasyonu biz de Rusya halkı gibi yabancı ülkelerden mi öğreneceğiz” diye sordu. Birlikten yapılan açıklamada; “Uyan Türkiye, bugün uyanmazsan bir gün nükleer radyasyonun öldürücü etkisi altında uyanabilirsin" denildi; inşaatın hemen durdurulması ve nükleer santrallerden vazgeçilmesi istendi. Birlik “Nükleer santrallerin şakası yok. Olası bir hata ve kaza on binlerce insanın ölmesine ve doğanın yok olmasına yol açıyor. Bugüne kadar yaşadığımız nükleer kazalardan da gördük ki nükleer santraller işletilirken hata riski hiçbir zaman sıfır değil. Atık sorunu bile daha çözülememiş ve bu denli riskli nükleer santraller yaratacağı yıkımla birlikte onarılmaz yaralar açacak ve bir yandan da ayrıca bizim vergilerimizle yapılması nedeniyle kaynak israfına yol açacaktır” denildi.

İklim değişikliğine karşı ve doğa için harekete geçtiğimiz bir gelecek diliyoruz. Esen kalın.

              

Editör: Dr. Uygar Özesmi – Çevre Bilimci ve Good4Trust.org Kurucusu
Derleme: Büşra Yar – Good4Trust.org Gönüllüsü