"Güvenpark’ta İmar Planları Yine İptal"

-
Aa
+
a
a
a

“Yok Olmak Üzere Olan Güvenpark’ta, İmar Planları Yine İptal”

Gezegenin Geleceği: 15 Mart 2022
 

Gezegenin Geleceği: 15 Mart 2022

podcast servisi: iTunes / RSS

TMMOB Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Ankara Şubesi, “Yok Olmak Üzere Olan Güvenpark’ta, İmar Planları Yine İptal” başlığıyla bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 05 Kasım 2020 tarihinde onaylanan "Ankara İli, Çankaya İlçesi, Devlet Mahallesi, Güvenpark‘a ilişkin hazırlanan 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın" 16. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiği belirtildi. Güvenpark’ın, yeni metro inşaatları nedeniyle her an göçüklerin yaşanabileceği bir alana dönüştüğüne vurgu yapılan açıklamada, “Modern kent merkezinin temel bileşenlerinden biri olan Güvenpark yıllar içinde dolmuş ve otobüs durakları ile metro girişleri ve bacalarıyla işgal edilmekte, tüm nitelikleri tek tek yok edilerek adeta dev bir durağa dönüştürülmekte” denildi. “Maalesef defalarca iptal edilen planlar, iptal gerekçeleri giderilmeksizin yeniden onaylanmakta plan kararları ve yasalar uygulanmamakta; şehircilik bilimi tamamen hiçe sayılmakta” denilen açıklamada şöyle devam etti: “Güvenpark’ın, planlama ve koruma ilkeleri, kamu yararı göz önünde bulundurularak hazırlanması gereken bir koruma amaçlı imar planına ihtiyacı varken, özensiz bir şekilde hazırlanıp tekrar tekrar onaylanan bu planlar alanın tarihi, doğal ve kültürel değerlerine her geçen gün geri dönülemeyecek zararlar vermekte. Güvenpark, Jansen Planı`ndaki yaklaşım ile yeniden düzenlenmeli, mahkeme iptal gerekçeleri giderilmeli ve yürürlükte olan üst ölçekli plan kararları doğrultusunda Koruma Amaçlı İmar Planları hazırlanarak Başkente yakışır bir hale getirilmeli. Ankara`nın kent belleğinde yer etmiş olan Güvenpark`ın korunması, Hükümet Kartiyesi ve çevresinin bütüncül olarak planlanması için yürüttüğümüz mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.”

Şubat ayında en düşük sıcaklık -26,7 derece ile Van Özalp‘te, en yüksek sıcaklık ise 24,5 derece ile Şırnak Cizre’de tespit edildi. Ölçümlere göre, Şubat 2022’de sıcaklık ortalaması, uzun yıllar ortalamasının 1,3 derece üzerine çıktı. Marmara bölgesinde geçen ay ortalama sıcaklıklar, Lüleburgaz çevrelerinde mevsim normallerinin üzerinde, bölgenin diğer kesimlerinde mevsim normalleri civarında gerçekleşti. Bölgenin şubat ayı uzun yıllar ortalama sıcaklığı 6,1 derece iken, geçen ay 7,2 derece olarak tespit edildi. En düşük sıcaklık -5,6 derece olarak Balıkesir merkezde, en yüksek sıcaklık ise 21,1 derece olarak Balıkesir’in Gönen ilçesinde ölçüldü ve ortalama sıcaklıklar, bölgenin tamamında mevsim normalleri civarında yaşandı.

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkanı İbrahim Erden, yaptığı yazılı açıklamada, geçen yıl enerji ve hammadde talebinin artmasıyla küresel tedarik zincirinde sıkıntılar yaşandığını belirtti. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın da küresel emtia ve enerji maliyetlerinde olağanüstü artışlara yol açtığına işaret eden Erden, “Artan bu maliyetler hem dünya hem de ülkemizde enflasyon etkileri olarak iktisadi hayatımıza yansımakta. Ayrıca enerji arzında da kısa vadede önemli riskler ortaya çıkarmakta. Bu riskleri azaltmak ve yüksek tedarik maliyetleriyle tekrar karşılaşmamak için en doğru çözümünün yabancı kaynaklı petrol, kömür ya da doğalgaza bağımlılığımızı azaltarak rüzgar ve güneş gibi yerli ve yenilenebilir kaynaklara daha fazla ağırlık vermek olduğu kanaatindeyiz. Kurulu gücümüzdeki her %1’lik yenilenebilir enerji artışı, 250 milyon dolarlık yabancı kaynak ithalatına engel olacak ve cari açığın bu ölçüde azalmasını mümkün kılacak” açıklamasını yaptı.  Ayrıca, bu yıl ve 2023’te rüzgar ve güneş enerjisi projeleri için en az 3 biner MW’lık kapasitenin açılması gerektiğini belirten Erden, bu kapasite artışlarıyla sektörün rahatlayacağını kaydetti.

TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonuyla gerçekleştirilen 6. Ulusal Antarktika Bilim Seferi‘ni tamamlayan 20 bilim insanı Türkiye’ye dönerek çalışmalarına dair açıklamalar yaptı. Heyetin bilimden sorumlu lider yardımcısı Hasan Hakan Yavaşoğlu, Geçici Türk Bilim Üssü‘nün bulunduğu Horseshoe Adası’nın kuzeydoğusu, güneybatısı ve ve kuzeybatısında canlı bilimleri için zooplankton, liken, su, sediment, bentik göl, kara ve denizden örnekler alındığını, deniz suyu filtrasyonu, DNA izolasyonu amacıyla çeşitli çalışmalar yapıldığını, yer bilimleri kapsamında farklı ana kaya örnekleri alındığını söyledi. Çalışma konularının özellikle deniz buzları olduğunu belirten lojistikten sorumlu sefer lider yardımcısı kaptan Özgün Oktar, “Deniz buzları dünyanın iklim dengesini sağlıyor. Hem tuzları barındırarak dünyadaki su akımını dengeliyor ve mevsimlerin oluşmasını sağlıyor, hem de güneş ışığını yansıtarak dünyanın ısı dengesini sağlıyor. Hem karada hem denizde bulunan bu buzullar her yıl azalıyor” dedi. İstanbul Teknik Üniversitesi Geometrik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Mahmut Oğuz Selbesoğlu ise, buzulların okyanuslar vasıtasıyla soğuğu dünyaya dağıttıklarını hatırlatarak,”Buradaki buzullar binlerce, yüzlerce, belki de milyonlarca yıldır burada. İnsanlığın var oluşuna ve ekosisteme hizmet eden buzulların ne kadar eridiğini, hacimlerinin yıldan yıla ne kadar değiştiğini sürekli takip etmek gerekiyor” dedi.