Çanakkale Boğazı’nın 17 metre derinliğinde müsilaj görüntülendi

-
Aa
+
a
a
a

Çanakkale Boğazı’nın 17 metre derinliğinde müsilaj görüntülendi.

Fotoğraf: Yeşil Gazete
Gezegenin Geleceği: 27 Temmuz 2021
 

Gezegenin Geleceği: 27 Temmuz 2021

podcast servisi: iTunes / RSS

Yeşil Gazete’nin haberine göre, Marmara Denizi‘ndeki aşırı kirlilik ve deniz suyu sıcaklığındaki artış nedeniyle ortaya çıkan müsilaj, Çanakkale Boğazı’nın 17 metre derinliğinde görüntülendi. Denizin 17 metre altından yayın yapan gazeteci Berfin Adıcan, müsilaj sorunun hala devam ettiğine dikkat çekti. Adıcan yaptığı paylaşımda “Geçmiş olsun arkadaşlar, el birliğiyle bir denizi öldürdük. Durumun vehametini anlamanız için küçük bir kesit paylaşıyorum” ifadelerini kullandı. Ek olarak Havuzlar Koyu‘nda 10 metre derinlikten bir video da paylaşan gazeteci Adıcan, iddia edildiği gibi tutulacak ve yenilecek bir balık dahi olmadığını belirtti. Prof. Dr. Mustafa Sarı ise denizdeki mercanların durumuna dikkat çekerek “Kırmızı mercanların büyük bir kısmı öldü. Geriye kalanlar can çekişiyor. Denize saldığımız atıkları durdurmadan müsilajdan kurtuluş yok. Zira deniz sihirbaz değil. Kendimizi kandırmayalım” dedi.

G20'de 25 maddelik sonuç bildirisi kabul edildi

G20’ye ev sahibi yapan İtalya’nın Çevre Bakanı Roberto Cingolani, mevkidaşlarının iklim krizi ile ilgili iki hususta uzlaşamadığını ve son kararı vermeleri için bu sorunların devlet ve hükümet liderlerine iletileceğini söyledi. Euronews’te yer alan habere göre İtalya Ekolojik Dönüşüm Bakanı Cingolani, ilk günkü görüşmelerin ardından düzenlediği basın toplantısında, 25 maddelik bir sonuç bildirisini kabul ettiklerini açıkladı. Cingolani’nin aktardıklarına göre özellikle Çin, Rusya ve Hindistan ile yapılan müzakereler zorlu geçti. G20 Çevre Bakanlarının kabul ettiği bildiride, “G20 Çevre Bakanları olarak, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik, habitat kaybı, istilacı yabancı türler, arazi bozulması, çölleşme, okyanus ve deniz sağlığındaki düşüş, tatlı su ve diğer doğal kaynakların sürdürülemez kullanımı konusundaki zorluklara yönelik çabaları sürdürmeyi ve artırmayı taahhüt ediyoruz. Bu zorlukların üstesinden gelmenin, insan refahı, sürdürülebilir ekonomi, sürdürülebilir üretim ve tüketim için gerekli olduğuna inanıyoruz” ifadeleri kullanıldı. Bu arada, G20 Çevre Bakanları toplantısı nedeniyle gün boyu Napoli kentinin farklı noktalarında G20 karşıtı protestolar yapıldı. Protestocular ellerinde “G20’yi durdurun” yazılı pankartlar taşırken, Bovio Meydanında toplanan göstericilerle güvenlik güçleri arasında zaman zaman gergin anlar yaşandığı bildirildi.

Bakan Kurum G20'ye katıldı

Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum da “G20 Çevre Bakanları ile İklim ve Enerji Bakanları Toplantısı”na katıldı. AA’nın haberine göre Kurum, toplantının “Koruma ve Yönetme için Doğal Bir Sermaye” başlıklı birinci oturumunda yaptığı konuşmaya İtalya’nın dönem başkanlığında ve ev sahipliğindeki toplantıların dünya için güzel sonuçlar getirmesini ve İtalya hükümetine çalışmalarında başarılar dileyerek başladı. Hepinizin bildiği çevre sorunlarını kendisinin de bildiğini ifade eden cümlelerin ardından önemli olan iklim değişikliğine ilişkin açıklamalarıydı. Bakan Kurum şayet Türkiye Paris antlaşmasında gelişmiş ülke statüsünden çıkarılırsa 2050 Sıfır Net Emisyon hedefi koyabileceği yönündeki açıklaması ise Cumhurbaşkanı’nın gelişmiş ülke iddiası ile pek örtüşmedi. Kurum, “Türkiye olarak, iklim değişikliğiyle mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdürüyoruz.” derken bu da yerli kömür ve kömürlü termik santral ve metan yani doğal gaz yatırımları ile örtüşmedi. Bu ifadeden sonra “Fakat bu mücadeleyi bir ülke tek başına sürdüremez. İklim değişikliği ve kirlilik sınır tanımıyor. Bu nedenle iklim değişikliği ve çevre sorunlarıyla mücadelede topyekün hareket etmek zorundayız” dedi. Çevre sorunlarıyla mücadelede önemli hususlardan birinin su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımı olduğunu, temiz su kaynaklarına ihtiyacın her geçen gün artarken, arıtılmış atık suların yeniden kullanımının büyük bir önem kazandığını belirten Kurum, bu kapsamda su ve atık su yönetimi politikalarının AB’ye katılım süreci, nüfus artışı, sanayileşme, şehirleşme ve küresel gelişmeler neticesinde geliştirildiğinin altını çizdi. 

Atina'da sıcakla mücadele için müdürlük kuruldu

Yunanistan’ın başkenti Atina, kentlileri yükselen sıcaklardan korumak ve kenti gün geçtikçe daha sert vuran sıcak dalgalarıyla mücadele etmek için belediye içinde yeni bir müdürlük oluşturdu. Atina Belediyesi’nde sıcak dalgalarıyla mücadele edecek bir müdür atanması Avrupa’da bir ilk niteliğini taşıyor. Dünyada ise bu tip bir pozisyon sadece ABD Florida eyaletinde Miami-Dade County’de mevcut. “On yıllardır küresel ısınma hakkında konuşuyoruz, ancak sıcaklık hakkında fazla konuşmadık” diyen yeni müdür Eleni Myrivili’nin görevi, kenti soğutmanın yollarını bulmak olacak. Bu görev, yoğun enerji kullanımını tetikleyerek iklim krizine katkıda bulunan binalarda klima kullanımı gibi uygulamaların ötesinde kenti yeniden tasarlamayı kapsıyor. İklim için Kentler’in aktardığına göre sıcak dalgalarıyla mücadele edecek olan müdür, yolların ve binaların yeniden tasarlanması, inşaat malzemelerinin incelenmesi, kentte yeşil alanların artırılması ve yeni ağaç ve bitki dikimleri gibi bir dizi faaliyetten sorumlu olacak.