Sosyal Müzik
Son iki dönem çaldıklarımızdan Spotify'da olanları bir playlist'e koyduk, 380 parçalık bir playlist oldu. Dilediğiniz gibi dinleyin, paylaşın ve yayın...
Sosyal Müzik
Son iki dönem çaldıklarımızdan Spotify'da olanları bir playlist'e koyduk, 380 parçalık bir playlist oldu. Dilediğiniz gibi dinleyin, paylaşın ve yayın...
Kış artık iyice geldi. Havalar soğuyor, biz de yazı özlüyoruz. Bu hafta bize yazı çağrıştıran parçalar seçtik ki hep birlikte minik de olsa bir "pastırma yazı" yaşayalım.
Zor ve yoğun bir günün sonunda, geç bir saate bir caz klübüne kapıdan uğradığınızı hayal edin. Kim çalar, ne çalar bilmeden… Duyduğunuz müziğin ruh halinizi tamamen değiştirdiğini, gece o saatte birden tazelendiğinizi düşünün. Bu hisle seçtiğimiz parçalar bu gece Sosyal Müzik’te.
Genellikle güncel çalışmaları ve müzisyenleri çalıyor, yeni bir şeylerin peşine takılıyoruz. Neden, biz de bilmiyoruz. Bugün biraz mâziye döndük, kaybolan kayıtlar, remaster edilenler ve yeniden yayınlananlar arasından parçalar seçtik.
Bugün günün anlam ve önemine binaen ağırbaşlı parçalar seçtik sizin için. Melodilerin ve lirikliğin öne çıktığı parçalar...
Bir yayın dönemi ara verdikten sonra 56. Yayın Döneminin ilk programını yapıyoruz. Hem ara verdikten sonra ilk programımız olması açısından, hem de pandemi başından beri ilk defa programı canlı yapacak olmak nedeniyle çok heyecanlıyız.
Açık Radyo'nun 54. Yayın Döneminin son programını yapıyoruz. İş-güçten dolayı 55. Yayın Döneminde Sosyal Müzik'e bir dönemlik ara vermeye karar verdik. Bu nedenle eski program anonslarından kolaj yaptığımız, daha önce çaldığımız ve çok sevdiğimiz parçalardan bir retrospektif hazırladık.
Bir sonraki yayın döneminde görüşmek üzere.
2022 caz albümleri açısından oldukça verimli başladı. Sene başından beri yeni albümler çıkıyor, çalmaya yetişemiyoruz! Bu hafta dikkatimizi çeken yeni albümlerden seçmeler çalıyoruz.
Sosyal Müzik enerjik ve eğlenceli parçalarla Dinleyici Destek Haftası’na dahil oluyor bu gece. May The Funk Be With You!
Nisan ayı çok sevdiğimiz bir ay. Sadece havası, suyu güzel değil, aynı zamanda sevdiklerimizle önemli günlerimiz bu ayda toplanmış. Nisan ayı ve doğal yaşamın ilk baharla uyanmasının bizde yarattığı hislerle nefis parçalar seçtik bu hafta.
80'lerden sonra caza yeni bir enstrüman girdi: İnsan sesi. Sözlü vokal ya da scat olarak insan sesi cazın içindeydi ama sözsüz, ritim ya da melodi gibi kullanılan insan sesi cazda görece yeni bir olgu. Bugün çalacağımız müziklerde insan sesinin enstrümantal caz içinde değişik kullanım biçimlerini irdeledik.
Sohbetin ucunu kaçırıp seçtiğimiz tüm parçaları çalamadığımız programlar oluyor ara sıra. Geride bıraktığımız ama unutmadığımız o parçaları bir araya getirdiğimiz bir liste dinleteceğiz bu gece.
Piyano üçlüsü, cazın en yaygın grup formu. Buna rağmen, yaratıcılığın, özgünlüğün hiç azalmadığı bir alan. Bu gece güncel piyano üçlülerinden parçalar seçtik (ama araya son derece istisnai bir de solo piyano yerleştirdik ;))
8 Mart’ta kadınlar hakları, hayatları için sokakları ve meydanları doldurdu. Kadınlar hep ayakta; seslerini duymayan kalmayana kadar da oturmayacaklar. Biz de müziklerimizle bu sese katılıyoruz!
Sosyal Müzik'te Joe Lovano, Charles Mingus, Dave Holland, John Scofield gibi büyük cazcıları Phil Collins ile yan yana getirmek bugüne kısmetmiş! Bu akşam uzun ve güzel parçalarını dinlemek, küçük hikayelerini duymak, üzerlerinde sohbet etmek çok keyifli olacak.
Müzik ve özellikle de caz, bize günlük hayata devam, iniş çıkışlara tahammül edebilme gücü veriyor. Son günlerde dinleyip sizinle paylaşmak istediğimiz parçalardan seçtiklerimiz bu gece Sosyal Müzik’te.
Bu hafta elektrikli enstrümanların peşine takıldık. Haliyle kendimizi fusion, blues, rock dinlerken bulduk. Belki bu programla rock severlerin de caza ilgi göstermelerini sağlayabiliriz...
Caz ve yedinci sanatın derin ve güzel bir ilişkisi vardır. Bu hafta ufak bir oyun oynadık. Program için seçtiğimiz parçalar birer filmden alınmış olsaydı diye hayal ettik… Müziğin yarattığı çağrışımla, her parça için senaryocuklar düşündük, onlar üzerine konuştuk.
İnsanların ilk ritüellerinin doğa olayları ve diğer canlılarla ilintili olduğunu, müziğin de bu ritüellerin bir parçası olarak ortaya çıktığını biliyoruz. Belki de bununla ilgilidir, müzik seçimlerimizin belli bir ‘mevsimsellik’ gösterdiğini farkettik. Mesela son haftalarda kış mevsiminin hissettirdiklerine kaptırdık gidiyoruz. Bu gece kuzey rüzgarlarını yanına katmış parçalar seçtik.
Covid-19 nedeniyle neredeyse iki senedir radyo stüdyolarında program yapmadık. Her ne kadar evde teknik sorunlarımızı çözmüş ve neredeyse stüdyo kurmuş olsak da Açık Radyo'yu özledik. Son zamanlarda omikron varyantı o kadar yayıldı ki, delta'yı ortadan kaldırdı. Uzmanlar artık pandeminin bir endemiye dönüşmesini bekliyorlar. Yani kontrol altında tutulabilen bir bulaşıcı hastalık olacak Covid-19. Bu sayede artık hayat biraz daha normalleşecek, radyomuza kavuşabileceğiz diye umuyoruz. Anladığımız kadarıyla bu durum önümüzdeki aylarda gerçekleşecek gibi. Bu düşünceyle biraz neşelendik, keyifli ve değişik müzikler çalmaya karar verdik.
Soğuk ocak ayının en soğuk günlerinin verdiği ilhamla seçtiğimiz, biraz içimize dönüp kendimizi dinlememize, biraz da ısınmamıza yardım eden parçalar çalıyoruz bu gece.