Nilüfer Uğur-Dalay
Modena orta İtalya’da bulunan Emilia Romagna bölgesinda bir Ortaçağ kentidir. Bu bölgede yer alan diğer kentler Bologna, Parma(parmiggiano peynirinin ismini aldığı kent) gibi önemli Ortaçağ yerleşkeleridir. Kuzeyinde Milano kentinin de içinde bulunduğu Lombardia bölgesi, güneyinde ise Floransa kentinin de bulunduğu Toscana bölgesi bulunmaktadır.
Modena’da, bu yıl 19-21 Eylül tarihleri arasında Belediye, üniversiteler ve Sanayiciler Birliği gibi çok sayıda kurulusun katılımı ile III. Felsefe Festivali düzenlendi. Ücretsiz ve önceden yer ayırtılmadan halka, dinleyicilere açık olan bu festival kapsamında yaklaşık 100 etkinlik gerçekleştirildi. Sabah saat 9'da başlayan festival etkinlikleri gece saat 23’lere kadar sürdü.
2001 yılında festivalin konusu “mutluluk,” 2002 yılında “güzellik” iken, bu yıl “yaşam” olarak belirlendi.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da ulusal ve uluslararası düzeyde çok sayıda felsefeci, ilahiyatçı, antropolog, psikanalist, sosyolog, genetik ve biyoetik uzmanı üç gün boyunca yaşam hakkında üniversitelerde ders verdi, halkın da söz söyleyebildiği tartışmalara katıldı, metinler okudu, yaşama ait tanıklıkları dile getirdi. |
Ayrıca sergiler, konserler düzenlendi, film gösterileri ve edebiyat tartışmaları yapıldı. Bütün bu etkinlikler hep yaşam üzerinde odaklandı.
Lucaks’ın öğrencisi olan Macar felsefeci Agnes Heller, Cambridge Üniversitesi’nden antropolog Jack Goody, Alman teolog Jürgen Moltman, Fransız felsefeciler François Jullian ve Michel Maffesoli, “esnek insan”ın eleştirmeni Amerikalı Richard Sennett vepsikanalist felsefeci Umberto Galimberti’nin yanı sıra çok sayıda İtalyan çağdaş düşüncenin ustaları/hocaları üç gün boyunca düşüncelerini kürsülerde, meydanlarda geniş kitlelerle paylaştı.
Neleri konuşmuşlar, tartışmaya, düşünmeye açmışlar, yaşama dair nelere değinmişler?
Yaşamın etik ve teolojik anlamları üzerinde, insanın varoluşu hakkında, yaşadığımız zaman ve an üzerinde konuşuldu. Katılımcılar doğa ile kültür, insan doğası ile farklı cinsler arasındaki, yaşam ile ölüm, zaman ve sonsuzluk arasındaki ilişkiler üzerine düşünmeye yöneltildi. Biyoetik ve biyogüç konusunda, bedenin politik kullanımı ile ilgili, insanlık ile haklar, gerçek yaşam ile ahlaki yaşam arasındaki ilişkiler irdelendi.
Yaşamın teolojik anlamı, “dünyaya getirme”nin ve “canlı bir varlığı yaşatma”nın “koruyup kollama”nın psikolojik yanı üzerinde duruldu. Ve bütün bunlar Avrupalı olmayan düşünce sistemlerinden de örnekleme yapılarak irdelendi. Üniversite anfileri, toplantı salonları, açık hava salonlarının dışında tren istasyonları, otobüs garajları gibi kamuya açık yerlerde de etkinlikler düzenlenerek çok sayıda kişinin düşünsel katılımı sağlandı.
Konu başlıkları bize etkinliğin ipuçlarını verecek nitelikte:
Felsefe okumak/yaşamı okumak
Yaşamın değeri olarak insanlık
Ölümden daha güçlü olan yaşam
İnsanlık biçimleri ve yaşama tutunabilirlik
Felsefi ve klinik biyoetik
Bioloji ile biyografi özdeşliği
Biyopolitik ve özgürlük: zor bir eşanlılık
Görünümden düşünceye
İçsel hayat
Yaşamayı bilmek
Herseye karşın yaşıyorlar
İkilemli yaşam
Yaşam ne ki
Yaşam belirtileri
Yaşam atlası
Yaşam alanları
Güzelliğin feylesoflar
Yaşam çok güzel bir melodidir
Tatlım! Senin yaşamın bir şarkı
Bakma düşüncesi- sinemanın filozofları
Luciano Berio’yu anmak
Bütün bunlara ek ne denebilir ki “yaşasın yaşam”dan başka?