İklim değişikliği ve Titanik

İklimAcil!
-
Aa
+
a
a
a

Amazon'da, Afrika’da, Alaska’da, Sibirya’da, Kutuplarda, İzmir’de, Tunceli’de ormanlarımız kavruluyor, buzlarımız – buzullarımız eriyor, her yeri sular-seller götürüyor, canlılar alemi hızla tükeniyor. İklim için harekete geçmenin tam zamanı. İklimAcil! 

Görsel: Shutterstock
İklim Acil: 1 Eylül 2019
 

İklim Acil: 1 Eylül 2019

podcast servisi: iTunes / RSS

Peter Gleick

Bulletin of the Atomic Scientists,

23 Ağustos 2019

Gemi tasarımcısı: “Sanırım, Titanic’in gelecekte muhtemel iklim değişikliklerine karşı korunacak cihazlarla donanacak şekilde tasarlandığından emin olmalıyız."

Gemi sahipleri:“Bu bize çok pahalıya patlar, hiç gereği yok."

İkinci kaptan: Kaptan, halihazırdaki rotamız üzerinde karşımıza iklim değişiklikleri çıkması ihtimali var.”

Kaptan: “Merak etme, yolumuzun üzerinde hiç iklim değişikliği olmayacak. Tam yol ileri.”

Telsizci: “Kaptan, meteoroloji uzmanlarından aldığımız ön raporlara göre halihazırdaki rotamız üzerinde iklim değişiklikleri gerçekten olası.”

Kaptan: “Aptallık etme. Hava tahmini yapmak imkânsızdır.”

Telsizci: “Kaptan, şimdi öteki gemilerden bize doğrudan gelen mesajlarda önümüzdeki sularda gerçek iklim değişiklikleri olduğu bildiriliyor.”

Kaptan: “Merak etme, öbür gemilerdeki ölçüm aletlerine hiç güvenilmez.”

Gözcü: “Kaptan, önümüzdeki sularda iklim değişiklikleri görmeye başladık.”

Kaptan: “Merak etme, bu gemi tarih boyunca gördüğümüz iklim değişiklikleriyle başedecek şekilde yapılmıştır.”

Gözcü: “Kaptan, etrafımızda alışılmadık irilikte iklim değişiklikleri görmeye başladık.”

Serdümen: “Kaptan, rotamızı değiştirsek mi artık?”

Kaptan: “Merak etmeyin onlara çarpmayız; hem rotayı değiştirmek bize çok pahalıya patlar.”

Yolcular: “Kaptan, aramızdan bazıları etrafımızdaki sularda açıkça gördüğümüz çok sayıdaki iklim değişikliğinden iyice kaygılanmaya başladı. Hâlâ vakit varken iklim değişikliklerinden sakınmak için derhal tedbir almanızı talep ediyoruz.”

Kaptan: “Burda kaptan benim; iklim değişikliği teranelerinizle canımı sıkıp durmayın tamam mı?”

Gözcü: “Kaptan, tam önümüzde çok büyük iklim değişiklikleri var.”

Serdümen: “Kaptan, hâlâ vaktimiz varken, iklim değişikliklerinden kaçınmak için rotayı değiştirmemizi öneririm. Seçebileceğimiz başka elverişli rotalar var.”

Kaptan: “Merak etme, bu gemi neredeyse batmaz şekilde tasarlanmış. Ha, bir de şu var: bundan böyle ‘iklim değişikliği’ lafını kullanmanızı yasaklıyorum.”

Çarkçıbaşı ve gemi tasarımcısı: “Kaptan, geminin yapım planlarını yeniden gözden geçirdik ve tasarımımızda bazı zayıf noktalar fark ettik.”

Kaptan: “Merak etmeyin. İklim değişiklikleri geçmişte bizim için hiç sorun olmadı; üstelik birazcık iklim değişikliği iyi bile gelir. Ayrıca, şampanya kovamıza koymak için daha çok buz bulabiliriz.”

İkinci Kaptan: “Kaptan, büyük bir iklim değişikliğine çarptık; gemi su alıyor. Deliği tıkayıp yolcuları uyaralım mı?”

Kaptan: “Merak etmeyin, gayet küçük bir delik bu; gemiye de bir şey olmaz. Ayrıca, deliği onarmak bize çok pahalıya gelir.”

İkinci Kaptan: “Kaptan, gemi batıyor ve görünen o ki yolcuların ancak bazısına yetecek sayıda cankurtaran filikamız var. Gemiyi terk edelim mi?”

Kaptan: “Valla, birinci mevki yolculara can yeleklerini giyebileceklerini, filikalara binebileceklerini söyleyin. Başaltındaki yolcular kendi başlarının çaresine bakacaklar artık. Ha, bir de, birinci mevki yolcularıyla bütün öteki yolcular ve mürettebat arasına duvar örün.”

Telsizci: “Kaptan, SOS imdat çağrısı gönderdim ama ortalıkta bize yardım edecek kimse yokmuş gibi görünüyor.”

Zengin yolcu: “Belki bir uçak yapıp, aramızdan birkaçını onunla başka bir gemiye uçururuz.”

Kaptan: “Tamamdır, hadi kalkın gidelim.”

İkinci Kaptan, serdümen ve gözcü: “Ama kaptan, denizcilik gelenekleri gemiyi en son kaptan terkeder demiyor muydu?”

Kaptan: “O eskidendi. Hadi ben kaçtım. Ha, ayrıca, beni zamanında uyarmadığınız için bütün suç sizde zaten.”