Zeytinlikler madencilik faaliyetlerine açılabilecek

-
Aa
+
a
a
a

Tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlarda elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerine izin verilebilecek.

Gezegenin Geleceği: 2 Mart 2022
 

Gezegenin Geleceği: 2 Mart 2022

podcast servisi: iTunes / RSS

Tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlarda elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerine izin verilebilecek. Faaliyet sonrası sahanın rehabilite edilmesi ve eski haline getirilmesi şartıyla zeytinliklerde madencilik faaliyeti yapılabilecek. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın maden yönetmeliğindeki değişiklik kararı, Resmi Gazete’nde yayımlandı. Değişiklik, iki ayrı kanunla korunan zeytinliklerde madencilik faaliyeti yapılmasının önünü açıyor. Zeytinlikler; Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun ve Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu tarafından farklı amaçla kullanıma kesin hükümlerle engel oluyordu. Bu iki kanun hâlâ yürürlükte. Maden Yönetmeliğindeki değişiklikle, ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda madencilik faaliyeti yürütecek kişinin faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini taahhüt etmesi şartıyla, zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlıkça izin verilebilecek. Zeytin sahasının taşınması mümkün değilse, yine sahada madencilik faaliyetleri yürütülebilecek ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilebilecek ancak maden işletmecisinin, madencilik faaliyetleri bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini ve eşdeğer büyüklükte yeni zeytin bahçesi tesis edeceğini taahhüt etmesi gerekecek. İkizköy Çevre Komitesi ise yaptığı açıklamada,zeytinciliğin ıslahı ve yabanilerinin aşılattırılması hakkında kanun kapsamında maden, enerji ve benzeri hiçbir zeytincilik dışı faaliyete izin verilemeyeceği hatırlatılırken, “Bu kanun maddesini tamamen ihlal edecek şekilde Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair bir yönetmelikle zeytinlik alanlar maden işletmesine açılmak isteniyor. Bu daha önce de defalarca denendi ve kamuoyunun yoğun baskısı ile geri çekilmek zorunda kaldı. Bugün bilirkişi keşfi yapılacak Akbelen Ormanı Davası’nda da kömür madeni işletmesi için özel bir şirkete verilmek istenen alanda, ormanla iç içe geçmiş en az 100-150 dönümlük zeytinlik alan var. Akbelen Ormanı’nı çevreleyen 1500 dönüm de zeytinlik var. Davada iptal edilen bilirkişi raporunda zeytinlik alanlardan hiç bahsedilmediği için İkizköy Avukatları itiraz etmişler, diğer itiraz noktaları ile birlikte bu da dayanak olarak bilirkişi raporu mahkemece iptal edilmişti” denildi.

Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), Çalışma Grubu II'nin Altıncı Değerlendirme Dönemi (AR6), “İklim Değişikliği 2022: Etkiler, Uyum ve Kırılganlık” raporu yayınladı. Raporun ana bulguları: İnsan kaynaklı sera gazı salımlarının neden olduğu iklim değişikliği, toplumları ve dünyanın doğasını, insanları öldürmek, gıda üretimine zarar vermek, doğayı yok etmek ve ekonomik büyümeyi yavaşlatmak da dahil olmak üzere katlanılmaz ve geri döndürülemez risklere maruz bırakan, doğaya ve insanlara yönelik yaygın kayıplara ve zararlara neden oluyor. Rapor, "iklim değişikliğinin insan refahı ve gezegenin sağlığı için bir tehdit oluşturduğunu" ve "uyum ve azaltım konularında ileriye yönelik müşterek küresel eylemlerde daha fazla herhangi bir gecikmenin, herkes için yaşanabilir ve sürdürülebilir bir geleceği güvence altına almak için dar ve hızla kapanan bir fırsat penceresini kaçırılmasıyla sonuçlanacağının” artık kesin olduğunu söylüyor. “Küresel ısınma artışını 1,5°C'ye yaklaştıran kısa vadeli eylemlerin, insan yaşamında ve ekosistemlerde iklim değişikliği kaynaklı öngörülen kayıp ve zararları, daha yüksek ısınma seviyelerine kıyasla önemli ölçüde azaltacağını, ancak hepsini ortadan kaldıramayacağını” vurguluyor. İklim değişikliğine uyum, iklim değişikliğinden kaynaklanan riskleri azaltmanın yanı sıra insanların refahını da iyileştirebilir, ancak buna yeterince kaynak sağlanmıyor. Uyum faaliyetleri emisyon kesintilerine bir alternatif değil: ısınma devam ederse, dünya giderek uyum sağlanmayacak değişikliklerle karşı karşıya kalacak. Raporun tamamına IPCC web sitesinden ulaşabilirsiniz

‘Milli park’ statüsüne sahip Hakkari ile Yüksekova arasındaki Cilo Dağları’nın eteklerinde bulunan Türkiye’nin en büyük vadi buzulu, küresel ısınmadan olumsuz etkilendi. Önceki yıl ‘kesin korunacak hassas alan’ kapsamına alınan buzullarla ilgili çalışma yürüten bilim insanları, 31 yıllık süreçte yüzde 48’lik erime tespit etti. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Onur Şatır, “ Çok net bir kayıp var. Bu kayıp buzulun bütünlüğünü de bozmuş. Dolayısıyla ilerleyen zamanda bu erime devam edecek” dedi. Kentteki buzullara yönelik çalışma yapan ve kutup araştırmaları çalışmaları için 2018’de Antarktika’ya giden ekipte yer alan Hakkari Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Nuri Bodur da küresel iklim değişikliğine bağlı buzul erimelerinin belirgin şekilde arttığını söyledi. Bodur : “Türkiye’de buzulların yaşının yaklaşık bir-iki milyon yıl olduğunu yapılan incelemelerden biliyoruz. Yaptığımız son gözlemler sonucunda buzullardaki erime sürecinin hızlandığını görüyoruz. Bunun da bölgesel olarak mikro iklim, ekosistem, bitki örtüsü ile tarım ve hayvancılık açısından büyük etkilerinin olduğunu söyleyebiliriz. Günümüzde bölgenin iklim koşulları zaman içerisinde farklılaştı ve kuraklık da arttı. Bölgemizdeki buzulların geçtiğimiz yıllara göre geri çekildiğini ve dolayısıyla daha küçük alanlar şekline dönüştüğü görülmekte. Dolayısıyla hızla yaşanan erimenin bundan sonra da devam edeceği tahmin ediliyor” dedi.