Ordu'da taş ocağına karşı açılan dava sonuçlandı

-
Aa
+
a
a
a

Ordu'da taş ocağı projesine açtılan dava Danıştay kararıyla sonuçlandı, su kaynaklarının ve tarım arazilerinin korunması sağlandı.

Gezegenin Geleceği: 17 Şubat 2022
 

Gezegenin Geleceği: 17 Şubat 2022

podcast servisi: iTunes / RSS

Yeşil Gazete’de yer alan habere göre, Ordu Çevre Derneği (ORÇEV) ve Eymür köylülerinin Ordu Altınordu Belediyesi’nin taş ocağı projesine açtığı dava Danıştay kararıyla sonuçlandı. Su kaynaklarının ve tarım arazilerinin korunması sağlandı. Altınordu Belediyesi tarafından Ulubey ilçesine bağlı Eymür Mahallesi’in su kaynaklarının bulunduğu alanda açmak istediği taş ocağı için Ordu Çevre Derneği ve Eymür halkı dava açmıştı. Dava Ordu Altınordu Belediyesi’nin taş ocağı projesine açılan davada Ordu 1. İdare Mahkemesi ve Danıştay projeyi sakıncalı buldu. ORÇEV “Eymür halkı kazandı” dedi. Proje için verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu gerekli değil” kararı iptal edilmişti. Yapılan itirazı değerlendiren Danıştay Altıncı Dairesi itiraz yolu kapalı olarak mahkemenin verdiği kararı onadı. Kararla ilgili açıklama yapan Ordu Çevre Derneği Yönetim Kurulu, “Danıştay, yerel mahkemenin kararını onadı. Artık hukuksal süreç tamamlandı ve Eymür halkı derneğimizle birlikte kazandı. Eymür Mahallesi Muhtarı Ferhat Pala da mahkeme kararından memnuniyetini dile getirirken “Bu kararla yeniden doğduk” dedi. 

Brezilya'nın kahve ihracatçıları, ülkenin ocak ayındaki ihracatının geçen yıla kıyasla yüzde 14 azaldığını duyurdu. Ancak ihracatçılar bu azalmanın, yerel ve küresel talebi etkilemeyeceğini söyledi. Olumsuz iklim koşullarının kahve fiyatlarını yükseltmesi nedeniyle stok endişesi ve tedarik zincirindeki sorunlar sürerken dünyanın en büyük kahve üreticisi Brezilya'dan küresel talebin karşılanmasında sorun yaşanmayacağı açıklaması geldi. Verilere göre, sadece ocak ayında her biri 60 kilogram ağırlığındaki kahve çuvallarından 2.9 milyon adet ihraç edildi.

Tarım ve Orman Bakanlığı, hayvan sağlığı ve refahı göz önüne alınarak, gıda atıklarının hayvan beslemede yem olarak kullanılabilmesi için bir çalışma grubu kurdu. Çalışma ile yem hammaddesi olarak değerlendirilmesi muhtemel bitkisel ve hayvansal gıda artıkları sınıflandırılacak, hayvanseverlerin sık sık gündeme getirdikleri Restoran, yemekhane gibi toplu tüketim yeri artıklarının kullanılabilirliği değerlendirilecek. Çeşitli nedenlerle piyasaya arz edilmeyen ancak bozulmamış endüstriyel gıdalar kullanılabilecek. Buna göre mevzuat çalışması yapacak olan Tarım Ve Orman Bakanlığı, gıda israfının önlenmesini amaçlıyor. 

Birgün Ankara’nın aktardığına göre, CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, geçen yıl birbiri ardına ortaya çıkan ve uçak eksikliğinden dolayı güçlükle söndürülebilen yangınlar sonucu yok olan ormanları Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye sordu. Bakan Pakdemirli, yaklaşık 200 bin futbol sahası büyüklüğünde 139 bin hektar ormanlık alanın yangınlar sonucu zarar gördüğünü bildirdi. CHP’li Bülbül’e gönderdiği yanıtında, orman yangınlarından 10 bin 952 çiftçiye ait bitkisel üretim alanının zarar gördüğünü dile getirdi. Pakdemirli, yangından etkilenen çiftçilere 123 milyon TL yardım yapıldığını bildirdi. Yanıtı BirGün’e değerlendiren CHP’li Süleyman Bülbül, “Sadece son bir yılda 139 bin hektar alanın yangınlarda yok olması ihmal ve tedbirsizliğin sonucu” dedi. Bülbül, çiftçilerin de sadece tarım alanlarının zarar görmediğini, hayvanlarının öldüğünü ve evlerinin yandığını söyledi.

Marmara Gölü Türkiye’deki 184 Önemli Kuş Alanı’ndan ve 305 Önemli Doğa Alanı’ndan biri. Geçtiğimiz seneye kadar kış aylarında yaklaşık 65 bin su kuşunun görüldüğü gölde nesli tehlike altına girmeye yakın olan tepeli pelikan türünü besleniyor ve endemik balık türlerine ev sahipliği yapıyordu. Ancak 2011’den 2021’e kadarki 10 yıllık süreçte yanlış planlama ve hatalı uygulamalar nedeniyle -özellikle de yeraltı ve yerüstü sularının aşırı kullanımı gibi nedenlerle- gölün yüzey alanının %98’i yok oldu. Göl çevresinde yaşayan halkın önemli bir geçim kaynağı balıkçılıktı. Gölün kurumasıyla geçimini balıkçılıktan sağlayan bazı aileler göç etmek zorunda kaldı. Gölde faaliyet gösteren Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Kooperatifi, 2019’dan beri göl kuruduğu için balıkçılık yapamıyor. Ancak kooperatife su kiralama sözleşmesi gereğince kira, vergi, muhasebe gibi kalemlerden oluşan bir borç çıkarıldı. Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Rafet Keser yaptığı açıklamada “Marmara Gölümüz kurudu, doğa yok oluyor, balıklarımız tükendi. 2019 yılının Ağustos ayından beri balıkçılık yapamıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı, Manisa İl Tarım Orman Müdürlüğü 2020 ve 2021 yıllarına ait gölün işgaliye parasını talep ediyor. Bizden olmayan gölün olmayan balığının parasını istiyor. Göl bir an önce eski haline kavuşmalı. Bunun için yetkililerden göle Gördes Barajı’ndan ve Ahmetli Deresi’nden su verilmesini ve borçlarımızın silinmesini talep ediyoruz. Geçinmek için köyümüzü terk etmek istemiyoruz” dedi. Gölün hızla yeniden oluşabilmesi için Gördes Barajı ve Ahmetli Deresi’nden göle su verilmesi gerektiğini söyleyen Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tuba Kılıç Karcı, Marmara Gölü’nün yanlış su ve tarım politikalarıyla yok edildiğini ve gölün su rejimine sürekli müdahale edildiğini belirtti.