Gezegenin Geleceği: 7 Kasım 2019

-
Aa
+
a
a
a

Greenpeace'in yakın zamanda hazırladığı rapora göre midye dolmaların yüzde 91’inde mikroplastik var. 

Fotoğraf: Greenpeace
Gezegenin Geleceği: 7 Kasım 2019
 

Gezegenin Geleceği: 7 Kasım 2019

podcast servisi: iTunes / RSS

KuzeyDoğa Derneği gönüllüleri Kars’ın ve Sarıkamış’ın yaban hayatının yer aldığı bir kitap yayınladı. Gönüllülerin ücretsiz hazırladığı kitap TANAP’ın sosyal sorumluluk projesi kapsamında basıldı. KuzeyDoğa Derneği tarafından okullarda düzenlenecek olan programlarda hem yaban hayatı anlatılacak hem de öğrencilere kitapları ücretsiz dağıtılacak. İsteyen, KuzeyDoğa Derneği Kars Şubesi’nden de temin edebilecek. 

 

Greenpeace yakın zamanda hazırladığı rapora göre midye dolmaların yüzde 91’inde mikroplastik var. Plastik atıklar denizleri o kadar çok kirletiyor ki bundan mutlaka o ekosistem içerisinde yaşayan canlılar da etkileniyor. Greenpeace ekibi, Türkiye’de yaşayan deniz canlıları üzerinde yaptığı araştırmada mikroplastik oranlarını inceleyerek bu acı gerçeğin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu gösterdi. Rapor kapsamında 243 adet balık, 32 adet karides ve 317 adet midye dolma analiz edildi. İncelenen balıkların yüzde 44’ünde, kırmızı karidesin yüzde 19’unda ve midye dolmaların yüzde 91’inde mikroplastik çıktı.

İtalya'da iklim değişitliği müfredata giriyor

İtalya, 2020-2021 eğitim-öğretim yılı itibarıyla iklim değişikliği ve sürdürülebilir kalkınma derslerini okullarda zorunlu ders olarak müfredata alan ilk ülke olmaya hazırlanıyor. Reuters’in haberine göre söz konusu açıklama hükümetin çevre politikalarını en çok destekleyen ismi olan İtalya Eğitim Bakanı Lorenzo Fioramonti’den geldi. Fioramonti yaptığı açıklamada gelecek Eylül ayından başlamak üzere yeni eğitim-öğretim yılı itibarıyla haftada bir ders saatinin iklim değişikliği ile ilgili konulara ayrılacağını kaydetti. Fioramonti; coğrafya, matematik ve fizik gibi pek çok geleneksel dersin de sürdürülebilir kalkınma perspektifinden ele alınacağını vurguladı. Bakan “İtalyan eğitim sistemini, çevre ve toplumu okulda öğrendiğimiz her şeyin merkezi haline getiren ilk eğitim sistemi yapmak istiyorum” diye konuştu.

Avrupa'da 30 ülkenin toplam emisyonları yüzde 2 geriledi

Avrupa Çevre Ajansı tarafından yayınlanan çalışmaya göre 28 AB ülkesi ile ajansa üye olan diğer ülkeler ile birlikte Avrupa’daki 30 ülkenin toplam emisyonları, 2018 yılında 2017’ye göre %2 oranında gerilerken, gerileme oranı 1990 yılına göre %23,2 oldu. Avrupa Çevre Ajansı’na göre Avrupa Birliği üyesi ülkelerin 2030 için belirlenen, emisyonların 1990’a göre %40 oranında azaltılması hedefine ulaşmaları da mümkün görünmüyor. Ajansın analizine göre AB ülkeleri mevcut politikaları uygulamaları halinde AB’nin 2030 yılı emisyonları 1990’nın en fazla %30 oranında altında olabilecek. Planlanan politikaların uygulamaya geçmesi halinde ise gerileme ancak %36 seviyesinde gerçekleşip, %40’lık hedefin altında kalabilecek. Ajansın analizine göre AB’nin nihai enerji tüketiminde yenilenebilir kaynakların payı yıllık ortalama %0,7 oranında artış gösteriyor iken bu oranın 2020-2030 arasında %1,1 seviyesine yükselmesi gerekiyor. Ajansın dikkat çektiği diğer bir nokta ise enerji kullanımının artmakta olduğu. Analize göre AB’nin nihai enerji talebi 2018’de bir önceki yıla göre %0,1 oranında artmış durumda. Ajansa göre enerji talebi 2030’da %32,5 oranında düşürmüş olma hedefi için talebin 2005-2017 dönemine göre iki kat hızlı gerilemesi lazım.

Ekolojist.net’ten Pınar Özurgancı Pişkin’in haberine göre, Hollandalı bir genç tarafından başlatılan okyanusları plastik çöpten arıtma projesi olan The Ocean Cleanup yıllar süren gelişimden sonra, geçtiğimiz yıl Ekim ayında Pasifik Okyanusunda bulunan dev çöp adasına ulaştı. Ancak ne yazık ki, işler tam olarak plana uygun gitmedi ve 2019 yılı Ocak ayında büyük U şeklindeki bariyerin tadilat için kaldırılması gerekti. Bariyer, Haziran ayında tamir edilerek yeniden yerleştirildi ve bariyere bir paraşüt bağlantısı yapıldı. Bugün gelinen nokta, en son prototipinin plastik atıkları başarıyla yakaladığını bildiriyor. Projede, Büyük Pasifik Çöp Alanı’na büyük bir bariyerin yerleştirilmesi ve kıyıya doğru yüzen plastik atıkların toplanması öngörülüyordu. Bir yıl süren test aşamasından sonra, bağımsız prototip pasif olarak plastik atık toplamaya başladı. Bariyeri yavaşlatmak için bir paraşüt yerleştirilerek sistem ve plastik atık arasındaki hız farkları sorunu çözüldükten sonra, projenin mühendisleri daha sonra üst üste binmeyi en aza indirmek için mantar hattını değiştirdi, gelinen noktada  sistem şu an beklenen verimde çalışıyor. Ticari balıkçılık operasyonlarından çıkan büyük ağları da barındıran görünür plastik atıkların toplanmasının yanı sıra, sistem ayrıca 1 mm’e kadar olan büyüklükteki mikroplastikleri de yakalayabilecek kapasiteye sahip. Boyan Slat yaptığı konuşmasında; “Yedi yıl önce başlamış olduğum bu yolculuk sonunda, açık denizlerin affedilmez ortamında yapılan bu ilk test yılını da aşmamız ile birlikte vizyonumuzun ulaşılabilir olduğunun ve on yıllarca birikmiş olan plastik çöp adasını yok etme misyonumuzun başlangıcını görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Ekibimizin, yaşanan büyük teknik zorlukları çözme konusundaki kararlılığı bizi bu noktaya taşımadaki rolü büyük. Daha yapacak çok işimiz olmasına rağmen, ekibin misyona olan bağlılığı ve tutkusu için minnettarım ve gelişimin bir sonraki aşamasını görmek için büyük bir sabırsızlık ve heyecanla bekliyorum.” dedi. Ocean Cleanup şimdi daha fazla plastik atık toplayabilen ve konsantre toplama alanında daha uzun süre kalabilen tam ölçekli bir temizleme sistemi tasarlamak, inşa etmek ve test etmek için çalışmalara başlayacağını duyurdu. Proje tamamen faaliyete geçtiğinde, Büyük Pasifik Çöp Alanı’ndan toplanan atıklar geri dönüşüm için kıyıya gönderilecek.