Kanal İstanbul yaban hayatını tehlikeye atıyor

Editörden
-
Aa
+
a
a
a

Proje güzergahında yaşayan kocagöz, kırmızılı kurbağa, çatalca peygamber çiçeği, ak kuyruklu kartal, beyaz kesici dişli kör fare gibi nesli tehlikedeki birçok tür tehdit altında.

(Bu derleme ilk olarak Yeşil Gazete'nin internet sitesinde yayınlanmıştır.)

İklim krizi, avcılık ve doğal yaşam alanlarının tükenmesi sebepleriyle hali hazırda tehlike altında bulunan yaban hayatı, yeni projeler ve kentleşme projeleriyle gittikçe daha da zor bir durumda kalıyor. En yakınımızdaki örneklerden birisi ise Kanal İstanbul.

Yokoluş İsyanı ve İstanbul Climate Save doğal yaşam alanları Kanal İstanbul güzergahında olan, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan türler için “Kanal İstanbul Beni Yok Edecek” başlığı altında bir kampanya başlattı.

Ekoloji aktivistleri, Dünya Doğayı Koruma Derneği’nin (WWF) derlediği veriler üzerinden projenin varlıklarını tehlikeye attığı bitki ve hayvanları listeledi.

Kocagöz (Burhinus oedicnemus)

Kocagöz açık kahverengi bir yer kuşu. Ortalama 40 44 cm boyları, 16 17 yıl süren yaşam süreçleri var. Genelde uzun ayakları ile uçmaya gerek duymadan hızlı bir şekilde yürüyerek avlanır. İnsanın dahi yetişemeyeceği bir yürüme hızına sahip. Üreme bölgeleri olan Terkos Gölü’nün Kanal İstanbul projesiyle tuzlu suyla karışacak olması bu türün yaşamını da tehdit ediyor.

Çatalca Peygamberçiçeği (Centaurea Hermanni)

Türkiye’de endemik olan çok yıllık bir peygamber çiçeği türü. Yalnızca İstanbul çevresinde yetişiyor. Maki topluluklarında ya da meşe ormanlarında rastlanan tür yok olma tehlikesi altındaki türlerden. Kanal İstanbul bu türün yaşam alanının kalbine yapılacak.

Kırmızılı Kurbağa (Bombina bombina)

Sadece Trakya ve Marmara bölgesinde yaşayan Kırmızılı Kurbağaların nüfusu hızla azalıyor. Karınlarında kırmızımsı renkte lekeler bulunur. Tehlike anında, ani olarak ters dönerek ölü taklidi yaparlar. Terkos Havzası’nda yaşamlarını sürdüren bu tür için Kanal İstanbul bir yıkım anlamını taşıyor.

Beyaz Kesicidişli Körfare (Nannospalax Leucodon)

Beyaz Kesicidişli Körfare yoğun ormanlık alanlar yerine kazabileceği toprakları ve tarım alanlarını tercih eder. Tek yaşarlar. Göçen bir tür değildir. Nesli küresel ölçekte tehlike altında bulunan bu tür, Türkiye’de Küçükçekmece Gölü çevresinde yaşıyor.

Ak kuyruklu kartal (Haliaaetus albicilla)

Nesli dünya ölçeğinde tehlike altında bulunan Ak Kuyruklu Kartalların az sayıda kalan bireyleri de kışı Kanal İstanbul’un yapılması planlanan Terkos Gölü’nde geçiriyor. Göl aynı zamanda kış aylarında 10 binin üzerinde kuşa ev sahipliği yapıyor.

Yavşanotu (Veronica turrilliana)

Endemik bir tür olan Yavşanotu’nun doğal yaşam alanı Kuzey Ormanları olarak biliniyor. Bu endemik tür Deliyunus yakınlarındaki kalkerli meralarda yetişiyor. Güneydoğu Bulgaristan ve Trakya’da da görülen türün, boyu 8-35 cm arasında olabiliyor.

Uzun ayaklı yarasa (Myotis capaccini)

Sulak alanlarda avlanan Uzun Ayaklı Yarasaların kulak kapakları hafif kıvrıktır. Tüm sene boyunca 30 ile 500 arası bireyden oluşan koloniler halinde yaşarlar ve bu koloniler genellikle diğer türlerle karışık halde bulunur. Yaşam alanları Terkos Gölü Havzası’nda bulunuyor.

Pürtüklü semender (Triturus Karelinii)

Vücut üzerinde siğil şeklinde kabarcıklar olduğundan bu isim verilmiştir. Vücut uzunluğu 12-16 cm kadardır. Hayvanın sırt tarafı esmerdir ve bu renk yeşilimsi, grimsi, kahverengimsi tonlara doğru değişebilir. Terkos Havzası pürtüklü semenderler gibi amfibyen türleri için önemli bir yaşam alanı oluşturuyor.

İki çiçekli çiğdem (Crocus biflorus ssp. biflorus)

İki çiçekli çiğdemin sarı bir merkezi vardır ve dış yaprakları çizgili veya noktalıdır. Soğanları yumurta kabukludur ve alttan ayrılan yüzükleri vardır. Seyrek ormanlıklarda, kayalıklarda, çalılıklarda, 200-2000 metre arasında yüksekliklerde yetişir. Gümüşpınar yakınlarındaki çayırlarda yaşarlar. Bu çayırlarda iki çiçekli çiğdem ve hibrit kardelen gibi çok lokalize olmuş bitkilerin yanı sıra salep sümbülü ve Alzheimer hastalığının tedavisinde kullanılan göl soğanı görülür