No.473 - Rüzgâr Gibi Geçti

-
Aa
+
a
a
a

Mutlaka duymuş, görmüş ve belki de – mutlu bir tesadüf sonucu – katılmışsınızdır: İnsanlığın ortak vicdanı geçen hafta sonu bizim buralardaydı ve küçük bir “gövde gösterisi” yaptı. Hiçbir “oluşum”a bağlı olmayan, aralarında gönüllülük bağı dışında hiçbir hiyerarşik ilişki bulunmayan dünya insanlarının canlı ve heyecanlı çabalarıyla bir “mini mucize” gerçekleşti İstanbul’da ve tarihe bir dipnot düşüldü. Tarihin oluştuğunun hissedildiği anlarda “şimdi ve burada” olmak, kendisini bir gazeteci olarak gören o garip yaratıkların belki de en büyük düşüdür. Irak Dünya Mahkemesi’nin İstanbul’da, Darphane-i Âmire’deki Nihaî Oturumu da öyleydi işte. Düşle tarih arası bir durum.

 

Vicdan Jürisi’nin kararı, herşeyi özetliyor sayılabilir: Çok küçük, çok zengin ve çok güçlü bir kuvvet yumağı ile bu yumak çevresinde yuvalanmış birtakım kuvvet ve servet tapınıcıları dışında kalan herkesin, yani hepimizin, her gün içinden geçeni özetliyordu “özet karar”: “Tarihin en haksız, ahlâksız ve korkakça savaşlarından biri gerçekleştirildi....BM Antlaşması ve uluslararası hukukta belirtilen ilkelere göre, işgale karşı halk hareketi meşru ve makûldur.”

 

Özet Karar’ın 10 maddelik “Tavsiyeler”i de aynen öyle: Hepimizin her gün içinden geçenler:

 

1) İşgalciler, hemen ve bilakaydüşart çekilmelidir.

2) İşgalciler yaptıkları korkunç yıkımı tazmin etmelidir.

3) İşgaldeki tüm sözleşme ve kurumlar geçersiz sayılmalıdır.

4) Tüm ABD hapishane ve işkencehaneleri kapatılmalı, mahpusların adları ve hakları onlara geri verilmelidir.

5) Savaş ve insanlık suçluları hakkında kapsamlı soruşturma yapılmalıdır.

6) Bu yasadışı savaşa katılan medya mensupları, medya kuruluşları ve bu savaştan çıkar sağlayan şirketlerin yöneticilerinden hesap sorma süreci başlatılmalıdır.

 

7) İnsanlar, bu savaştan doğrudan kâr elde eden tüm ABD ve İngiliz şirketlerine karşı harekete geçmelidir. Ofis kapatma, ürettiklerini boykot, hissedarlarına baskı gibi eylemler meşrudur.

8) Ordu mensupları askere alınmayı ve yasadışı savaşa katılmayı reddebilirler.

9) ABD dışındaki Amerikan üslerinin kaldırılması kampanyası güçlendirilmelidir.

10) Tüm dünya halkları, hükûmetlerinin Irak’taki işgale destek verme girişimlerine direnmeli ve bunu reddetmelidir.

 

* * *

 

Liderlerin, ülkelerin, bireylerin ve kurumların, hukukun üstüne çıkmaları kötüdür. Hukuka ve adalete aykırı savaş ve saldırı olması kötüdür. İnsanları öldürmek, yaralamak, sakatlamak, onları yerlerinden yurtlarından etmek kötüdür. Doğayı yakıp yıkmak, kirletmek kötüdür. Böyle şeylere yataklık etmek kötüdür. Bütün bunlara yol açacak alan haberler yapmak, yalan söylemek kötüdür. Bütün bunlardan kazanç sağlamak kötüdür. Bütün bu kötülükleri yapanların, yaptıklarının bütün sonuçlarına katlanması gerekir ve bu iyidir, çünkü ahlâk ve adalet iyidir.

 

Irak Dünya Mahkemesi Nihaî Oturumu İstanbul’dan rüzgâr gibi geçti. Katılan insanlar şaşırtıcı zenginlikte bir çeşitlilik sergiliyordu. Bilgi, sezgi, duyarlık gibi erdemlerin yanı sıra, belki de hepsinden önemlisi, büyük bir ahlâki cesarete sahip olan bu olağanüstü ve olağan dünya insanlarının güçlü nefesinden oluşan rüzgârı soluduk, moralimiz yükseldi, geleceğe daha umutlu bakmamız mümkün oldu. Bence, bu son oturumdan sonra hiçbir şey tam eskisi gibi olmayacak.

 

Devamı haftaya...