Merhaba kâinat!..
Test sorusu: Yeni yüzyılımızın ilk savaşının sebebi neydi?
Hemen itiraz etmeyin, Irak’taki istilâ savaşının “bitmesinin” üzerinden altı koca hafta geçtiğini biz de biliyoruz. Bu kadar uzun zaman sonra binlerce insanın neden öldürüldüğünü, sakat bırakıldığını, medeniyetin çıkış noktalarından biri sayılan bu toprakların neden kana, ateşe, gözyaşına, radyasyona, yağma ve talana uğratıldığını artık kimsenin hatırlamaması normaldir. Gene de, tarihe meraklı bir toplumun çocukları olarak, sorunun cevabını hatırlamalısınız.
Üç kelimeden ibaret birşey canım. Bir kısaltma. Birinci harfi : “K”...
Hâlâ tık yok ha? Peki, bir ipucu daha: Türkçe kısaltması “KİS” -- İngilizce öpücük der gibi... Hâlâ bilemediniz mi? Yuf artık!
Öyleyse, biz söyleyelim bari: Kitle İmha Silâhları!
Yani, Irak rejiminin elindeki şarbon mikrobu, başka ölümcül virüsler, VX gazı, hardal gazı, atom bombası gibi ölümcül oyuncakların hepimiz için yarattığı büyük tehdit!
Savaş oldu bitti, rejim gitti, insanlar öldü, esirler alındı ve fakat KİS kanıtları bir türlü bulunamadı, biliyorsunuz. Bu da insanlarda biraz hüzün yaratıyordu doğrusu; “yoksa boşuna mı dövüşüldü edildi o kadar”diye. Ama şimdi, elveda hüzün, günaydın iyi haber: Bulundular! KİS bulundu!
Pentagon, dün yaptığı açıklamada, araştırmacılarının nihayet kitle imha silâhlarının kanıtlarını bulduğunu dünyaya açıkladı: 100 şişe şarbon bakterisi ve şişeler içinde hâlâ kıvıl kıvıl canlı tehlikeli bakteriler, brucellosis denen hummaya sebep olan brucella melitensis’ler, zatürree’ye yol açan klebsiella’lar, 50 basınçlı tüp içinde ne oldukları hâlâ tahlil edilememiş bir takım sıvılar ve gazlar, toplam 2 bin ton zararlı atık ve formaldehit içinde 4 fare leşi (ııııı!) ...
Koruyucu elbiseleri içinde bütün bunları toprağın altından bulup çıkaran Pentagon ekibinin şefi albay John Ball, “Nükleer bomba bulacağımızı sanmıyorum,” demiş. (Julian Borger, The Guardian, 28 Mayıs 2003)
İyi haber buydu.
Kötü haberse şu: Silâhlar Irak’ta değil, ABD’de bulunmuş! Büyük gayret ve paralarla nihayet gün ışığına çıkarılan bu korkunç kitle imha silâhları -- ki, 2 bin ton zararlı atıktan bahsediliyor! -- başkent Washington’un 50 kilometre kadar yakınlarında, Maryland eyaleti kırsalında toprağa gömülüymüş! Terkedilmiş bir “mikrop savaşı” programının parçası olarak, Fort Detrick diye bilinen biyolojik savaş merkezinin arazisinde gömülmüşler. İşin tuhaf tarafı, bu KİS deposunun kaydı kuydu da yokmuş! Tabii, yeryüzünün gelmiş geçmiş en güçlü ordusunun bu alanda yürüttüğü gelmiş geçmiş en büyük ve pahalı operasyonunun ardından gelen bu dehşetengiz bulgunun basında gerekli yankıyı bulmaması da hazin. Bakın, anlı şanlı Washington Post gazetesinde küçük bir “taşra haberi” olarak çıkış yalnızca. Burası biraz tuhaf, en azından “anti klimaktik” bulunmuş, ama olsun: İnsanlık büyük bir tehditten kurtuldu ve mühim olan insanlık...
Şimdi tekrar iyi haber: Irak’ın kitle imha silâhları (KİS) bulunamamış, ama Irak’ın kitle imha silâhlarının (KİS) neden bulunamadığının nedeni bulunmuş! ABD yönetiminin insana en az KİS kadar korkutucu gelen savunma bakanı Rumsfeld, bugün yaptığı açıklamada, Irak’ın daha ABD istilâya girişmeden önce KİS’i imha etmiş olabileceğini dünyaya açıkladı. (BBC)
Test sorusu 2: ABD saldırı tehditlerini savurmaya başladığı günden itibaren, Irak yönetimi KİS konusunda ne demişti hep?
Nasıl olsa hatırlamayacaksınız, onun için gene biz söyleyelim bari:
“Biz bunları BM kararları uyarınca imha ettik” demişti. Koskoca ‘Rumi’ de bunu söylediğine göre, doğruymuş. Adamlar KİS’i yoketmiş, ama ABD bunu zamanında farkedememiş olmalı ki, KİS korkusunu bertafaraf etmek için vurup girmiş!
Her ne hal ise, ikisi iyi, biri kötü üç haberle tamamlamış oluyoruz tefrikayı ve belki en iyi haber de bu.
Devamı yarın...
