Mağdurlar: Müdahale değil işkence!

-
Aa
+
a
a
a

23 Ekim 2008Ertuğrul Mavioğlu

Abdullah Öcalan'a İmralı Cezaevi'nde baskı yapıldığı ve ölümle tehdit edildiği iddialarının ardından düzenlenen protesto gösterilerine yönelik polis şiddetini İnsan Hakları Derneği rapor haline getirmek için kolları sıvadı. İHD'nin hazırladığı taslak raporda, Doğubayazıt'ta Ahmet Özkan'ın polis kurşunuyla öldürülmesinin yanı sıra, çok sayıda kurşunla yaralama, panzerle ezme, damdan atma, dövüp çöpe ya da dereye atma gibi olaylar dikkat çekiyor. İHD'ye yapılan başvurulara göre, olaylarda polisin şiddetine maruz kalanların yaşları 12 ile 106 arasında. Polis, Siirt'te 12 yaşındaki Feyzullah Ene'nin kolu ve kafasını kırarken, Yüksekova'da da 106 yaşındaki Mustafa Baltacı'nın gözaltında kalp krizi geçirmesine neden oldu. 18 Ekim'den bu güne yaşanan olaylar sonrasında İHD'ye yapılan başvurularda işkenceye ve şiddete maruz kalanların anlatımları güvenlik güçlerinin şiddette sınır tanımadıklarına dair net bir tablo sunuyor. • Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinde gözaltına alınan Metin Soykıran : 20 Ekim günü gözaltına alındım. İlçe Emniyeti'ne götürülene kadar ve Emniyet'te dayak yedim. Kafam yarıldı, savcılıkta polislerden şikâyetçi oldum, fakat savcı bana 'Onları polis yapmadı, siz birbirinize taş attınız' dedi. (24 Ekim 2008) • Diyarbakır'da ev baskınında gözaltına alınan 17 yaşındaki S.A: Evi bastılar ve polis, 58 yaşındaki dedem Abdulmecit Bayram ve diğer aile fertlerini tartakladı. Beni de darp ederek gözaltına aldı. Ekip aracına götürene kadar dövdüler, kimisi kafama basıyordu, kimisi tekme atıyordu. Bir dişim kırıldı gözümün kenarı patladı ve ayağım şişti. Şuan belimi bile doğrultamıyorum. (27 Ekim 2008) • Mardin'in Nusaybin ilçesinde gözaltına alınan 20 yaşındaki Mehmet Tunç: Dört polis beni yakaladı. Tekmelerle sırtıma vuruyorlardı. Sonra dudağımı patlattılar. Bir an öldüm sandım çünkü üzerime çullanmıştılar ve beni dövüyor, küfür ediyorlardı. O arada beni gören amcam korumaya çalıştı ama onu da dövdüler. Hepsi sivil polisti, beni götürüp Terörle mücadele şubesinin bodrumuna koydular. Birkaç saat boyunca orada şiddet gördüm. Vücudumun her yerinden kanlar akmaya başladı. Gözlerimi bile açamıyordum. Dayakçı polisler o sırada benim yanımda komisere anons etti. Komisere benim için 'Ne yapalım' dedi. Komiser ise 'Bir çöpe atın' diye anons etti telsizden. 'Kimsenin bulmayacağı bir çöpe atın' dediler. Sonra beni oradan çıkarıp Musa Anter Parkı civarındaki çöplüğe attılar. Bayılmışım. Beni bulanlar hastaneye getirdi. Polisler, hastanedeki doktorları tehdit ediyorlardı. Doktorları bir şeyim olmadığını söylemesi için zorladılar. (21 Ekim 2008) 'Kafana sıkarız' • Siirt'in Congbayır Mahallesi'nde gözaltına alınan DTP İl Yöneticisi Sıddık Cengiz : Dükkânıma geldiler. Beşi sivil olmak üzere 10 polis vardı. 'Bu bölgede olup bitenden sen sorumlusun' dediler. Bu konuşmanın ardından üzerime saldırdılar. İlerde bekleyen başka polis gelerek yüzüme yumruk vurdu. Ondan sonra başka biri dirseğiyle vurdu. Coplarla kollarıma da darbe aldım. 'Şimdi burada kafana sıkarız, en çok biraz hapis yatarız, bundan sonra burada yaşanacak her şeyden sen sorumlusun' dediler. (26 Ekim 2008) • Şırnak'ın İdil ilçesinde gözaltına alınan gazeteci Lokman Dayan: 5-6 basın çalışanı vardı. Müdahalenin sonrasında çevik kuvvet polisleri üzerimize çullandı. Basın falan dinlemediler. Beni özel harekâtçılar döve döve gözaltına aldılar. Elimi arkadan bağlayıp vurdular. • İdil'de gözaltında her iki gözü de moraran Salih Gümüş: Kalasla başıma vurduktan sonra beni yere yatırdılar ve vurmaya başladılar. Yapanlar özel harekât timleri idi. Hiçbir soru sormadan saldırdılar. Yüzüme ve gözüme postallarla vurdular. 10 özel harekât timi başımda toplanmıştı. Bir trafik kazasında kafatasım açılarak ameliyat edilmiştim. Bunu emniyet amirine söyledim. Emniyet amiri, 'Biz değil dışardan gelen özel harekâtçılar yaptı' dedi." 12 yaşından 106 yaşına dayak mağdurları İHD tarafından hazırlanan taslak raporda, tek tek mağdur tanıklarının anlatımlarının yanı sıra, yaşanan dayak ve işkence olaylarıyla ilgili de bir döküm var. Polis şiddetinin boyutlarını gösteren bu olaylardan bazıları şöyle: • Ağrı ili Doğubayazıt ilçesinde, topluluğun Belediye Meydanı'na yürümek istediği sırada polisin biber gazı, silah ve tazyikli su ile müdahale ettiği, Ahmet Özkan adlı kişinin sırtından aldığı kurşun ile yaşamını yitirdiği, Mehmet Salman, Serhat Argın, DTP Iğdır İl Başkanı Murat Yıkit, Selahattin Üstündağ ve DTP İlçe Yöneticisi Ahmet İnan'ın da aralarında bulunduğu 20 kişi yaralandı. (20 Ekim 2008) • Diyarbakır'daki yürüyüşte, DTP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata ve Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin polisin küfür ve fiziki saldırısına maruz kaldı. (18 Ekim 2008) • Diyarbakır'ın Sur ilçesinde gösterilerin ardından üç kişi polisler tarafından damdan atıldı. (20 Ekim 2008) • Doğubeyazıt'ta öldürülen Ahmet Özkan'ın cenaze töreni sonrasında gözaltına alınan Ramazan Aktaş, birkaç saat sonra feci şekilde dövülmüş halde derenin içinde bulunarak Iğdır Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (21 Ekim 2008) • Gaziantep'in Şahinbey ilçesindeki basın açıklamasına panzerlerle müdahale edildi. 60 yaşındaki bir kadın yaralandı.(26 Ekim 2008) • Yüksekova'da güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu Keskin Duman adlı kişi yaralandı. (18 Ekim 2008) • Yüksekova'daki olaylarda kitleye ateş açılması üzerine Adil Özatak adlı kişinin kafasına kurşun isabet etti. (20-21 Ekim 2008) • Yüksekova'daki yürüyüş sonrasında 106 yaşındaki Mustafa Baltacı tartaklanarak gözaltına alındı, aldığı dipçik darbeleri sonucunda kalp krizi geçirdi ve Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (18 Ekim 2008) • Siirt'in Seyrantepe Mahallesi'nde ateş yakan gruba müdahale eden polisin 12 yaşındaki Feyzullah Ene adlı çocuğu darp etti, kolu ve kafasında kırıklar oluştu. (24 Ekim 2008) • Şırnak'ın Cizre ilçesindeki gösterilere polis gaz bombalarıyla müdahale etti. Bu sırada dokuz yaşında bir çocuk yaralandı. (19 Ekim 2008) • Şırnak'ta gösteri yapan topluluğa polis, asker ve korucular gaz bombası ve silah ile müdahale etti. Üç polis, Anadolu Ajansı muhabiri Cafer Balık ve Mikail Şan ile ismi tespit edilmeyen sekiz kişi yaralandı. (21 Ekim 2008) • Şırnak'ın idil İlçesinde meydana gelen olaylarda Fehmi Demir ve Rabia Vesek'in kolları kırıldı. (21 Ekim 2008) • Şırnak'ın Cizre ilçesinde bir internet kafeye giden polisler altı çocuğu tartakladı. Çocukları kafasına silah dayayarak gözaltına aldı.(19 Ekim 2008) • Şırnak'ın İdil ilçesinde 21 Ekim günü yapılan basın açıklamasından sonra tutuklanan sekiz kişiye cezaevine götürülmeden önce hastane bahçesinde işkence yapıldı.

http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=Detay&ArticleID=905578