İsmet Kurtuluş'un Ardından

-
Aa
+
a
a
a

Geçtiğimiz hafta kaybettiğimiz tarihi Emek Sineması’nın efsanevi işletmecisi İsmet Kurtuluş’u Atilla Dorsay anlatıyor:

 

İstanbul’da yaşayıp da sinemaya aşina olanların, sinemaya gidenlerin hayatlarında en az bir kere mutlaka ziyaret ettiği, olasılıkla çok daha fazla ziyaret ettiği İstanbul Film Festivali tutkunlarının da mekânlarından biri olan Emek Sineması’nı yıllardır yöneten kişi adeta bir ağabey gibi sevdiğim sevgili İsmet Kurtuluş’tu. 20 küsur yıl önce ağabeyi Orhan Kurtuluş’u kaybetmiştik, hatırlıyorum, Orhan Kurtuluş için de o zamanlar Cumhuriyet’te bir yazı yazmıştım, bu sefer de Sabah’ta kardeşi için bir yazı yazmak durumunda kaldım. Ne acı, İsmet Bey, Akün Film’i kurmuştu, vaktiyle 1970’li yıllarda Metro Goldwyn Mayer adlı şirketin Türkiye temsilciliğini yapmışlardı. Ayrıca çok sayıda Avrupa sineması, sanat sineması örneğini Emek Sineması’na getirerek, Emek Sineması’nı gerçekten Beyoğlu’nda sinema sanatının bir kalesi, bir mabedi haline getirmişlerdi. İstanbul’da bir çok sinema salonu yıkıldı, gitti, parçalandı, en azından, bölündü ama Emek direndi. Tabii kamu malı olması da, Emekli Sandığı’nın malı olması da bunda yardımcı oldu. Emekli Sandığı’nın da Emek’i gözden çıkarıp en azından bir kaç salon yapma girişimlerini hatırlıyorum bir kaç yıl önce. Buna hepimiz karşı çıktık, İsmet Bey tabii başımızdaydı o sağlıklı yıllarında ve Emek’i gerçekten bir tarihi eser gibi korumayı, bugünlere kadar getirmeyi başardı. Bunda İsmet Bey’in çok büyük katkısı oldu. İsmet Kurtuluş, tanıyanların bildiği gibi tam bir eski İstanbul beyefendisi olan, çok sakin, yumuşak bir sesle konuşan, hiçbir durumda öfkesine yenilmeyen, her zaman nezaketini, sükûnetini koruyan çok nazik bir insandı. Büyük bir sinema tutkusu vardı onda, İstanbul Festivali’ne gelen ve Emek Sineması’nda sahneye çıkan bütün yönetmenlerden, filmlerinin afişlerini imzalamasını istemişti. Bu sayede Emek Sineması bugün eşsiz bir koleksiyona sahip, en büyük yönetmenlerin kendi imzalarını taşıyan posterler ve afişlerle. O sinemaya her gidişimizde İsmet Bey’i anıcağız, bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bir sinema aşığıydı gerçekten, Beyoğlu’nu Beyoğlu yapan insanlardan biriydi, belki bundan sonra Beyoğlu’nu vandalizmden, işgalden korumak için daha az güçlü olacağız, çünkü aramızdan çok önemli bir savaşçıyı, İsmet Kurtuluş’u kaybetmiş durumdayız. Emek Sineması’na festivali beklemeden gidin. Mutlaka bir resmini koymuşlardır, o resmin önünde ona bir saygı duruşunda bulunun diye, bütün sinemaseverlerden rica ederim.

 

 

(30 Haziran 2006 tarihinde Açık Radyo’da Açık Dergi programında yayınlanmıştır.)