Kopenhag İklim Zirvesine 73 gün kaldı. Bugün size Kopenhag yolundaki en önemli adım olan BM İklim Zirvesi’yle ilgili birkaç taze haber vermek istiyorum.
Size hafta boyunca gelişmeleri ilettiğim BM İklim Zirvesi’nde Çin devlet Başkanı Hu Jintao uluslararası basın tarafından “iyi adam” seçilirken, Obama yetersiz açıklamaları nedeniyle “kötü adam” ilan edildi. Bunun üstüne Obama’dan nihayet olumlu bir çıkış geldi. Obama, tüm liderleri, iklim değişikliğinin esas sorumlusu olan fosil yakıtlara verilen hükümet teşviklerini kesmeye davet etti. Kendi yükümlülüklerini somutlaştırmayan ancak genel olarak tüm dünyayı iklim değişikliğiyle mücadeleye çağıran Obama’yı Fidel Castro’nun tebrik etmesi herkesi şaşırttı.
Greenpeace eylemcileri, ABD’nin Pittsburgh şehrinin artık simge haline gelmiş West End Köprüsü’ne 24’e 9 metre büyüklüğünde bir pankart asarak G20 liderlerine zirvenin önemini hatırlattılar. Pankartta, Kopenhag yolundaki son dönemeç olan New York İklim Zirvesi’ni gösteren bir yol işareti ve “Tehlike. İlerde İklim Felaketi var. Karbon Salımlarınızı Derhal Azaltın” mesajı vardı. Hafta ortasında BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon da gelişmekte olan ülkelerin eyleme geçme kararlılıkları ile gelişmiş ülkelerin boş lafları arasındaki farklara değinmişti. Greenpeace, gelişmiş ülkeleri gelişmekte olan ülkelere iklim değişikliğiyle mücadelede desteklemeye çağırıyor. 2020’ye kadar en az 140 milyar dolar fon sağlanması gereken fakir ülkeler, gerekli önlemler alınmazsa iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler olacak. “Artık elimizden bir şey gelmez” diyeceğimiz zaman gelmeden harekete geçmenin tam sırası.
Norveçli bilim adamlarının NASA’yla yaptığı ortak çalışma sonucunda herkesi şaşırtan sonuçlar elde edildi. İklim değişikliği sonucunda deniz suyunun ne kadar yükseleceğini ön görebilmek için yapılan çalışmada, hem Antarktika, hem de Grönland kıyılarındaki buzulların tahmin edilenin kat be kat üstünde bir hızla eridiği ortaya çıktı. NASA uydularından elde edilen milyonlarca görüntünün gösterdiği şu: Sıcak okyanus akıntıları kıyılara kadar ulaşıyor ve buzulların ön kısımlarını eritiyor. Bu da buzulun daha hızlı yok olmasına neden oluyor. Daha önce buzulların bu şekilde eriyebildiğine dair herhangi bir bulgu yoktu. Bu nedenle henüz çok anlaşılmaz ve deniz seviyesinin yükselmesine olan etkisi henüz bilinmiyor. Bu çalışmanın üstüne yeni bir araştırma yapılmasına karar verildi. Sonuçları heyecanla ve endişeyle bekliyoruz.
Avustralya’nın doğusunda yaşayanlar Çarşamba günü turuncu bir gökyüzüne uyandı. Kıtanın ortasındaki çöllerdeki kumlar rüzgarla Sydney’e taşındı, o günden beri şehirde göz gözü görmüyor. Tuhaf turunculuk nedeniyle şehrin ünlü opera binası turuncu oldu, Sydney ve Brisbane’de uçak seferleri iptal edildi, insanlar astım ve migren ataklarıyla hastanelere gitti. Ne olduğunu anlayamayan insanlar daha önce Afet Merkezleri’ni aradı, telefonlar kitlendi. Yetkililer herkesi evlerinde kalmaya çağırdı. Meteoroloji, bunun son 70 yılın en büyük kum fırtınası olduğunu ve hava kirliliğinin normalin 1500 kat üstüne çıktığını söyledi. Ayrıca havadaki kum zerrelerinin üç gün daha havada kalabileceği konusunda tüm şehri uyardı. Bugün şehirde yeni bir kum fırtınası bekleniyor.
BM Gıda ve Tarım Örgütü FAO, 2050’de bugüne göre tam %70 daha fazla yiyeceğe ihtiyaç duyacağımızı açıkladı. Dünya nüfusunun 9.1 milyar olacağını öngören FAO, gıda üretiminin %70 artmaması halinde çoğunluğun günlük besin ihtiyacını karşılayamayacağını belirtti. Konu, birçok ülkeden akademisyenlerin, STK’ların ve şirketlerin katılacağı 300 kişilik “2050’de dünya nasıl beslenecek” Forumunda tartışılacak. 12-13 Ekim’de Roma’da gerçekleştirilecek forumda yapılan tespitler 16-18 Kasım’da yine Roma’da gerçekleştirilecek olan “Dünya Gıda Güvenliği Zirvesi”nde ele alınacak. 2050’yle BM’nin yaptığı birkaç ilginç öngörüye de değinelim: Tahminlere göre, nüfus artışının neredeyse tamamı gelişmekte olan ülkelerde, bunun da çok büyük bir kısmı 910 milyonluk artışla Afrika’da gerçekleşecek. Şu anda şehirde yaşayanların tüm nüfusa oranı %49 iken, 2050’de bu oran tam %70 olacak. Bu, çiftçiliğin neredeyse yok olması demek ama onca insanı beslemek için şu andakinden tam 2 kat daha fazla buğday gerekecek. Ortaya çıkabilecek tabloyu hayal etmek bile zor.
Bugünün iyi haberi ise Birinci Derece Avrupa Mahkemesi’nden geliyor. Mahkeme, Polonya ve Estonya tarafından açılan davada kilit bir karara imza attı. Her iki devletin de karbon kotalarını azaltma yönündeki Avrupa Komisyonu kararına karşı açtığı davada mahkemenin şu karara vardı: “Komisyon yetkisini aşmıştır”. Uzmanlar böylece karbon ticareti piyasasında fiyatların düşeceğini ve Avrupa Komisyonu’nun etik olmayan yollarla karbon salımlarını arttırmasının önüne geçileceğini söylüyor.
Ve Kopenhag İklim Zirvesi için son 73 gün, gezegenin geleceği için geri sayım devam ediyor – sağlıcakla kalın.
Dr. Uygar Özesmi - Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü
