23 Ekim 2009
Kopenhag İklim Zirvesine 45 gün kaldı. Dünya için gelmiş geçmiş en önemli güne tam 1,5 ay kala, size iklim için yapılan eylemlerle ilgili haberler vermek istiyorum.
Öncelikle dün verdiğim haberi biraz açmak istiyorum. Ünlü Amerikan haber kuruluşları, ABD Ticaret Odası’ndan geldiğini sandıkları açıklamayı “Flaş haber” olarak verdiler. Ama bu eylemi "The Yes Man" adlı filmin yapımcıları Andy Bichlbaum and Mike Bonanno etrafında toplanan bir grubun gerçekleştirdiği ortaya çıkınca, zor durumda kaldılar. Küresel ısınmaya karşı önlemlere muhalefet eden şirketlerin örgütü ABD Ticaret Odası’ndan, önceki gün basın kuruluşlarına bir bildiri gönderildi. Bildiride, şirketler senatoda tartışılan iklim değişikliği yasasına destek verdiklerini hatta bir karbon vergisinin çıkarılması gerektiğini söylüyordu.
CNBC yayınını durdurarak gelişmeyi flaş haber koduyla yayınladı. Reuters da tüm dünyadaki abonelerine haberi geçti. New York Times ve Washington Post haberi internet sitelerinin manşetine koydu. Ancak ticaret odasının sözcüsü olayı haber alıp kendilerinden gelmediğini açıklayınca tüm yayın kuruluşları özür dilemek zorunda kaldı. Yes Men’in temel amacı zamanın büyük suçlularının kimliğine bürünerek onları toplum önünde küçük düşürmek. Burada hedef karı herşeyin önüne koyan liderler ve büyük şirketler. Eylem örnekleri arasında 4 Temmuz 2008 ABD milli bayram gününde sahte bir New York Times baskısı yaparak New York'da dağıtmak da var. Bu baskıda manşetten "Irak Savaşı Bitti" haberinin yanı sıra birinci sayfadan bir dizi küresel iklim değişikliğine dair çok olumlu ve çok kesin kararlar alındığına dair habere yer veriliyordu. Benzer bir eylemi Greenpeace gerçekleştirmiş ve Brüksel’de International Herald Tribune’un 12 Aralık sayısını dağıtmış ve iklim liderlerinin Kopenhag’da anlaşmaya vardıklarını manşetten vermişti. Bir başka ilginç eylemleri ise Hindistan'daki Bophal Katliamı'nın yirminci yıldönümünü olan 3 Aralık 2004'de Dow Chemicals sözcüsü olarak BBC'ye çıkıp "Dow Chemicals'ın tüm sorumluluğu kabul ettiğini, kurbanların ailelerine 12 milyar dolar tazminat ödemeye karar verdiğini” açıklamaları oldu. Açıklamanın ardından Dow Chemical hisseleri 2 milyar dolarlık değer kaybına uğradı. Ve Dow Chemical bu "kaybı" önlemek için Bophal kurbanları için bir şey yapmayacağını açıklamak zorunda kaldı. Bu ise Andy ve Mike için tam bir zaferdi; Dow Chemical, kendi ağzından hisse senetlerinin değerinin 120,000 insanın yaşamından daha önemli olduğu net bir şekilde açıkladı. Iklim suçlularına karşı şiddetsiz eylemler binbir türlü olabiliyor.
Greenpeace, halkın katılımıyla nükleer güvenliği sağlayacak paneli oluşturmayı sürekli geciktiren İspanyol hükümetine ve ülkenin nükleer enerji yetkililerine dava açtı. Ağustos 2008’de İspanya meclisi, Nükleer Güvenlik Konseyi’ne bağlayıcı olmayan önerilerde bulunacak bir Nükleer Güvenlik Danışman Komitesi oluşturulması için gerekli yasayı çıkarmıştı. Bu Komite, merkezi ve yerel devlet temsilcileri, birlikler, çevreci gruplar ve teknik uzmanlardan oluşacaktı. Ancak proje hala hayata geçirilmedi. Öte yandan Garona’da eski ve tehlikeli olduğu belirtilen nükleer santralin de 10 yıl daha faaliyetini sürdürmesine karar verildi. Tüm bu hatalara karşı Greenpeace, tüm gezegenin geleceğini düşünenler adına mahkemeye başvurdu. Bakalım dava nasıl sonuçlanacak?... Bunlara ülkemizde hiç gerek kalmasın diye http://nukleer.greenpeace.org adresinde güç birliği yapabiliriz… bekliyoruz.
Peki 24 Ekim’de iklim değişikliği için siz ne yapıyorsunuz? 24 Ekim, Dünya İklim Eylemi Günü. 171 ülkede 4300’den fazla aktivite düzenlenen bugün, dünyanın en büyük çevre eyleminin yapıldığı gün olacak. Dünyanın en yüksek dağlarına tırmanan dağcıları da göreceğiz, iklim değişikliğinin tehdidi altındaki adalarda sualtı protestolarını da, camii, kilise ve sinagoglarda sembolik eylemleri de, devasa bisiklet maratonlarını da… Tüm bu eylemler ise, bir bütünün parçası olacak. Tüm fotograflar bir araya getirilerek dev bir küresel eylem haritası oluşturulacak. Amaç ise herkesi iklim değişikliğine karşı harekete geçmeye çağırmak ve politikacılara Kopenhag yolunda en büyük mesajı vermek.
Eğer siz de bu büyük eylemin bir parçası olmak istiyorsanız 24 Ekim’de yani yarın İstanbul Galatasaray Meydanı’nda akşamüstü 4’te yapılacak aktiviteye katılabilirsiniz. Aktiviteye, Küresel Eylem Grubu - KEG, Yeşiller Partisi, Greenpeace, Sodev, Dünya Yalnız Bizim Değil gibi birçok sivil toplum hareketi ve sivil toplum kuruluşu katılacak. Kocaman bir dünya balonunun döndürüleceği aktiviteye herkesi davet ediyoruz.
Bu günü, www.350.org adresinde detayları bulunan 350 adlı sivil toplum hareketi başlattı. Peki 350 ppm ne anlama geliyor? Milyonda 350 parça, dünyanın tüm canlılar için güvenli bir yer olmaya devam edebilmesi için atmosferde bulunabilecek karbon diyoksit üst sınırı. Şu anda fosil yakıt tüketimimizin aşırı olması nedeniyle bu oran 390 ppm. Gerçek bir felakete sebep olmamak için ise karbon salımımızı durdurmamız, ardından da aşağı çekmemiz gerekiyor. Bunun için güneş ve rüzgar enerjisine hızlı bir geçişe ihtiyacımız var. Yani 350 ppm aslında bilimsel olarak mümkün. Ancak politik olarak mümkün olup olmadığını Kopenhag’da göreceğiz.
Kopenhag İklim Zirvesi’ne son 45 gün, gezegenin geleceği için geri sayım devam ediyor. Sağlıcakla kalın!
Dr. Uygar Özesmi - Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü
* Yes Men grubundan Andy Bichlbaum "Hingo Sembra" takma adıyla ABD Ticaret Odası adına basın açıklaması yaparken...
Haberle ilgili detayları okumak basın toplantısının videosunu izlemek için: http://theyesmen.org/chamber
