NATO'nun 2030 stratejisi: Türkiye’nin Rusya'yla denge politikasını sürdürmesi artık mümkün değil

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Nereye Doğru’nun bu haftaki bölümünde Cengiz Aktar’ın gündeminde NATO ve Avrupa'ya dair güncel gelişmeler yer aldı.

Avrupa haritası
Nereye Doğru: 6 Temmuz 2022
 

Nereye Doğru: 6 Temmuz 2022

podcast servisi: iTunes / RSS

Aktar, Finlandiya ve İsveç’in üyelik süreci ve Ankara’nın itirazı dolayısıyla tamamen gözden kaçmış olan 2030 Stratejisine dair; “Kabul edilen stratejik konsept yepyeni bir şey. 2030’ların NATO’sunu hazırlamak üzere inşa edildi. Türkiye’yi birebir ilgilendiren maddeye göre Türkiye’nin Rusya ile sürdürdüğü denge politikasını artık sürdürmesi mümkün değil. Bu konseptte Rusya, Çin ile birlikte en temel tehdit olarak algılanıyor. Ankara’nın, biz bildiğimizi okuruz, demesi imkansız fakat Ankara bundan ne kadar haberdar emin değiliz çünkü artık bu politikaları Ankara’daki uzmanlar takip etmiyor. Birtakım heyetler var, onlar diledikleri gibi takip ediyor.” dedi. Aktar, adaylık ve üyelik meselesi hakkında, hafta başında çok hızlı gerçekleşen bir gelişmeyi paylaştı. Üçlü memorandum uyarınca onay verilmesine rağmen Finlandiya ve İsveç için çok hızlı bir şekilde katılım politikaları oluşturulduğunu bildirdi.

İskandinav ülkelerinin katılımları önemli

“Esasen Doğu ve Batı Avrupa’ya dahil olan İskandinav ülkelerinin katılımlarını karşılaştırmamak gerekiyor. Örneğin, cinsiyet ve iklim meselelerinde Avrupa Birliği ülkelerinden ileri durumdalardı. Onlar sayesinde AB politikaları gelişti. İttifaklı üyelik müzakerelerine resmen davet ediliyorlar. Katılım müzakerelerinin amacı da NATO üyelerinin siyasi askeri ve yasal yükümlülüklerini yerine getirildiğinin onaylanması gerekiyor. Uyum için gereken reformları üstlenmeyi kabul ediyorlar. Davet edilen her ülkenin üyelik yükümlülüklerini kabul ettiğinin teyidi her dışişleri bakanından NATO'ya yazılı olarak bildirilmesi gerekiyor. Geçen hafta bu adımlar atıldı. Bu hafta başında İsveç ve Finlandiya için NATO’nun kurucu anlaşmasına dahil edilmek üzere katılım protokolleri oluşturuldu. Sondan bir önceki etaptayız. Son ayak 30 NATO ülkesi tarafından onaylanması gerekiyor. Şimdi bir onay yarışı başladı. Kanada herkesi atlatarak onaylandı. Sırada Estonya var.  Baltıklar ve Doğu Avrupa ülkeleri onaylayacak. ABD ve başka ülkelerde meclisler tatile giriyor. Senatodan 3/2 çoğunlukla geçmesi gerekiyor. Bence bir sorun çıkmaz. Her üye ülke protokolleri onayladıktan sonra NATO Genel Sekreteri Finlandiya ve İsveç’i Washington Antlaşmasına katılmaya davet edecek. Uzmanlara göre bu sonbaharı bulabilir.” bilgilerini paylaşan Aktar, “Fakat bu arada üçlü memorandumun ilk dokuz maddesi son derece muğlak. İadelerle ilgili maddeler. Cumhurbaşkanı bir şeyler söyledi. Bilmiyoruz bunun sonu ne olacak? Bu olumsuzluk Finlandiya ve İsveç’in katılım protokollerinin TBMM’de onaylanmasını engelleyecek mi engellemeyecek mi? Göreceğiz.” dedi.

F-16 meselesi Pentagon gündeminde 

Aktar, ikinci olarak, ABD’de hazırlanmakta olan yeni Pentagon savunma bütçesine F-16 meselesinin eklendiğini bildirdi. Bazı senatörlerin Yunanistan’a karşı kullanmayacaklarını beyan ettiklerini belirten Aktar, diğer senatörlerin de F-16’ları Ermenilere ve Suriye’ye karşı kullanmayacak şeklinde bir şerh üzerinde çalıştıkları bilgisini verdi.

Türkiye vatandaşlarına vize reddi

Aktar son olarak Schengen vizesi meselesine dair; “Türkiye vatandaşlarının vize taleplerinin reddi ile ilgili hazırlanan bir rapora var ve retlerin %300 arttığı saptanmış. Türkiye gibi iktisaden ve siyaseten çok sorunlu bir ülkeye Schengen bölgesinin kapılarının açılmasını beklemek son derece abesle iştigaldir. Raporu konuyla alakasız olan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ne sunmuşlar. Bu durum Türkiye'nin Avrupa’da ne kadar yalnız olduğunu gösteriyor.” yorumunu yaptı.

(Program özetini hazırlayan gönüllümüz Seyhan Karasu’ya teşekkür ederiz.)