Türkiye Yenilenebilir Enerji Potansiyelini Değerlendirebiliyor mu?

-
Aa
+
a
a
a

İklim Habercileri'nin son bölümünde SHURA Araştırma Koordinatörü Hasan Aksoy ile Tükiye’nin yenilenebilir enerji potansiyeli ele alındı. 

rüzgar gülleri
Türkiye Yenilenebilir Enerji Potansiyelini Değerlendirebiliyor mu?
 

Türkiye Yenilenebilir Enerji Potansiyelini Değerlendirebiliyor mu?

podcast servisi: iTunes / RSS

Atmosferdeki Karbondioksit Oranı Rekor Seviyeye Yükseldi

ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA), Hawaii’deki Mauna Loa Gözlemevi’nden alınan yeni verileri kamuoyuyla paylaştı. Aylık ortalama karbondioksit (CO2) seviyesi ilk defa milyonda 420 parçanın (ppm) üzerinde kaydedildi. Geçen yılın en yüksek ayı olan mayısta CO2 seviyeleri 419,13 ppm olarak kayıtlara geçmişti. 20 yıl önce yılın en yüksek ayında 375,93 ppm görülmüştü ve bilim insanlarının Mauna Loa’da CO2 verilerini toplamaya başladığı 1958’de yılın en yüksek ayında 317,51 ppm kaydedilmişti.

Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) uzmanları 2026 yılına kadar hava sıcaklıklarında yeni bir rekor kırılacağı tahmininde bulundu. DW Türkçe’nin haberine göre; meteorologlar bunun gerçekleşme ihtimalini %93 olarak hesapladıklarını duyurdu. Ayrıca küresel ısınmada 1,5 derecenin de gelecek beş yıl içinde aşılmasının %50 oranında mümkün olduğu belirtildi. Ancak bu, dünyanın 1,5 derecelik uzun vadeli ısınma eşiğini geçeceği anlamına gelmiyor. Hava sıcaklıklarının kaydedilmeye başlamasından beri dünyada en sıcak yıl 2016 olmuştu. 2021 yazı da kayıtlara en sıcak mevsim olarak geçti.

Nisanda Yağışlar Normaline göre Yüzde 57, Geçen Yıl Nisan Ayına göre Yüzde 20 Azaldı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü Nisan 2022 Alansal Yağış Değerlendirmesi verilerine göre, 1991-2020 dönemi uzun yıllar nisan ayı ortalama yağış miktarı metrekareye 57,5 kilogram olarak hesaplandı. Geçen yıl nisanda, metrekareye 30,7 kilogram yağış düştü. Bu sene aynı dönemdeki yağış miktarı ise 24,5 kilogramda kaldı. Yağışlarda normaline göre %57, geçen yıl nisan ayına göre ise %20 azalma yaşandı. Tüm bölgeler normalinin altında yağış aldı. Buna göre, Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde %50’nin üzerinde azalma meydana geldi. Güneydoğu Anadolu Bölgesi, geçen ay metrekareye düşen 10,7 kilogram yağışla en az yağış kaydedilen bölge oldu. 

TBMM Çevre Komisyonu CHP Sözcüsü İzmir Milletvekili Murat Bakan ve 30 CHP’li milletvekilinin imzasıyla Meclis Başkanlığı’na sunulan önergeyle, “Vahşi sulama ve pestisit gibi tarım zehirleri başta olmak üzere uygulanan yanlış tarım politikaların tespit edilerek tarımda iklim dostu politikaların belirlenmesi, hayvancılık alanındaki sorunların belirlenerek iklim krizi kapsamında gerekli tedbirlerin alınması, deniz ekosisteminin dolayısıyla sofraya gelen deniz canlılarının korunması hedefiyle gerekli politikaların geliştirilmesi ve tüm bunlar kapsamında biyolojik çeşitlilik ve kaynaklarının korunarak iklim krizinin etkilerine uyumlu bir ulusal gıda politikası oluşturmak ve hızla uygulamaya geçmek” amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulması istendi.

İkizköylülerden Muhtara ve YK Enerji’ye: “İkizköy Satılık Değil!”

YK Enerji, İkizköylülerin üç yıldır satmadığı tarım arazilerini almak için yeni bir girişimde bulundu. İkizköy Muhtarı Muhsin Bilge, 3 Mayıs Salı akşamüstü köy camisinden hoparlörle yapılan anonsta, 4 Mayıs Perşembe günü saat 12.00’da köy meydanında kamulaştırma ile ilgili bir toplantı yapacağını duyurdu. Toplantı saatinde köy meydanında sadece İkizköy’de yaşamayan ama arazileri bulunan üç aileden ve muhtarın akrabalarından oluşan bir grup insanın olduğu gözlendi. İkizköy Çevre Komitesi temsilcileri ellerinde “İkizköy satılık değildir” pankartı ile meydana geldi. Muhtar, komite temsilcilerine tepki göstererek toplantının yapılmayacağını söyledi. Komite temsilcileri ise doğrudan toplantıya gelen küçük grupla konuşarak arazileri neden satmak istemediklerini ve mücadelelerini anlattı. 

Türkiye’nin de Dahil Olduğu Ülkeler Savaşın İlk 2 Ayında Fosil Yakıtlar için Rusya’ya 63 Milyar Euro Ödedi

Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi (Centre for Research on Energy and Clean Air, CREA) tarafından Rusya’nın petrol, doğalgaz ve kömür sevkiyatları ile boru hattı ihracatının ayrıntılı yeni incelemesine göre, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşının ilk iki ayında fosil yakıt ihracatından elde ettiği gelir, 63 milyar euroya yükseldi. Almanya, Rus fosil yakıtları için tahmini 9,1 milyar euro ödeyerek en büyük ithalatçı olurken, İtalya Rusya’ya 6,9 milyar euro, Çin 6,7 milyar euro, Hollanda 5,6 milyar euro, Türkiye 4,1 milyar euro ve Fransa 3,8 milyar euro ödedi. Türkiye böylece Rusya’dan en çok fosil yakıt ithal eden beşinci ülke oldu. 

AB Rusya’dan Petrol İthalatını Sonlandırıyor

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Strazburg’da gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu’nda “Rusya-Ukrayna savaşının AB için ekonomik ve sosyal sonuçları” konulu oturumda konuştu. Rusya’ya karşı uygulanması planlanan yeni yaptırım paketinin içeriğini açıklayan von der Leyen, “Bugün altıncı yaptırım paketini sunuyoruz” ifadesini kullandı. Von der Leyen, “Rus petrolüne olan bağımlılığımızı ele alıyoruz. Açık olmak gerekirse bu kolay olmayacak. Bazı üye ülkeler Rus petrolüne bağımlı. Şimdi, Rus petrolünün yasaklanmasını teklif ediyoruz. Bu, bütün deniz ve boru hattıyla taşınan ham ve rafine Rus petrol ürünleri için tam bir ithalat yasağı olacak. Rusya’nın ham petrol tedarikini 6 ay içinde ve rafine ürün tedarikini de yıl sonuna kadar aşamalı olarak kaldıracağız” dedi.

Yenilenebilir Enerjiye Geçiş Dünyanın Her Yerinde Kömürden Gaza Geçişten Daha Ucuz

Bağımsız enerji danışmanlık firması Artelys’in yeni araştırmasına göre, Avrupa yeni gaz altyapısı projeleri için büyük yatırımlara ihtiyaç duymaksızın 2025 yılına kadar Rus gazından vazgeçebilir. Önerilen yeni LNG terminallerinin hiçbirinin veya İspanya ile Fransa arasındaki MIDCAT bağlantısı gibi büyük yeni boru hattı projelerinin 2025 yılına kadar Rus gazından kurtulma hedefi için gerekli olmadığını gösteriyor. Analize göre 2030 yılına kadar emisyonları %55 oranında azaltmak için AB Yeşil Mutabakatı’nın bir parçası olarak önerilen mevcut önlemler, büyük yeni altyapı yatırımları olmaksızın “AB’nin 2025 yılına kadar Rus gazından büyük ölçüde çıkmasını sağlamak” için halihazırda yeterli.

2022 yılında kömürden doğalgaza geçişi teşvik etmek için 235$/tC02 karbon fiyatı maliyeti oluşurken, doğrudan temiz enerjiye geçişte ise 62$/tC02 kazanç edileceğini ortaya koyan yeni analiz bulgusuna göre, kömürden temiz enerjiye geçiş küresel olarak tasarruflu bir şekilde yapılabilir. Analiz, iklim analistliği yapan ve kâr amacı gütmeyen TransitionZero tarafından yürütüldü.  Analiz ayrıca yenilenebilir enerji maliyetinin 2010’dan bu yana %99 düştüğünü, yani doğalgazın artık geçerli bir enerji geçiş aracı olmadığını da gösteriyor.

IEA: Yenilenebilir Enerji Kapasitesi 2022’de Rekor Kırabilir

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Yenilenebilir Enerji Piyasası Güncelleme raporuna göre, dünyada geçen yıl devreye alınan yenilenebilir enerji kapasitesi bir önceki yıla göre %6 artışla 295 gigavat oldu. Bugüne kadar bir yılda devreye alınan en yüksek kapasite olan bu miktarın yaklaşık yarısını güneş enerjisi kurulumları oluşturdu. Söz konusu kapasitenin %46’sı Çin’de devreye girdi. Küresel yenilenebilir enerji kapasitesi kurulumlarının, tedarik zincirinde devam eden aksamalar ve yüksek ham madde maliyetlerine rağmen, bu yıl da 320 gigavata ulaşarak yeni bir rekora daha imza atması bekleniyor.

“AB Vatandaşları Hava Kirliliği Nedeniyle Ülkelere Dava Açabilir”

Avrupa Adalet Divanı danışmanı, AB ülkelerindeki vatandaşların hava kirliliği seviyelerinin sağlıklarına zarar vermesi durumunda hükümetlerine mali tazminat davası açabileceklerini söyledi. Danışmanın bu görüşü, son yıllarda Lüksemburg merkezli AB Adalet Divanı’nda Fransa, Polonya, İtalya ve Romanya da dahil olmak üzere yaklaşık 10 AB ülkesinin hava kirliliğinden suçlu bulunduğu bir dizi kararı takip ediyor. Mahkemeden yapılan bir açıklamada, “AB hukuku kapsamında hava kalitesinin korunmasına ilişkin sınır değerlerin ihlali, devletten tazminat talep etme hakkını doğurabilir” denildi. Adalet Divanı Alman Başkonsolosu Juliane Kokott, hava kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde yaşayan ve çalışan kişilerin genellikle daha yoksul topluluklar olduğunu ve özellikle yargı korumasına ihtiyaç duyduklarını kaydetti.

Varşova şehri yetkilileri, Ekim ayının başından itibaren, Polonya'nın hava kirliliğinin ana nedenlerinden biri olan evleri ısıtmak için kömür yakılmasının yasaklanmasına dair bir kararı kabul etti. Başkenti çevreleyen bölgelerde ise yasak 2028’de yürürlüğe girecek. Varşova sadece Polonya’nın en kirli şehirlerinden biri değil, aynı zamanda dünyanın en yüksek hava kirliliğine sahip şehirlerinden biri.