Milat Bülent Kılıç, İranlı genç kadın Mahsa Amini'nin ölümünün ardından İran'da baş gösteren devrimci ayaklanmaların güncel gidişatını İran halkının bu ayaklanmalar karşısındaki tepkisini odağa alarak değerlendiriyor.
İranlı genç kadın Mahsa Amini’nin ölümünün ardından halk sokağa çıkmış ancak hükümet Amini’nin rejim güçleri tarafından darp edilmesi sonucu öldüğü iddiasını yalanlamıştı. İranlı hacker’lar Amini’nin hastane raporlarını ele geçirdi ve darp sonucu öldüğünü kanıtladı.
Eylemleri başlatan faktör Amini’nin ölümü olsa da, direnişçiler gelinen noktada artık bunun bir devrim hareketi olduğunu söylüyorlar. Zahidan şehrinde 15 yaşında bir kız çocuğunun polisler tarafından tecavüze uğraması üzerine halk sokağa çıktı. Olayın gerçekleştiği karakoldaki polislerden bazıları çıkan ayaklanmalarda öldürüldü. Ayrıca toplanan halka yapılan saldırıda da 19 sivil hayatını kaybetti.
Bu ayaklanmalar halkı dörde böldü: rejim yanlıları, rejimle işbirliği yapan ama bu uygulamalardan rahatsız olanlar, rejim karşıtı olan fakat ayaklanmaların işe yarar olduğunu düşünmediği için desteklemeyen umutsuz kesim ve son olarak ne olursa olsun rejimi yıkmak isteyenler. İlerleyen günlerde bu kesimler arasında geçişler olması bekleniyor. Bazı sporcular ve sanatçılar rejimi desteklerken, direnişe destek olan bazı sporcuların mal varlıklarına el konuldu. Güvenlik görevlilerinden halkın tarafına geçenler ve bunu sosyal medyada duyuranlar da oldu.
Ayaklanmaların bir lideri yok, doğal liderler tarafından ve doğaçlama şekilde açığa çıkıyor. 160’a yakın noktada ayaklanma var. Gösterilerin yanısıra kepenk kapatma eylemleri ve ders bırakma eylemleri var. Sessiz kalan pek çok yayın kuruluşu devrimciler tarafından boykot ediliyor. Molla rejiminin marketlerindeki gıda ürünleri direnişçiler tarafından alıkonuyor, hekimler ve eczacılar direnişe çağırılıyor ve taşıtı olanlar lojistik destek sağlıyor.
Öldüğü dedikoduları dolaşan Hamaney, halka seslendi. Direniş karşıtı kuvvetli söylemlerde bulunurken hicâb zorunluluğu konusunda taviz verilebileceğinin sinyallerini verdi. Ancak direnişçiler rejimden bir reform beklemediği gibi devrim ideallerinden de vazgeçmemeye kararlı.
