Rapor Uyarıyor: Isınma Eğilimi Arktik Halkını Yok Edecek

-
Aa
+
a
a
a

13 September 2004Stephen Leahy

Henüz kamuya açıklanmamış yeni bir rapora göre iklim değişikliği yakında, Inuit ve diğer kuzeyli yerli halkının geleneksel yaşam tarzını yok ederek, yeryüzündeki Arktik bölgeleri tanınmaz bir hale getirecek.

Bu korkunç tahminler, bölgedeki iklim değişikliğinin şu andaki ve gelecekteki etkisi üstünde çalışan, emsalsiz dört yıllık bir bilimsel araştırma olan, Arktik İklim Etki Değerlendirmesi (Arctic Climate Impact Assessment – ACIA) tarafından elde edilen bulguların sadece bazıları.

Kanada, Rusya, Grönland, ve A.B.D.’nin Arktik bölgelerindeki 155,000 Inuit’i temsil eden grubun başkanı Sheila Watt-Cloutier, “Bu değerlendirme, avcı bir toplum olarak Inuit’lerin sonunu yansıtıyor” dedi.

Watt-Cloutier, IPS’e raporun yaz deniz buzunun tükeneceğini öngördüğünü söyledi. Bu durum, kutup ayıları, morslar, ve bazı fok balığı türleri gibi deniz memelilerini bu yüzyılın ortalarına doğru yok olmaya itecektir.Değerlendirme, sekiz Arktik ülkeden – Kanada, Danimarka, Finlandiya, İsveç, İzlanda, Norveç, Rusya, ve A.B.D. – oluşan hükümetler arası bir heyet olan Arktik Konsey tarafından görevlendirildi.

Dünyanın birçok yerinden 600 bilim adamının yanı sıra, Inuit’ler ve diğer Arktik toplumlar da Konsey’e katılıp ACIA raporuna katkıda bulundular. Rapor bitmiş olduğu halde ancak A.B.D. başkanlık seçimlerinden sonra, 9-12 Kasım tarihleri arasında, İzlanda’da Reykjavik’te bir konferansta kamuya açıklanıp hükümetlere sunulabilecek.

İklim değişikliğinin etkileri daha şimdiden Arktik bölgelerde geniş çapta hissediliyor. Normalde yeryüzünün kalıcı donmuş tabakası olan Permafrost’un çözülmesi, yolların ve binaların yıkılmasına sebep olmuş. Watt-Cloutier’e göre, beklenmedik ince deniz buzu ve coşan nehirlere dönüşen küçük dereler yüzünden son yıllarda birçok kişi boğulmuş.

“Hayatta kalma ve bu topraklarda yaşama konusundaki geleneksel bilgeliğimiz işe yaramaz hale geliyor, çünkü her şey değişiyor – hızla.”

Alaska Üniversitesi ACIA Sekreterliği’nden Patricia Anderson, bir röportajda bu yaz Alaska’nın şimdiye kadar yaşadığı en sıcak ve kurak yazı yaşadığını belirtti. Sıcaklık normalin 10 °C üstüne fırladı, ve milyonlarca hektarlık orman, son yıllarda meydana gelen, belgelenmiş en feci orman yangınlarında yok oldu.

Ve şimdi de Alaska eyaleti geçmişte sadece güney ormanlarında salgın haline gelmiş, ağaç yiyen bir böcek olan ladin kurdunun (spruce budworm) istilasıyla karşı karşıya.

“Eskiden buraları onlar için çok soğuk olurdu” diyor Anderson.

Rapor hakkında ayrıntı verememekle birlikte, Anderson, raporun, bu olayların olağandışı olgular olmaktan ziyade bir gidişat olduklarını belgelediğini doğruladı.

Anderson, “Deniz buzu incelmeye devam edecek, permafrost çözülmesi çok daha fazla artacak, ve daha güçlü fırtına dalgaları yüzünden daha çok kıyı erozyonları olacak. Inuit halkı gelecekte toprak üzerinde yaşamaya devam edemeyecek, değişim o kadar hızlı oluyor ki uyum da sağlayamayacaklar. Bunlar iklim değişikliğinin sonuçları” diyor.

Global hava sirkülasyon seyirleri, ve güneşi yansıtan buz oranının azalması gibi doğal geri besleme çarklarından dolayı Arktik, diğer yerlere oranla iki kat hızla ısınıyor. Bu da yer yüzeyinde daha fazla ısınmaya ve daha fazla buz erimesine neden oluyor.

Kyoto Protokol’ünde yer alan, karbon dioksit gibi sera etkisine yol açan gazların azaltılması taahütleri global çapta uygulansa dahi, ACIA’nin bilgisayar görüntüleri bu eğilimin devam edeceğini ve yüzyılın sonunda Arktik’in ortalama 6 °C ısınacağını gösteriyor.

Her şey daha da kötüye gidebilir. Anderson, bilim adamlarının tartışmaya yol açmamak amacıyla özellikle ılımlı projeksiyonları seçtiklerini belirtiyor.

Watt-Cloutier, “Dünyanın geri kalanı Arktik’e dikkat etmek zorunda, çünkü burası ileride dünyanın geri kalanında neler olacağını önceden gösteren bir barometre görevi yapıyor” dedi.

Bu sebep yeterli değilse, Anderson, ACIA raporundaki bir başka önemli bulgunun da eriyen Arktik buz ve karının, Arktik okyanusuna taze su akıtarak hayati Kuzey Atlantik Okyanusu taşıyıcı akıntısını yavaşlatacağı ve durduracağı endişesi olduğunu söyledi.

Bu taşıyıcı akıntı, sıcak tropik suları kuzeye taşır ve Kuzey Amerika ve Avrupa’nın doğusundaki iklimleri ılıman hale getirir. Arktik okyanusundan çok miktarda dökülen taze su, kuzeye doğru olan hareketi yavaşlatabilir. Bu sayede bölgenin yalnızca birkaç yıl içinde çok daha soğuk dereceleri tecrübe edeceği, ani iklim değişiklikleri meydana gelebilir.

Bazı bilim adamları bu durumun şimdiden başlamış olduğunu gösteren işaretler bulmuşlar.

Korkutucu kanıtlara rağmen, iklim değişikliği için alınan tedbirler konusundaki haberler ümit verici değil. Başta A.B.D. sayesinde olmak üzere, global olarak karbon dioksit emisyonları artıyor.

Western Ontario Üniversitesi Yıkıcı Kaybı Azaltma Enstitüsü’nden (Institute for Catastrophic Loss Reduction at the University of Western Ontario) ACIA katılımcısı Gordon McBean, “Bush hükümeti herhangi bir sorun olduğunu düşünmüyor ve raporun yayınlanmasının gecikmesinin arkasında onlar var” diye belirtti. “Hatta emisyonlarını azaltmaları gerektiğini bile düşünmüyorlar” dedi.

Fakat McBean’in IPS’e söylediğine göre Arktik üzerindeki etkiyi gerçekten azaltabilmek için global emisyonların 2050 yılına kadar yüzde 50 gibi büyük bir oranının kesilmesi gerekiyor.

Kyoto Protokolü hazırlanmış olduğu yedi yıllık süre içinde onaylanmadı, çünkü başta A.B.D. ve Rusya olmak üzere birçok ülke desteklemiyor ve emisyonlarını 2012 yılına kadar sadece yüzde 5 azaltıyorlar.“Kyoto sadece bir ilk adımdı, yüzde 50 azaltma sağlayacak bir stratejiye ihtiyacımız var” dedi McBean.

Kyoto ve emisyon azaltmayı kuvvetle destekleyen Kanada’nın dahi kendi kirliliğini azaltmak konusunda çok az bir girişim yapmış olduğunu söyledi.

Kanada ve A.B.D. hükümetlerinin iklim değişikliği konusundaki eylemsizliğinin başlıca sebeplerinden biri, halkın konuyla ilgili gerekli baskıyı yapmaması diyor Watt-Cloutier.

“İnsanlar, günlük hareketlerinin, kuzeyin insanları ve tabiatı üstünde doğrudan etkisi olduğunu anlamıyorlar” dedi, ve insanların, kendi hareketlerinin – örneğin araç seçimlerinin – başkaları ve gelecek nesiller için olumsuz sonuçlar doğurabileceğini idrak edeceklerini umduğunu söyledi.

“İnsanlar doğru olanı yapmak istiyorlar, fakat Arktik’in eridiğini ve bundan kendilerinin sorumlu olduğunu fark etmiyorlar” dedi.

Çeviren: Nuşin OdelliInter Press Service tarafından 10 Eylül, 2004’te yayımlanmıştır.

Warming Trend Will Decimate Arctic Peoples, Report Warns