No.454- Yolun sonuna doğru

-
Aa
+
a
a
a

Yolun sonuna geldik galiba, ey okur. Çok mu "alarmcı" bir cümle oldu?

Ya da, şöyle soralım: Ortalığı kasıp kavuran bu dondurucu havada, küresel ısınmadan bahsetmek çok mu saçma oldu?

Peki o zaman, işte size ya geçen ay sonu, ya da bu ay başı çıkmış taptaze raporlardan sıcacık bir özet:

-         Geçen ay tarihteki en sıcak Ocak aylarından birini yaşadık.

-         Tarihteki en büyük iklimbilimciler kurulunun (IPCC) Başkanı, küresel ısınmayı doğuran kirlenmenin "tehlikeli" seviyeye geldiğini ilan etti.

-         Tarihteki en büyük iklim değişikliği araştırmasının (Oxford Üniversitesi öncülüğünde) ilk sonuçları açıklandı: IPCC'nin en kötü tahminlerinin iki katı felaket bekleniyor.

-         En büyük iklim felaketi için "mühlet" verildi: Uluslararası acil görev komitesi, "dönülmez akşamın ufku"na 10 yıl içinde ulaşabileceğimizi açıkladı.

-         En büyük petrol şirketlerinden Shell'in başkanı, önlem alınmazsa başımıza büyük bir felaket geleceğini, kendisininse seneye çevre örgütlerinde çalışacağını açıkladı.

-         Tarihteki en kapsamlı iklim konferanslarından biri İngiltere'de Exeter'de yapıldı ve mesele şu "inanılmaz" noktalar etrafında özetlendi:

Fosil yakıtların, yani petrol ve doğal gazın fabrikalarda, arabalarda, uçaklarda ve evlerde kullanımı sonucu karbondioksit gibi sera gazlarının atmosfere salımı sonucunda: Dünyanın her tarafında buzullar eriyor; yarı donmuş topraklar çözülüyor; Kuzey ve Güney Kutupları eriyor ve parçalanıyor; kuraklık, fırtına, sel ve sıcak dalgaları gibi, iklim değişikliğinden kaynaklanan "doğal" felaketler, deprem gibi iklimden bağımsız öteki doğal felaketlere göre kat be kat artıyor; mercan kayalıkları "ağarıp" ölüyor; planktonlar ve – onlara bağlı olarak – sayısız kuş ve balık türü ortadan kalkıyor; okyanuslar yükseliyor ve asitleniyor; yağmur ormanları hızla yokoluyor ve onlara bağımlı olan sayısız türün varlığı tehlikeye giriyor; Gulf Stream gibi okyanus akıntılarının "kopması" ve ona bağlı olarak Britanya, Kuzey Avrupa ve Kuzeydoğu Amerika'da mini buzul çağına girilmesi ihtimali epey artıyor...

Bunların sonucunda: Su savaşları; yiyecek savaşları; iklim mültecileri; ortadan kalkan Eskimolar ve ada ülkeleri halkları; sular altında kalan ülkeler ve büyük şehirler; yaşanmaz hale gelen büyük araziler; muazzam orman yangınları; korkunç azalan yağışlar yüzünden yiyecek üretiminin tümden çökeceği yarı kıtalar; sıtma gibi öldürücü hastalıkların müthiş yayılması… Ve nihayet, bundan tam 251 milyon yıl önce olduğu gibi, yeryüzündeki canlı türlerinin yüzde doksanına yakınını ortadan kaldıran "büyük yokoluş"la gelebilecek müthiş final!... 

***

Bu ayın başında çıkmış başka raporlara göre, yeryüzünün en büyük 4 petrolşirketi, yüzde ellilere varan tarihi kâr rekorları ile kapatmışlar geçen yılı: Exxon Mobil 25 küsur milyar dolar net kârda. Shell, kendi ifadesiyle "aşırılıklarla dolu bir yıl"ı (son çeyrekte yüzde 133 net kâr artışıyla!) 19 milyar dolarla, BP henüz açıklanmayan "astronomik" kârıyla Shell'den de fazla kârla. Condi Rice'ın eski şirketi Chevron'un ise neredeyse yüzde elli artan son üç aylık kârı 3.5 milyar dolar tutuyor. 4 şirketin yıllık kâr toplamı 80 milyar dolar tutarında! Bu adeta müstehcen kârların dökümünün verildiği haber şu başlıkla sunuluyordu: "Petrol endüstrisi şimdi nereye?" (BBC News, 3 Şubat 2005) 

Bu sorunun cevabını, Independent'tan bir başlıkla verelim mi?: "Şimdi kıyamete: İnsanlık, dünyanın sonuna uyurgezer adımlarıyla gidiyor"(Geoffrey Lean, 6 Şubat 2005) 

İnsanlık, türünün 'biyolojik bir hata' olduğunu kâinata illa ispat etmek zorunda mı sahiden?

Devamı haftaya... 

*Bangladeş'te başkent Daka'nın 3/4'ünü sular altında bırakan, yüzlerce insanın ölmesine, milyonlarcasının evsiz kalmasına neden olan sel felaketinden sonra, yiyecek yardımı için, suyun içinde, sırada bekleyen kadınlar. (26 Temmuz 2004)