No.404 - Dünyanın güzellikleri

-
Aa
+
a
a
a

Merhaba kâinat!..

 

Farkında mısınız, dünyada harikulade güzel şeyler oluyor. Milliyet gazetesinin gururla sürmanşetten verdiği bir habere bakalım önce: İleride hepimizi yönetecek liderler şimdiden belirleniyor. Zengin ve müreffeh İsviçre’nin zengin ve müreffeh kasabası Davos’da her yıl yapılan Dünya Ekonomik Forumu’na her yıl kendi kendilerini seçen liderler, bu yıl, bununla yetinmeyip geleceğin liderlerini de belirlemişler ve “100 Lider Meclisi”ni kurmuşlar. Meclis, bilindiği gibi, seçimle kurulan bir müessesedir genellikle. Bu seçilmemiş, atanmış bir meclis. Yeryüzüne demokrasi, huzur ve hoşgörüyü getirmesi bekleniyor. Bu seçkin atanmışlar heyeti, yılda iki kez toplanacakmış. Meşhur “uygarlıklar çatışması”nı giderip “Batı-İslam diyalogu”nu kuracakmış. Yeryüzünde bir semavi köprü de diyebiliriz.

Köprünün ayaklarından, yani yeni liderlerimizden bazılarını tanıyalım: Daha kurulmadan yöneticilerini seçen “Meclis”in başkanlığını iki soylu insan birlikte üstlenmiş, ne güzel: İngiltere’nin eski Canterbury Başpiskoposu Lord Carey ile Suudi Arabistan’ın Prensi Türki El Faysal. “İş dünyasının pragmatizmi ve dinamizmini örnek alarak, somut kazanımlar elde etmeye çalışacak” ... “eylem odaklı hareket edecek” ve “ortaklık ruhuna hizmet edecek” bu seçkin kişiler arasında Yunanistan, Almanya, Türkiye, Ürdün, Norveç gibi bazı ülkelerin dışişleri bakanlarının yanısıra önemli gazeteci ve akademisyenler de olacak. Milliyet, “Tarihi Diyalog İçin Milliyet’i Seçtiler” (19 Ocak 2004) diyorsa da, kimin kimi nasıl seçtiği konusunda kimsenin en ufak bir bilgisi olmadığından, bunları atama olarak adlandırmamız daha doğru olur. İşte bu tarihi diyalog için New York Times’dan köşe yazarı Thomas Friedman’ı, Milliyet gazetesinden köşe yazarı Hasan Cemal’i, CNN’den Christian Amanpour’u atamışlar.

 

Sabah gazetesi de “Davos Özel Konuğu” sürmanşetiyle (20 Ocak, 2004) gururla sunuyor: Dünyanın en önemli liderleri ile en önemli işadamları ve üst düzey bürokratlardan oluşan 2000 seçkini bir araya getiren bu “forum”a davet edilen dünyaca ünlü yedi karikatüristten biri de Sabah çizeri Salih Memecan. Tabii, dünya kamuoyunun bilgisi dışında, kapalı kapılar ardında yürütülecek olan görüşmeleri, açık yürütülen tartışma demek olan forum kelimesiyle karşılamak mümkün olmadığından bunu “kulüp” toplantısı olarak adlandırmak daha doğru olur.

 

Forum diye adlandırılan başka bir “kulüp toplantısı” da bugünlerde Suudi Arabistan’da yapıldı. “Cidde Ekonomik Forumu” diye adlandırılan bu toplantıya Şeyh Kamil diye biri başkanlık ve ev sahipliği yapıyormuş. Herhalde Şeyh’in özel olarak konuşmacı olarak çağırmış olduğu eski ABD Başkanı Clinton da, Davos’taki ‘Yüz Lider Meclisi’ daha ilk toplantısını bile yapmadan, o “meclis”in köprü işlevini önceden üstlenmiş ve Suudi’lere “değişin!” diye mesaj, hatta “ders” vermiş: “1400 yıl önce otomobil olsaydı, Hazreti Muhammed, eşinin kullanmasına izin verir, hatta eşini de otomotiv sektörünün başına getirirdi” şeklinde bir postmodern örnekle süslemiş konuşmasını ve bu konuşma, salonun harem kesiminde oturan ve otomobil kullanmalarına izin verilmeyen çarşaflı kadınlar tarafından ayakta alkışlanmış. Şeyh Kamil’in bahçesindeki yemekte TC Başbakanı Erdoğan, Lübnan Başbakanı Hariri ve Clinton arasındaki samimi ve hararetli sohbet göze çarpmış. Suudilere “değişin” mesajı veren eski ABD Başkanı’nın Erdoğan’a da “gayet başarılısınız, böyle devam edin” mesajını verdiği gözlerden kaçmamış. (Milliyet, Sabah, Vatan, 20 Ocak 2004)... Birkaç futbol sahası büyüklüğündeki özel bahçelerdeki mükellef ziyafet sofrasında Suşi birinci, Türk mutfağı ikinci sırada yer almakta, dünyanın diğer ünlü mutfaklarıysa onların ardından gelmekteymiş.

 

Binbir Gece Masalları halinde geçen Cidde toplantısı birlik ve beraberlik havası içinde geç saatlere kadar devam etmiş -- tir herhalde. (Ayrıntısını okumaya hali kalmadı artık tefrikacınızın.) Aynı pozitif, proaktif ve konstrüktif havanın Davos’ta da devam edeceği konusunda kimsenin pek şüphesi yok. Ve dahi onun ardından yapılacak bilumum diğer forumlarda ve zirvelerde... Yaşasın eski ve yeni liderlerimiz, medeniyetler arası köprülerimiz ve Allahım nedir bu güzelliklerimiz...

 

Ha, Mumbai’deki Dünya Sosyal Forumu’na katılan 100 bini aşkın insana gelince, yiyip içtikleri onlara kalsın, ne gördüklerini ise biz size anlatmaya çalışacağız gene, dilimiz döndüğünce. 

 

Devamı haftaya...