No.277 - Sokakta

-
Aa
+
a
a
a

Merhaba kâinat!

Efendim, şimdi manzara şöyle: San Francisco’dan Washington DC’ye kadar uzanan geniiş bir anakara parçası üzerinde ilâhilerini mırıl mırıl (ve çın çın) terennüm eden Budistler, Amerika’nın dört bir yanından toplaşan dinibütün Hıristiyanlar, Vietnam savaşından kalma bedeni ve ruhsal yaralarını vakarla taşıyan sakatlar, baston ve değneklerine dayanan banliyö anneleri ve nineleri, sendikacılar, işçiler, işsizler, hipiler, anarşistler... “Tanrı öbür ülkeleri de korusun”, “Bizim petrolümüz onların çöllerinin altına nasıl girdi?” gibi pankart ve sloganlar altında sokağa çıktılar... Vietnam savaşının başlamasından dört yıl sonra ancak başgösteren başkaldırı, şimdi savaşın başlamasından önce sokakları çınlatıyor. Washington’daki silâh silolarını denetlemeye kalkan barışçı silâh denetçileri...Dağlara taşlara çıplak bedenleriyle NO WAR yazan “tanık eden” kadınlar, bu sefer giyinik. Ama eksi bilmem kaç dereceye varan soğuk yüzünden değil, ceset torbası kılığı içindeler de ondan. Bir de o soğukta, üstünde sadece mayo ve tepeden tırnağa barış sloganları ile dolu ve hiç üşümeyen adamdan bahsetmek gerek... Ve tabii, “Abdullah Gül Wolfowitz’e Hayır De!” pankartını taşıyan atkuyruklu Vietnam gazisi Bill Perriam’dan...

Washington Post gazetesi nihayet Washington’daki hareketle ilgilenmeye başlamış ve 100 bin ile 500 bin arasında rakamlar veriyor!

Martin Luther King’in doğum gününde! Dünyanın en büyük kuvvet merkezinden bahsediyoruz ve yarım milyon kişiden! Demek ki, “Doğum Günü 4 Temmuz” olan Vietnam gazisi Ron Kovic’in tekerlekli sandalyesinde CNN’e gösteriden iki gün önce verdiği mülâkattaki kehaneti gerçekleşti: “Bu boyutta bir barış hareketi görülmemiş olacak ve bu daha bir başlangıç”.

ANSWER adlı şemsiye örgütü Washington DC için 500, San Francisco için 200 bin rakamını veriyor. Kıtanın iki ucu arasındaki düzinelerce daha ufak gösteriyi saymıyoruz elbette.

Ve, dünyanın beş kıtasında bu iş böyleydi bu hafta sonu: İskoçya’da bir hemşire, Bradford’da bir inşaat işçisi, Rusya’da bir banka kâtibi, Tokyo’da onun bir meslekdaşı, Pakistan’ta 10 kilometrelik insan zincirine eklemlenen bir okul çocuğu, her türlü gösterinin yasak olduğu Kahire’de kepenk indiren bir esnaf, Parisli bir ev kadını, Hong Kong’lu bir tekne insanı, Yeni Zelanda’da bir melez, Doğu Almanya’daki işsiz...

Peki, Türkiye’den: Antalya, Adana, Eskişehir, Amasya, Gaziantyep, Adıyaman, İstanbul Kadıköy, İstanbul Beşiktaş, İstanbul Etiler, Habur sınır kapısı, İzmir Bornova, Bursa, Van, Tarsus, Kayseri, Zonguldak, Çorum, Ağrı, Elazığ, Tokat, Bodrum... Partiler: CHP, AKP, DYP, MHEP, ÖDP, YTP... Sivil Toplum örgütleri ve sendikalar ise saymakla bitmez...

Hareketli bir dünyaya geçiyoruz velhasıl.

Devamı yarın...