Emret Genel Müdürüm!

-
Aa
+
a
a
a

13 Aralık Pazartesi günü El-Cezire, ABD'li petrol şirketi Halliburton'un Irak'ta, görevlendirilmek üzere paralı askerler tuttuğunu ve paralı askerlerden oluşan bir ordunun hazırlıklarını hızlandırdığını duyurdu.

 

 

Başrolünü Tom Cruise' ün oynadığı Şirket/ The Firm adlı Hollywood filmi, kapitalist piyasa düzeninde şirketlerin ne kadar azgınlaşabileceğini; polis kuvvetlerini, siyasetçileri, bürokrasiyi ve tümüyle bir devlet aygıtını nasıl eline alabileceğini anlatıyordu. Her yerde gözü ve adamı olan, devlet üstü bir şirketti söz konusu olan, bunun karşısında ise bir avukatın, sadece bir bireyin mücadelesi vardı. Sydney Pollack'ın filmi, 1984 adlı romanın günümüz piyasa düzenine uyarlanmış bir hali gibiydi.

 

Günümüz dünyası ise bu filme taş çıkartacak gelişmelere sahne oluyor. Kapitalist sistem, sadece parayı ve kârı en büyük değer olarak görmekle kalmıyor, aynı zamanda kârı elde eden "piyasa"yı yani şirketleri, tüm demokratik sistemi yok edecek şekilde güçlendiriyor.

 

Bunun son örneğini küresel şirketlerin ABD'nin devasa savaş aygıtına yaptıkları yatırımı yeterli görmeyip, kendi çıkarlarını korumak üzere "paralı askerler" ve "şirketlerine bağlı bir ordu" oluşturmaları oluşturuyor.

 

13 Aralık Pazartesi günü El-Cezire'nin Kolombiya kaynaklı El Tiempo dergisine dayanarak duyurduğu bir haber, tarihi bir dönemece işaret ediyordu. El Tiempo dergisi ABD'li petrol şirketi Halliburton'un Irak'ta şirkete bağlı olarak görevlendirilmek üzere paralı askerler tuttuğunu ve paralı askerlerden oluşan bir ordunun hazırlıklarını hızlandırdığını duyurdu. (Halliburton Hires Colombian Mercenaries) 

 

Habere göre, Kolombiya ordusundan emekli olmuş askerlerden oluşan ilk kafile olan, 25 paralı askerin kontratı tamamlanmış bulunuyor ve askerler önümüzdeki Cuma günü Irak'a hareket edecekler. Kolombiya hükümetinden bir kaynağa dayanılarak verilen haberde, Halliburton Latin Amerika departmanının gözetiminde yürütülen operasyon kapsamında, Şili, Güney Afrika ve İspanya'dan birçok paralı askerin Irak'ta görevlendirildiği bildiriliyor.

Haber bununla da kalmıyor; ABD'li şirketin Kolombiya'lı bir zırhlı araç üreticisi firma ile anlaşarak 50 zırhlı araç sipariş ettiğini de bildiriliyor. Haber, söz konusu silah üreticisi firma tarafından da kabul edilmiş, ancak firma "güvenlik gerekçeleri" ile siparişi veren "petrol firması"nın ismini açıklamamış.

 

Irak'ta görevlendirilecek paralı askerlerin sözleşmelerinde ayda 7 bin Dolar maaş, hayat sigortası ve yılda üç ay Avrupa tatili bulunmakta.

 

Halliburton, ABD şirketlerinin Irak'ta yaptığı yatırımların yaklaşık üçte birini gerçekleştiren şirket ve halen söz konusu yatırımlarda rüşvet ve yolsuzluk iddiaları ABD kamuoyunda tartışılmaya devam ediyor. Şirketin, Bush yönetiminin etkili isimlerinden Dick Cheney'in genel müdürlüğünü yaptığı dönemde de yolsuzluklara bulaştığına dair tartışmalar ABD Senatosu'nda halen sürüyor. 

 

Halliburton'un girişimi tarihi bir ilk örnek oluşturuyor. Şimdiye kadar hukuk yapıcı şiddetin Irak üzerinden uluslararası hukuku nasıl şekillendirdiğine en barbar haliyle şahit olmaktaydık. Şimdi ise "Şirket"lerin, şimdiye dek sadece devletlere tanınan birçok sıfatı kazanma yönünde, fiili bir hukuk yapıcı tavrına şahit olmaktayız.

 

Malum, İspanya başta olmak üzere bazı devletler Irak bataklığından ordularını çektiklerinde, bu "ABD'nin müttefik devletlerle ilişkilerinde bir erozyon" olarak değerlendirilmişti. Öyle ya, ancak devletlerin ordusu olabilirdi. Şimdi ise karşımızda duran olgu, bir devlet ordusu değil şirket ordusu gerçekliği!

 

Sermaye tarihsel bir eşik atlayıp, o kadar para yatırarak beslemesine rağmen kendisini koruyamayan devlet gerçekliği karşısında, "ben de kendi ordumu yapayım" cüretkârlığına girişmiş bulunuyor. Halliburton örneği ise küresel ölçekte tarihi bir ilk olarak ortaya çıkıyor.

 

Kapitalizmin kâr güdüsü içerisinde devlete egemen olmasının çeşitli örneklerini gördük, ancak doğrudan ordular oluşturması şimdiye dek sadece filmlerde gördüğümüz bir şeydi. Görülüyor ki sermaye de düş gücünden faydalanıyor.