Ekoloji Hareketleri Gündemi: Artvin, Cerraptepe Mücadelesi

-
Aa
+
a
a
a

Ekoloji Hareketleri Gündemi*

 

13 Aralık 2012

 

Ekoloji hareketleri Gündemi'nde Çevre ve Ekoloji Hareketi Avukatları'ndan (ÇEHAV) Bedrettin Kalın'la Artvin Cerrahtepe’de süren çevre ve ekoloji mücadelesini konuştuk:

 

Dinlemek için:

 

İndirmek için: mp3, 7.7 Mb.

 

13 Aralık 2012 tarihinde Açık Radyo’da Açık Gazete programında yayınlanmıştır.

 

* Ekoloji Hareketleri Gündemi Çevre ve Ekoloji Hareketi Avukatları (ÇEHAV) ile birlikte hazırlanıyor:

 

Ekoloji Hareketleri Gündemi'nin podcast servisine abone olmak için tıklayın.

 

 

Ekoloji Hareketleri Gündemi'nin yayınlanmış diğer bölümlerine ulaşmak için tıklayın.

 

***

 

 

 

Can Tonbil: Bedrettin Bey merhabalar.

 

Betrettin Kalın: Merhaba, iyi günler diliyorum.

 

CT: İyi günler. Bugünkü konumuz galiba Artvin Cerrahtepe’de yaşananlardaki son durum. Bu konu hakkında sizden bilgi alabilir miyiz acaba?

 

BK: Tabii. Bu konuyla ilgili sizin radyonuzda zannediyorum 1-2 ay öncesinde bir programa katılmıştım, anlatmıştım ama isterseniz kısaca gene bir özetleyeyim hatırlatmak anlamında. Artvin’in hemen üzerinde yer alan Cerrahtepe ve Genya dağı alanlarındaki maden çalışmalarıyla ilgili 2008 yılında açmış olduğumuz davalar sonucunda iptal kararları verilmişti, ruhsatların iptaline ilişkin kararlar verilmişti. Ondan sonra 2011 yılında enerji ve tabii kaynaklar bakanlığı 1334 adet ruhsat alanının yeniden ruhsatlandırılacağını duyurdular. Bu 1334 ruhsat alanından 2’sinin Artvin’deki Cerrahtepe ve Genya dağı ruhsat alanları olduğunu öğrenmiştik. Bunun üzerine 2012 yılının 17 Şubat’ında da ihalesinin yapılacağı duyuruldu. Biz tabii böyle bir hukuksuzluğa önce inanamamıştık ama ihale şartnamesi ve ilanı da yapılınca durumun ciddiyetini anladık. Biz bakanlığa gidip görüşmüştük, orada da bütün itirazlarımızı söylemiştik bunun hukuka, adalete aykırı olduğunu, mahkeme kararıyla iptal edilmiş alanlar olduğunu anlatmıştık. Ama bizi dinlemediler ve netice itibariyle 17 Şubat’ta bu 2 alanın ihalesini yaptılar.

 

CT: Ne madeniydi acaba bu?

 

BK: Burada esasen altın madenciliği, şu anda çıkarılan bakır olduğu söyleniyor ama ruhsat izinleri altın, bakır, gümüş, çinkoyu içeriyor ama tabii daha çok altın üzerinde duruluyor. Şu anda çıkarılan ve geçmişte çalışması yapılan da bakırla başlamıştı ama altına dönüşeceğini biliyoruz çünkü altınla bakır zaten aynı ortamda ve iç içe bulunuyorlar. Dolayısıyla böyle bir durumdu. Şimdi biz bu ihalenin yapılmasından sonra da Artvin’deki bütün sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte, toplam 258 kişiyle Haziran ayı itibariyle tekrar bu ruhsatın iptali için dava açtık Rize idare mahkemesinde. Bu mahkemede yürütmeyi durdurma talebimiz vardı, tabii davaları öyle açıyoruz yani dava sonuna kadar faaliyetin durdurulması için yürütmeyi durdurma talebinde bulunuluyor. Rize idare mahkemesi daha önce 2 kez bu talebimizi yani önceki aşamalarda, 2008’e kadarki aşamalarda 2 kez yürütmeyi durdurma talebimizi kabul etmiş olmasına rağmen bu kez kabul etmemişti yürütmeyi durdurma talebimizi. Biz de haksız olduğuna inandığımız bu karar için Trabzon bölge idare mahkemesine başvurmuştuk. Trabzon bölge idare mahkemesi ekim ayı sonu itibariyle, 26 Ekim tarihli kararıyla Rize idare mahkemesinin bu kararının haksız olduğunu değerlendirdi ve çok etraflıca, çok uzunca da bir gerekçeli kararla yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Bu aşamada tabii önceki programda bu gelişme yoktu, şimdi yeni bir gelişme olarak ve sevindirici de bir gelişme olarak aynı zamanda hem size hem bütün ülkedeki yurttaşlara bunu duyurmuş olalım istiyoruz.

 

CT: Bu güzel haberi bizimle de paylaştığınız için teşekkür ederiz. Bir de merak ettiğim noktalardan bir tanesi, bu yerel halkın, o beldede yaşayanların tepkisinin nasıl olduğuna dair. Yani bir karşı çıkış muhakkak ki olmalı?

 

BK: Tabii olmaz mı! Buradaki mücadele, daha doğrusu bu madencilik işleri 1990 yıllarında başlıyor, hatta 89’da başlıyor, 89’dan itibaren ilk faaliyetlerle birlikte çevresel etkileri de Artvin halkı hissediyor. Ondan sonra 1995 yılında Yeşil Artvin derneğini kuruyorlar Artvin’in önde gelenleri. 1995 yılından bu yana mücadele ediyor Artvinliler. Hem hukuksal mücadele hem de fiili her türlü mücadeleyi yapıyorlar ve bugüne kadar da başarıya ulaştılar. Türkiye’nin hiçbir yerinde bir uluslararası maden tekelinin bir madeni terk ettiği bugüne kadar görülmemiştir, ilk kez Türkiye’de Artvin’de, Yeşil Artvin derneğinin öncülüğünde yapılan mücadeleyle daha önceki aşamalarda hem önceleri Kominko Madencilik, daha sonra da yine Kanadalı olan Invest Mining isimli bir maden tekeli bu ilden kovuldular. Hatta kendileri 2008’deki son açıklamalarında “biz Artvin halkını bu konuda ikna edemedik, o nedenle terk ediyoruz” diyerek terk ettiler. Onun için Artvin halkı bu mücadeleyi başarmış bir ilin halkıdır aynı zamanda, Türkiye’ye örnek bir mücadele yürütülmüştür, bundan sonra da öyle olacak. Yalnız bir şey tabii yine radyonuz aracılığıyla duyurmak istiyoruz. Trabzon bölge idaresinin bu kararı bizim elimize geçeli aşağı yukarı 16 gün civarında oluyor, halen şu anda Cerrahtepe bölgesinde sondaj çalışmaları başlamıştı, o sondaj çalışmaları bu mahkeme kararına rağmen halen 16 gündür sürdürülüyor. Yani bu hukuka, adalete, her şeye aykırı bir durumdur. Yasada idari kararların uygulama süresi var, gerçi 1 aylık bir süre var fakat bu 1 aylık süre oradaki faaliyetin durdurulmasına ilişkin bir süredir. Yani araçların toplanması, ekipmanların kaldırılması, faaliyetin durdurulması, vs. Bu tür şeylerin yapılması için verilmiş bir 1 aylık süredir ama onlar halen sondajı yapıyorlar ve 16 gündür yapıyorlar, 16 gündür hukuk çiğneniyor, adalet çiğneniyor. Biz biraz sonra valiliğe de giderek bu durumu bir kez daha anlatacağız yani mahkeme kararının uygulanma yükümlülüğü ilin mülki amirinindir, yalnız mülki amir 16 gündür bu kararı uygulamış değildir. Kendisine bu yöndeki serzenişlerimizi söylemeğe biraz sonra gideceğiz, bunu sizin aracılığınızla da bütün ülkeye duyurmuş olalım.

 

CT: Evet biz de dinleyicilerimize duyurmuş olduk bu durumu, son yaşananları ve Artvin halkının başardığı bu durumu. Teşekkür ederiz. Detayları tekrar sizden almağa devam etmek isteriz tabii ki.

 

BK: Ben bundan sonraki programlarda da son gelişmeleri yine size anlatırım diye düşünüyorum.

 

CT: Çok sağ olun.

 

BK: Teşekkür ederim, çok sağ olun, iyi günler.

 

CT: Kolay gelsin.