Nazilerin 1933 yılında yirmi bin civarında kitabı yakmak için seçtiği meydan olarak hatırladığımız Berlin’in Babel Meydanı, bu kez geçtiğimiz Cumartesi, 9 Eylül 2006 tarihinde, büyük olasılıkla tarihin en kalabalık yuvarlak masa toplantısına sahne oldu. Dünyanın her yerinden 112 düşünür, sanatçı ve bilim insanı meydanın ortasına kurulan dev bir yuvarlak masanın etrafında, binlerce izleyicinin önünde, yine dünyanın her yerinden gelen sorulara cevap bulmak amacıyla toplandılar.
Table of Free Voices (Özgür Sesler Masası) adı verilen bu dev etkinlik, kâr amacı gütmeyen, amacı küresel bir diyalog ve iletişim ortamı yaratmak olan Dropping Knowledge adlı bir oluşum tarafından düzenlendi. Etkinlik öncesinde ve süresince Dropping Knowledge sitesinde toplanan soruların sayısı yirmi bin civarında. Bu sorulardan, en çok sorulan ve insanlığın bugünkü en önemli sorunlarına çözüm bulabilmek amacıyla, iyi bir tartışmayı başlatabilecek olan 100 tanesi katılımcılar tarafından seçildi ve altı saat süren toplantı boyunca izleyiciler ve bir dijital kamera önünde tartışıldı, bütün toplantı, soru ve cevaplar kaydedildi. Şimdi bu ortak bilgi, yazıya dökülecek, tümü İngilizce’ye çevrilecek ve Living Library (Yaşayan Kütüphane) adında, internette isteyen herkesin katılımına açık olacak bir forumun da temeli olacak. Bu toplantının her yıl tekrar eden bir etkinliğe dönüştürülmesi de planlanıyor.
Dropping Knowledge sitesinde, sorular kolaylık yaratması amacıyla önceden belirlenmiş temalar altında sınıflandırılıyor; adalet, insan hakları, hayvan hakları, demokrasi, bilim teknoloji, sanat, edebiyat, tarih, çevre, din, demokrasi, sağlık, beslenme, ekonomi, eğitim vs. gibi çeşitli temalar altında yirmi bin başlık var.
Moderatörlüğünü insan hakları savunucusu Hafsat Abiola ve Amerikalı oyuncu Willem Dafoe’nin yaptığı toplantıya pek çok ilginç isim katıldı. Toplantıya katılan isimleri, sorulan soruları ve bu konuda merak ettiğiniz her şeyi Dropping Knowledge sitesinin altında Table Of Free Voices projesine ayrılan bölümde bulabilirsiniz.
Bu etkinliğin sponsoru ise Alman sigorta şirketi Allianz. Tabii ki en çok sorulan sorulardan biri de, Allianz gibi kâr amaçlı dev bir şirketin neden böyle bir etkinliği desteklediği.
