Arsen Lüpen

-
Aa
+
a
a
a

Dinleyici Destek Projesi Özel Yayını boyunca, bu yıl bahar aylarında basılacak olan Açık Radyo ansiklopedik kitabı Açık Kitap’tan seçtiğimiz tadımlık bölümleri, yazarlarının sesinden dinleyebilirsiniz. Bu maddelerin bazılarını da, özel yayın boyunca sitemizde bu bölümde yayınlıyor olacağız.

 

 

Arsen Lüpen

 

Sevgili Arsen Lüpen(ler)e Bir Çıkış Yolu Önerisi...

 

Açık Radyo’nun disk, plak ve kaset arşivi, başta programcılarımız olmak üzere gerçekten yüzlerce insanın ciddi külfetlere katlanarak oluşturduğu bir tür ortak kültür varlığı. Herkes, yıllar yılı, neredeyse ilk ses kayıtlarından başlayarak, dünyanın dört bir yanından bulabildiği her türlü ilginç ‘sada’yı bu ortak ‘malvarlığı’na taşıdı durdu.

 

Bu, kişisel ya da kurumsal değil, ‘kamusal’ bir zenginliktir. Yalnız programcı ve çalışanlarının değil, Radyo dostlarının tümüne de her zaman açık olan bütün bu ses ve müzik parçaları, onları kamu ile, yani herkesle paylaşmak içindir.

 

Son zamanlarda, bu ortak kültürel mirasımızın bazı nadide parçalarının kişisel arşivlere taşınmakta olduğunu farkettik. Arşiv odasından birer ikişer yok olan kayıtlar Funk müziğinden Kurt Weill’a, Fado’dan geleneksel Türk vurmalılar sanatına, Romen folklorundan John Lennon antolojisine kadar uzanan çok zengin bir çeşitlilik gösteriyor. Bu durum, onları alan(lar)ın ince bir zevke ve geniş bir entelektüel birikime sahip olduğunu ortaya koyması açısından gurur verici. Eski kuşakların rüyalarını süsleyen şık, entelektüel ve ‘kibar hırsız’ Arsen Lüpen’i ya da onun Türkiye’deki karşılığı Cingöz Recai’yi hatırlıyoruz.

 

Aslına bakılırsa, ‘özel mülkiyet hırsızlıktır’ diyen Proudhon’a ve onun gibi düşünen birçok düşünüre de saygı gösteriyor ve bu ‘özel arşiv’ oluşturma gayretini de anlayışla karşılıyoruz. Ama, işte tam da bu noktada Lüpen’e yaraşır incelikte bir nüans var: Radyo’nun arşivinden ‘kaldırılan’ herşey, kibar hırsızların özel koleksiyonunu ve onların iç dünyasını zenginleştirir şüphesiz. Onlar özel anlarında özel müzikler dinleyebilirler. Ama bu, Açık Radyo dinleyen on binlerce insanın, o insanlar için yorulmadan program hazırlayan yüzlerce kişinin ve bu iki grubun ortak dünyalarının yoksullaşması pahasına olamaz, olmamalıdır. Yani, ırkçılık kurbanı olan bir insanı anarken John Sinclair’in haykırışını John Lennon’ın sesinden, kuzey Afrika’nın ağır ve acılı uğultusunu Enver İbrahim’in udunun tınıları aracılığıyla dinleyicilerimizle paylaşmamızı engelliyorsa bu, bir kişinin bencilce tutkuları yüzünden hepimizin biraz yoksullaşması sonucunu doğurur. Bu ise, daha iyi bir toplum yolunda uğraşırken hepimizin şevkini azıcık kırar doğrusu. Lüpen, ömrünü ‘kolluk kuvvetleri’ni ti’ye almak, onların kendini beğenmiş budalalıklarını açığa çıkarmak için irili ufaklı hırsızlıklar yapmaya adamış bir ‘anarşist’ roman kahramanıydı. Bizim, yani Açık Radyo’cularınsa herhalde son düşüneceğimiz şey olurdu ‘kolluk’ görevi yapmak. Lüpen’lerin muhatabı biz olamayız yani.

 

Radyonun arşiv dolabını kilit altına almak ise, herkesi onursuzlandıracak ‘absürd’ bir davranış olur. (Şifreli kilidin kodu da “813” olurdu herhâlde.)

 

Sevgili Arsen Lüpen(ler),

Bir çözüm önerimiz var: Bizim görebildiğimiz kadarıyla, radyonun ortak malvarlığından son zamanlarda eksilen 35 kadar CD’nin listesini aşağıya çıkardık. Bunları bir şekilde bizim görebileceğimiz bir yere bırakır ya da bize yollarsanız hepsinin kopyalarını en kısa zamanda çıkarır ve bu ‘özel koleksiyon’u aynı yere bırakır veya yollarız. Böylece, hem siz sevgilinizle ya da yalnız başınıza dilediğiniz gibi müzik dinlersiniz, hem de radyocular sevgilileriyle, dostlarıyla ya da yalnız başlarına bu zenginlikleri paylaşmaya devam etmiş olurlar.

Sanırız bu formüle Lüpen bile gülümser ve şık bir reveransla karşılık verirdi.

 

Sevgilerle,

 

Açık Radyo

 

 

Dinleyici Destek Projesi için seslendiren: Tilbe Saran