Termik Sevdası Tam Gaz, Kırkağaç'ta 600 Bin Zeytin Kesildi

-
Aa
+
a
a
a

Termik santraldan kaçmak için zeytin ağaçlarını kaybeden Yırca'dan bu kez otoyol ve hızlı tren geçecek. Ağaç kesimlerinin başladığı ilçelerden Kırkağaç'ta ise Erdem'e göre şimdiden 600 bin zeytin kesildi. Açık Gazete'de yayımlanan  Soma Nöbeti: Ay'ın 13'ü köşemizin 6. bölümünde Tütün-Sen Genel Başkanı ve Çiftçi-Sen Genel Sekreteri Ali Bülent Erdem ile konuştuk.

Manisa'nın Soma'ya bağlı köyü Yırca'da 6666 zetin ağacının bir sabah operasyonu ile Kolin Holding tarafından Kömürlü Termik Santral için köklenmesi Soma'daki madenci katliamının 5 ay sonrasına denk geliyor. Bu sırada TBMM'de "Maden Kazalarını Araştırma Komisyonu" kurulmuş ve çalışmaya başlamıştı. Araştırmasını Aralık ayında bitiren komisyonun hazırladığı sonuç raporunda ölümlü maden kazalarının esasına girilmediğinin bir işareti de Kömürlü Termik Santral yatırımlarına değinilmemesi oldu.

Bu fotoğraflar da Kırkağaç'ta zeytinler kesilmeden önce ve sonra.

Açık Radyo'da Özgür Özel ile Komisyonun çalışmaması üzerine yapılan bir söyleşi dinlemek için tıklayın.

Kolin yatırımını Yırca'ya yapmaktan vazgeçse de, termik santralından vazgeçmedi. Yırca'ya kuşuçuşu 15 km. uzakta bulunan Türkpiyale ve Kayrakaltı köylerinde çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor.  Bu, yeni maden işçileri demek.

Manisalı Tütün-Sen Genel Başkanı ve Çiftçi-Sen Genel Sekreteri Ali Bülent Erdem'in ifadesine göre Soma'da şu anda işsizlik had safhada. Santral bu işsizliğe bir nebze iyi gelecek olsa da, İş ve İşçi Sağlığı konusunda iç açıcı örnekleri bulunmayan Türkiye'de maden kazalarına dair bir çözümü olup olmadığı soru işareti.  

"600 bin ağaç kesildi."

Türkpiyale Köyü muhtarı "Kolin'e de termik'e de muhtacız" derken Erdem'e göre köylüler ellerindeki son toprakları da sattığı için zaten az olan tarım yapma ihtimalleri böylece ortadan kalkacak. "Eski tütüncü, yeni madenciler" iş ararken, bir il enerji politikalarına kurban edildi. Yırca ise bu durumda diğer köylerden ayrı bir yere düşüyor. Termik santraldan kaçmak uğruna zeytin ağaçlarını kaybeden Yırca'dan bu kez otoyol ve hızlı tren geçecek. Ağaç kesimlerinin başladığı ilçelerden Kırkağaç'ta ise Erdem'e göre 600 bin zeytin kesildi.  

"Çok sayıda işsiz var."

Başa dönersek; Ali Bülent Erdem'e öncelikle katliamın ikinci yılı yaklaşırken Soma'daki genel atmosferi soruyoruz. "Aileler facianın olduğu her ayın 13’ünde bir yürüyüş yapıp karanfil bırakıyorlar madenci anıtına, böylece unutturmamaya çalışıyorlar. Ama halkın duyarlı olduğunu söyleyemeyiz," diyor. Sebebi "Unutmak mı? "Aslında tepkililer, ama belli edemiyorlar. Bu faciadan sonra 2800 küsur işçi işinden atıldı ve şimdi işsizler. Tepki gösterirlerse yeni bir işe giremeyeceklerini düşünüyorlar. Fazla sayıda işsiz var burada."

İşsizler ordusu ve tepkisizlik kendiliğinden oluşmadı elbette, Erdem şöyle yorumluyor: "Bir yanda enerji havzası ilan edilen ve ucuz işgücüne ihtiyaç duyulan, diğer tarafta kendi toprağında üreterek kazanamayan, iş arayan küçük çiftçilerin buluştuğu bir kent haline geldi Soma. Böyle bir durumda yeni santral yatırımlarına tepki göstermiyorlar."

İş arayan eski tütüncüler

Bu tepkisizliği oluşturan nüvenin gizemi 1970'lere kadar uzanıyor. Süreci yakından izleyen sendikacı Ali Bülent Erdem şöyle anlatıyor; Kıraç toprakların ürünü tütündür. 70’lerde Soma nüfusu 39 binken, 59 köyün 52’sinde tütün üretiliyor ve üretici sayısı 4 bin 608'dü. Bunu 4’le çarpmamız lazım (aile olarak düşündüğümüz için) köylerde 20 bin kişi yaşarken 17-18 bin kişi tütün üretiyor. Tütün yasasının çıkmasından sonra üreticiler bu toprakları terketmek zorunda kalıyorlar. Alternatifi zeytin olabilir ama zeytin de onların geçimini sağlamıyor. O yüzden şimdi her biri iş arayan eski tütüncüler durumunda. 

Yırca'da da durum farklı yaşanmadı. Köylüler Kolin’i topraklarına sokmadı ama köyün diğer topraklık alanları da şimdiki santral için kullanılıyor. Erdem, Yırca'nın da önemli bir tütün üretim köyü olduğunu anlatıyor. Fakat tütüncülüğün bitirilmesinin asıl sebebi Tütün Yasası değil, aksine santral külleri. Yırcalılar, o küllerin içinde alternatif olarak ne yapabileceklerini düşünüp zeytin ekmişler, son kalan tarlalarına da Kolin gelmiş. 

"Yırca 'şanssız' bir köy."

Zeytincilik yapacaklardı ama şimdi o da olamıyor. Ne olacak? Cevaba biraz karamsar başlıyor Erdem; "Yırca şanssız bir köy. Çünkü şimdi o köyden bir de İstanbul –İzmir otobanı köyün yarısını alarak geçecek. Hızlı trenin de oradan geçeceğini düşünülüyor. Yırca’nın gençleri iş arayacaklar." 

Köydeki his nasıl peki? diye soruyoruz, şöyle tasvir ediyor, "En azından Kolin’i sokmadıkları için mutlular ama otoban için yapabilecekleri bir şey yok, çünkü o güzergâhta bulunan herkesin direnmesini gerektiriyor engellemek. Ama Kırkağaç yöresinde şimdi o kadar çok ağaç kesilmeye başlandı ki, görseniz içiniz acır. Söylenenlere göre 600 bin zeytin ağacı kesildi.

30 yılı aşkın süredir termik santralla yaşayan Soma için yapılmış bir halk sağlığı araştırması yok. "Varsa da bizimle paylaşılmadı," diyor Ali Bülent Erdem, ama gözlemlenebilen bir gerçek var ki; çok sayıda koah, astım, kalp hastası olduğu. Kansere bağlı ölümler de artmış. Devletin kendisi de biliyor ama Soma eski moda enerji politikalarına kurban edilmiş durumda.

12 Nisan’a ertelenen son Soma Dava'sında 46 kişi yargılanıyor, bunların 6'sı tutuklu.

Açık Radyo'da Açık Gazete programının içinde yayınlanan "Soma Nöbeti /Ayın 13'ü" programımızda geçtiğimiz ay Meclis’te çalışan komisyonun nasıl işlemediğini Özgür Özel ile konuşmuştuk. 

Fotoğraflar: Seçil Türkkan