Karantinayı sona erdiren Çin’in hava kirliliği kısa sürede rekor seviyelere ulaştı

-
Aa
+
a
a
a

Geçen ay koronavirüs tedbirleri kapsamındaki karantina uygulamasını sona erdiren Çin’in hava kirliliği rekor seviyelere ulaştı.

Fotoğraf: AP
Gezegenin Geleceği: 28 Mayıs 2020
 

Gezegenin Geleceği: 28 Mayıs 2020

podcast servisi: iTunes / RSS

Geçtiğimiz ay koronavirüs tedbirleri kapsamındaki karantina uygulamasını sona erdiren Çin’in hava kirliliği kısa sürede rekor seviyelere ulaştı. Ekonominin yavaşlatıldığı dönemde hava kalitesinin büyük bir ölçüde iyileştiği ülkede, önlemlerin kaldırılmasıyla birlikte bu iyileşmenin kısa süreli olduğu ortaya çıktı. Gizmodo’dan Yessenia Funes’un haberine göre hava kirliliği ölçümleri yapan bağımsız Enerji ve Temiz Hava Araştırmaları Merkezi yayınladığı raporda kirliliğin önceki yılın aynı döneminin üzerinde gerçekleştiğini belirtti. Merkez, Nisan ve Mayıs aylarında ülke genelindeki partikül madde, azot dioksit, kükürt dioksit ve ozon miktarlarını ölçtü. Araştırma sonucunda bütün kirlilik yaratan moleküllerin sayısında önceki yıla göre artış yaşandığı gözlendi. Sonuçlar kirliliğin büyük ölçüde kömürle çalışan elektrik santrallerinden geldiğini gösteriyor. Kükürt ile dolu kömür yandığında havaya salınan kükürt oksijenle etkileşime geçerek kükürt dioksiti oluşturuyor. Havadaki kükürt dioksitteki olağanüstü artış da kirliliğin sorumlusu olarak termik santralleri işaret ediyor.  Araştırmalar ise koronavirüs ölümleri ile hava kirliliği arasındaki bağı net bir şekilde gösteriyor. Yani Çin’de hava kirliliğinin bu boyutlarda yaşanması önümüzdeki günlerde koronavirüse maruz kalan insanların savunmasını çok daha zayıflatması ve ölümcül sonuçlara yol açması mümkün görünüyor. Başka bir boyuttan bakıldığında ise temiz enerjiye yönelmek için bir fırsat olarak kullanılabilecek salgının sonucunda kömürde karar kılmak, karşı karşıya olduğumuz diğer çok büyük bir kriz olan iklim değişikliği için de umut vadeden sonuçlar doğuracak gibi görünmüyor.

Kadıköy'de örnek uygulama

Kadıköy Belediyesi örnek bir uygulamaya imza attı. Belediye’nin Bilgi İşlem Müdürlüğü ile birlikte geliştirdiği proje çerçevesinde Fenerbahçe Parkı‘ndan başlayarak Kadıköy’ün parklarındaki ve yollardaki ağaçların tanıtılması amaçlanıyor. Gazete Kadıköy’den Seyhan Kalkan Vayiç‘in haberine göre Kadıköy Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Leyla Terzi, “Ağacını Tanı” adlı uygulamayı “ağaçları korumak, ağaç sevgisini aşılamak ve bu değerli mirası gelecek nesillere aktarmak” amacıyla gerçekleştirdiklerini söyledi:  ‘’Özellikle Fenerbahçe Parkı‘nda tarihi tescilli ağaçlarımız var. Bu ağaçlarımızı tanıtmak istedik ve hemen onlar hakkında araştırma yapmaya başladık. Ağaçların önüne onları tanıtan kısa bilgilerin olduğu tabelalar yerleştirdik. Ama daha farklı ne yapabiliriz diye de düşündük ve Bilgi İşlem Müdürlüğü’nün desteğiyle bir telefon uygulaması geliştirdik. Telefonunuza bu uygulamayı indirdiğiniz zaman tabelanın üzerindeki QR kodunu okuttuğunuzda ağaç hakkında daha detaylı bilgiye ulaşıyorsunuz.’’ Terzi, üçüncü aşamada ise sırasıyla Özgürlük Parkı, Yoğurtçu Parkı ve Koşuyolu Parkı‘ndaki ağaçları tanıtacaklarını, çalışmanın Kadıköy’ün geneline yayılacağını kaydetti. 

"Yenilenilebilir enerjiye yatırım yapılmalı"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “24 Mayıs günü elektrik üretimimizin %90’ını yerli ve yenilenebilir kaynaklardan elde ederek günlük üretimde yeni bir rekora daha imza attık” dedi. Europe Beyond Coal Kampanyası’ndan Duygu Kutluay İklim Haber’e yaptığı açıklamada, Avrupa’dan örnekler vererek, “İngiltere 48 gündür elektrik üretiminde kömür kullanmayarak tarihinde bir rekor kırmaya devam ediyor. Portekiz 52 gündür elektrik üretiminde kömür kullanmıyor. Yunanistan’ın kömür bölgelerinde üretim 61 yıldır ilk defa durdu. Bu ülkelerin hepsinin 2025 yılından önce kömürü elektrik üretiminden çıkarma hedefleri var. Türkiye’nin zengin potansiyeli düşünüldüğünde bizim kutlamamız gereken rekor %100 yenilenebilir enerjiyle geçirdiğimiz gün sayısı olmalı” dedi. Kutluay, “Türkiye için yeni kömür kapasitesi eklemeyip, mevcut kömürlü termik santrallarını en eskilerinden başlayarak kapamak için bir fırsat sunuyor. İçinde bulunduğumuz koşullar düşünüldüğünde, bu, sınırlı kamu kaynaklarının kömür gibi hızla terkedilen bir teknolojiyi ayakta tutmaya çalışmak yerine kömür işçileri için adil dönüşüm programlarına, enerji verimliliği çalışmalarına, güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji yatırımlarına ayrılması gerektiğine dair de önemli bir hatırlatma” diye konuştu.

"Doğalgaz gelecek fon çalışmalarından çıkarılmalı"

Sekiz Avrupa ülkesi, koronavirüsle mücadelede yeşil ekonomik iyileşme planlarına hazırlanan Avrupa Birliği’ne, doğalgazın gelecek fon çalışmalarından çıkarılmaması yönünde çağrıda bulundu. Bu ülkeler Bulgaristan, Çekya, Yunanistan, Macaristan, Litvanya, Polonya, Romanya ve Slovakya. Ekonomisini 2050 itibarıyla karbonsuzlaştırmaya çalışan Brüksel, fosil yakıt fonlarını sonlandırma konusunda baskı altında. Komisyonun yeşil iyileşme plan taslağı, sadece karbon yakalama teknolojilerini kullanan doğalgaz ve hidrojen gibi düşük karbonlu yakıtları taşımak adına doğalgaz altyapılarını yeniden değerlendiren projelere fon sağlıyor. Doğalgaz, enerji santrallarında yakıldığında kömürün yarısı kadar karbondioksit salımına neden oluyor. Avrupa’nın kömür kullanımını azaltmasıyla birlikte güneş ve rüzgar enerjisinin yanı sıra doğalgaz kullanımının da emisyonların düşmesine yardımcı olduğu iddia ediliyor. Ancak doğalgaz santralları yüksek maliyetli karbon yakalama teknolojilerini kullanmazsa net sıfır emisyon hedefini yakalamak kolay değil. Çevre örgütleri bugün kurulan doğalgaz altyapısının on yıllar boyunca çalışacağını, bunun yerine ülkelerin yenilenebilirlere, enerji depolarına ve akıllı şebeke sistemlerine yatırım yapması gerektiğini söylüyorlar.