Arjantinli Generaller Yargı Önüne

-
Aa
+
a
a
a

Arjantin Cumhurbaşkanı Kirchner, Arjantin Yüksek Mahkemesi’nin diktatörlük yıllarında işkence yapanların dokunulmazlığına ilişkin kararını kaldırıldığını açıkladı. Arjantin Yüksek Mahkemesi’nin yediye karşı bir oyla aldığı kararla, 1986’da çıkarılan Punto Final ve Ley De Obedencia yasaları gereğince 1986’dan sonra da işkence yaptığı tespit edilenler de  yargılanabilecek. Cumhurbaşkanı Kirchner, “ülkenin nefes almaya ihtiyacı var, Punto Final utancıyla yasayamazdık” derken, ordu adına açıklama yapan General Roberto  Bendini, “yargılanmaların önünün açılması gerektiğini” Savunma Bakanı Jose Pampuro ise, “ordunun hedef alınamayacağını” vurguladı. 26 yıldır, diktatörlük yıllarındaki kayıpların bulunması ve suçluları yargılanması için  mücadele eden Plazo De Mayo Anneleri Sözcüsü Hebe de Bonafini de “iyimser olmam için suçluları hapiste görmem gerekir” dedi.

 

Arjantin Yüksek Mahkemesi,  1986’da çıkarılan yasalarla, soykırım uyguladığı alenen tespit edilenlerin dışında 1986’dan sonra kimliği açığa çıkanların yargılanamayacağını öngörüyordu. Mahkemenin aldığı bu kararla yine kimlikleri belli olan  1000 kadar sorumlunun yargılanmasının önü açılmış oldu. 1986 yılında Cumhurbaşkanı Raul Alfonsin tarafından yasanın değiştirilmesi ele alınmış ve diktatörlük yıllarında tutuklulara işkence yapıldığı tespit edilen ESMA (Askeri İstihbarat Okulu) yöneticilerinin yargılanması talep edilmişti. 2003 yılında yeniden ele alınan konu 14 Haziran’daki  kararda da karşıt oy veren Carlos Fayt’in eleştirisiyle gündemden düşürülmüştü. Yasanın tekrar ele alınması. 1978 yılında iki kişinin işkenceyle öldürülmesinden sorumlu tutulan Julio Simon’un halen aktif görev yapmasıyla başladı. Yasanın aynı zamanda diktatörlük yıllarında komşu ülke istihbarat örgütleriyle yapılan işbirliğini de kapsaması aynı dönemde işbaşında olan Şili ve Uruguay cuntalarının da suçlanabilmesinin önünü açacak. Diğer yandan Uruguay Parlamentosu’nun da Yazar Juan Gelman’in gelinini Arjantin.- Uruguay istihbaratlarının işbirliği sonucu gözaltına alınıp ortadan kaldırılması vakasının da yeniden ele alınması. Arjantin Yüksek Mahkemesi’nin aldığı kararın bütün bir kıtayı etkileyeceğinin işareti olarak yorumlanıyor.

 

Katiller aramızda...

 

Abuelas de Plaza de Mayo, Baskani Estela Carlotto, bugün açıklanan karardan sonra. “katiller ve hırsızlarla birlikte yaşıyorduk. Bu duruma son vermenin zamanı” dedi. Carlotta, diktatörlük yıllarında işkence yapma, gözaltındaki tutukluyu yok etme (en çok kullanılan yöntem  helikopterden denize atma) ve de tutukluların çocuklarını kaçırarak çocuksuz asker ailelerine verilmesi gibi operasyonlarla ilgili binlerce kişinin yargılanabilme umudunun bile önemli olduğunu belirtti.

 

Arjantin  geçmişiyle hesaplaşarak yen bir çıkış yolu arıyor. İktidara geldiği ilk günden beri insan hakları konusunda itinalı bir çalışma gösteren Kirchner hükümeti sırasında ordunun üst düzey subayları tasfiye edilmiş. İşkence merkezi olarak  bilinen ESMA  İnsan Hakları Müzesi’ne dönüştürülmüş. SIDE (Gizli İstihbarat Teşkilatı) arşivlerinin açılması gündeme gelmişti. Kimilerine göre Ekim ayında yapılacak olan yerel seçimlere yatırım yapan Kirchner’in politik taktiği olarak yorumlansa da, Arjantin insan hakları konusunda bugün önemli bir adım attı.   Latin Amerika’nın diğer ülkelerindeki durum ise şöyle:

Uruguay  1985’de demokrasiye yeniden geçtiği donemde Baskan Julio Maria Sanguinetti. Devlet Şiddetine Maruz Kalanlar Yasası’nı (Ley de 15.848) açıkladı. 1989’da parlamentoda onaylanan yasa, işkence mağdurlarının ifadelerine dayanarak suçlama yapılabileceğini belirtse de, yasa yüzünden kimse yargılanamadı. Yeni Baskan Tabare Vazquez ise Kirchner’inkine benzeri bir taktikle diktatörlük yıllarında işkence yapıldığı bilinen bir kampta inceleme yaptı ve Juan Gelman’in gelininin kaçırılması vakasının yeniden ele alınarak yasanın isletilmesinin önünü açtı. 

Şili’de 1978 yılında diktatör Augusto Pinochet- çıkarılmasında kendisinin de payı olan anlaşmayla yargı dokunulmazlığı kazandı. 1990 yılında ise Baskan  Patricio Aylwin  Gerçeğin Araştırılması Komisyonu raporlarını gündeme getirerek suç isleyenlerin yargılanmasının önünü açtı ama başta Pinochet olmak üzere üst düzey sorumlular ancak yurtdışında o ülkenin vatandaşlarına yaptıkları işkence dolayısıyla ya da İspanyol yargıç Garzon’un da iddialarında dayanak olarak göstermeye çalıştığı gibi soykırım uyguladıkları için yargılanabiliyorlar.

 

Peru’da1995’te çıkarılan yasa ile 1980 yılına kadar görevlerini suiistimal ettiği ileri sürülenlere yargı dokunulmazlığı getirildi. 26.479 numaralı yasa “kirli savaş” yıllarındaki kusurların cezalandırılmasını engelliyor. 

 

Paraguay’da 1954-1989 yıllarında süren Alfredo Stroessner diktatörlüğünde işlenen suçlar 2002 yılında Gerçek ve Adalet Komisyonu tarafından ele alındı ama halen Brezilya’da sürgünde olan Stroessner’in politik baskıları  komisyonun sonuç almasının onunu tıkıyor.

Bolivya’da1964 –1982 yıllarında diktatörlüğün uyguladığı suçlar, Başkan Hernan Silez Suazo dönemindeki bir komisyon tarafından ele alındı, komisyon raporlarına dayanarak diktatörlük yıllarında Dışişleri Bakanlığı yapan Luis Arce Gomez 30 yıla mahkum edildi.