Sosyal Müzik
Son iki dönem çaldıklarımızdan Spotify'da olanları bir playlist'e koyduk, 380 parçalık bir playlist oldu. Dilediğiniz gibi dinleyin, paylaşın ve yayın...
Sosyal Müzik
Son iki dönem çaldıklarımızdan Spotify'da olanları bir playlist'e koyduk, 380 parçalık bir playlist oldu. Dilediğiniz gibi dinleyin, paylaşın ve yayın...
Cazın özellikle 60’lı yıllardan sonra yaşadığı muazzam ve sürekli değişime kapılmamak mümkün değil (en azından bizim için). Bu hafta ise caz geleneğini takip eden müziklere geri döndük, cazın ruhuna baktık.
Carla Bley’i ne yazık ki 17 Ekim’de kaybettik. Daha önce kanserle savaşırken yazdığı ve çıkardığı son albümü "Life Goes On"dan çalmıştık. Yaşam savaşının yansımalarını içeriyordu. Ölümüne gerçekten üzüldük ve onu anmak istedik.
Sonbaharın ortasına geldik. Bizde adına hiç uymayan bir canlanma, şehrin hareketine katılma isteği yaratan bu mevsimi seviyoruz. Ama yazdan, verdiği hafiflik, kaygısızlık havasından da hâlâ vazgeçemedik. Bu geceki parçaları bu iki arada bir derede duygularla seçtik.
Pek sevdiğimiz gitarist John Scofield'ın başka müzisyenlerle yaptığı, geniş bir yelpazeden müziklere odaklandık bu hafta.
Sosyal Müzik'in iki yapımcı ortağı var. Programları karşılıklı konuşarak yapıyoruz. Özellikle yaz dönemlerinde ya da seyahatler girince bazen bu mümkün olmuyor ve tek başına kalıyoruz. O zaman muhabbet edemiyoruz hâliyle. Bu hafta öyle haftalardan biri. O yüzden konumuz da "Tek Başına" olmak.
Kediler insanları büyülemek için evrilmişler tahminen. Çoğu kişi kedilerin çekiciliği karşısında çaresiz kalıp onları besliyor, evlerine alıyor. Caz müzisyenleri de bu çekimden etkilenmişler haliyle. Bu programda kedilerle ilgili parçalar çalıyoruz. Kedili günler dileriz!
Karışık bir listeyle karşınızdayız yine. Yazlık program serimize bir ek daha yapalım dedik.
Sosyal Müzik'te bu gece plak çalıyoruz. Daha önce çaldığımız ve bayıldığımız albümlerin plaklarını da alıyoruz arasıra. O plaklar bugün çıtırtılarıyla sizlere ulaşıyor. Bu sefer albümlerle ilgili bilgileri plak kapaklarından, albüm notlarından okuyoruz. Eski usul bir program oldu...
Sosyal Müzik'te hayvanlarla ilgili parçalar çalmayı pek seviyoruz. Tekinsiz mahlukatları irdelemiştik, şimdi şahane mahlukatlara geldi sıra.
70’lerin ortalarında fusion’dan kopup geniş kitlelerin daha kolay dinleyebileceği, doğaçlama gibi “riskli” alanlara girmeyen, popüler ve haliyle de ticari olmayı tercih eden bir müzik akımı başladı. 80’lere damgasını vurup sonra 90’larda yavaş yavaş sönen pop-caz ya da smooth-jazz. Aslında çok yetenekli bazı müzisyenlerin de dahil olduğu bu akım bizim erken gençliğimize denk geliyor, anılarımızda yeri büyük. Bu gece yaz hafifliğinin ardına sığınıp 80’lere, pop-caz günlerine dönüyoruz.
Bu hafta cazda basın rolü ve yemekte patlıcanın rolü arasında bir paralellik kuran Önder Focan'ın bu düşüncesini irdeledik. Caz müziğinde bas, gerçekten yemeklerdeki patlıcan gibi midir? Gelin inceleyelim...
Takip edenler bilir, Sosyal Müzik’te o günlerde dinlediklerimiz, düşündüklerimiz, yaşadıklarımızla şekillenen playlist’ler çalıyoruz. İklim krizinin etkilerini inkar edilemeyecek şekilde hissettiğimiz bu günlerde her merhabanın ardından gelen, her sohbetin içine sızan “sıcaklar”, Sosyal Müzik’e de konu oldu bu gece.
Tatil zamanı yine nefis parçalarla dolu yazlık bir liste hazırladık. Yine Afrika, Küba ve Brezilya ağırlıklı oldu müzikler...
Vamos para o Brazil! Geldi geliyor diye endişeyle beklediğimiz sıcak dalgası işte sonunda burada! Bu geceki yazlık Sosyal Müzik’te biraz ferahlamak için şu anda gayet serin günler yaşayan Brezilya’ya gidiyoruz.
Sonunda yaza girdik. Bu sıcaklarda artık daha hafif ve eğlenceli müziklere, yazlık parçalara dönme zamanı geldi. Yazlık serimizin ilk programı tam da böyle...
Bayramda neşeli müzikler çalmayı adet edindik. Bu hafta dinlerken keyif alacağınız, Türkiye başta olmak üzere dünyanın çeşitli yerlerinden caz, funk, afrobeat parçalar çalıyoruz. Bayramınız kutlu olsun.
Hep yeni çıkanlara odaklanıyoruz ya, aslında uzun zamandır tamamlanmayı ve program haline gelmeyi bekleyen onlarca eski listemiz var. Onlardan bazılarını rastgele seçip gün yüzüne çıkardık, bu gece…
Zihnimizdeki çekmecelere yığdığımız düşünceleri, işleri elden geçirme ve düzenleme için müzikten yardım aldığımız bir liste ile karşınızdayız bu gece. Avrupa, ağırlıklı olarak da kuzey cazının döngüsel, meditatif, zihin berraklaştırıcı örneklerini dinleyeceğiz.
20. Radyo Şenliği, Dinleyici Destek Projesi coşkusuna uygun parçalardan oluşan bir programla karşınızdayız bu gece. Çok yaşa Açık Radyo!