"3 milyar insanın temel el yıkama imkanı yok"

-
Aa
+
a
a
a

Dünya Kaynakları Enstitüsü araştırması, 2030 yılına kadar toplumlarımız için su sağlamanın küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın %1’inden biraz fazlasına mal olabileceğini söylüyor.

Fotoğraf: Kuzey Ormanları Savunması
Gezegenin Geleceği: 13 Şubat 2020
 

Gezegenin Geleceği: 13 Şubat 2020

podcast servisi: iTunes / RSS

Küresel su krizlerine ilişkin istatistikler göz korkutucu: Bugün 3 milyar insanın temel el yıkama imkanı yok. Bununla birlikte, dünyadaki su krizlerinin çözümleri düşündüğünüzden çok daha düşük maliyetli. Yeni bir World Resources Institute yani Dünya Kaynakları Enstitüsü araştırması, 2030 yılına kadar toplumlarımız için su sağlamanın küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın %1’inden biraz fazlasına mal olabileceğini söylüyor. Ve ekonomik faydalar maliyetlerden daha ağır basıyor. Su erişimi ve sağlığa uygun hale getirme çalışmaları yapılan her 1$’lık yatırım, ortalama 6.80$’lık getiri sağlıyor. Dünya Bankası, daha iyi su yönetimi politikalarının uygulanmaması durumunda, 2050 yılına kadar %2-10’luk bölgesel Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın kayıplarına neden olabileceğine işaret ediyor.

Sapanca teleferik projesine karşı ayakta

Sapanca İlçesine bağlı Kırkpınar Mahallesinde Kuzey Ormanları’nın 3000 ağacını katledecek Teleferik Projesi, ‘Telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği’ gerekçesiyle mahkemece yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Aylardır projeye karşı mücadele eden mahalleli, ormanlara sahip çıkacaklarını yeniden seslendirdi. Kırkpınar Mahallesi Sakinleri yürütmeyi durdurma kararının derhal uygulanması ve teleferik projesinin iptal edilmesi taleplerini yapılan eylemle yineledi. Aylardır teleferik projesine karşı gelerek eylemlerini sürdürenler bugün Kırkpınar Hasanpaşa Mahallesi’ndeki teleferik istasyonu mevkiinde toplandı. Alanda bulunan müzik grubu, ‘Uyan Sapanca’ adlı şarkıyı seslendirdi. Yapılan açıklamada, 5 aydır eylemlerini sürdürdüklerini, ormanlara sahip çıkılması yenilenerek, ormanların yok edilmemesi gerektiği belirtildi.

Avustralya bugün iklim felaketi için sıfır noktasında

Yeşil Gazete’den Nilüfer Ağaç’ın haberine göre, Avustralya bugün iklim felaketi için sıfır noktasında. Muhteşem Büyük Bariyer Resifi ölüyor. Dünya mirası yağmur ormanları yanıyor, okyanustaki devasa kelp ormanları büyük ölçüde yok oldu, sayısız kasabanın suyu tükendi ya da tükenmek üzere ve şimdi geniş kıta daha önce görülmemiş ölçekte yanıyor. Yangınlar, halihazırda, neredeyse bir eyalet kadar büyük bir alan olan 14,5 milyon dönümü yaktı; Kaliforniya‘daki 2018 yangınlarında hasar gören alanın üç katından daha fazla ve Amazon‘daki 2019 yangınlarının altı katı büyüklüğünde bir alandan söz ediyoruz. Kanberra‘nın havası yeni yılın ilk gününde Avrupa büyüklüğünde bir duman tabakası nedeniyle dünyanın en kirli havası oldu. Bilim insanları, yarım milyara yakın yerel hayvanın öldüğünü tahmin ediyor ve bazı hayvan ve bitki türlerinin tümüyle yok olduğundan korkuluyor. Kitlesel açlık olayları olarak tanımlanan durumda, kurtulan hayvanlar yavrularını terk ediyor. En az 18 insan öldü ve daha fazlasından endişe ediliyor. Yeni Güney Galler‘de olağanüstü hal ve Viktoria‘da felaket durumu ilan edildi. Sayısız Avustralyalı adına konuşan, Kuzey Viktoria‘nın Gipsy Point topluluğundan Ian Mitchell “Yerleşimde enerji kaynağı yok, telefon yok, tüm yollar kesilmiş olduğundan 4 gün içinde buraya kimsenin ulaşma şansı yok, sadece uydu üzerinden elektronik posta çalışıyor. İki büyük botumuz var ve erzak tedarik edebilirler, özellikle Coata’dan yakıt. Kasabamızı savunacak daha fazla insana ihtiyacımız var. Sık iç alanlar bugünden sonra problem olacak, tüm patikalar yanan ağaçlarla kaplı ve bununla mücadele edecek kimse yok. Yorgunuz ama iyiyiz. Ancak 2020’de hala buradayız.’’ dedi. Yeni Güney Galler’de, Kobargo‘nun yangınla harap olmuş kasabasındaki kitap dükkanının camına bir yazı asılmış. “Kıyamet sonrası kurgu, şu ana taşındı.” Ve bütün bunlara rağmen, inanılmaz bir şekilde, Avustralya liderlerinin beklenmeyen bu ulusal krize tepkileri ülkelerini savunmak değil, fakat fosil yakıt endüstrisini savunmak oldu. Bugün Avustralya hem kömür hem gaz alanında dünyanın en büyük ihracatçısı. Son Sovyet lideri Mikhail Gorbachev, Sovyetler Birliği’nin çöküşünün 1986’da Çernobil‘deki nükleer felaket ile başladığını söylemişti. Felaketin ardından, 2006’da, “bildiğimiz sistem savunulamaz oldu” diye yazmıştı . Hala devam eden uçsuz bucaksız Avustralya yangınlarının muazzam trajedisi, iklim krizinin Çernobil’i olduğunu kanıtlayabilir mi? 

Aliağa'da duman endişesi

İzmir Aliğa’da gece başlayan duman, sabah saatlerine kadar sürdü. Aliağalıların endişesine yol açan duman ile ilgili ise dumanın çıktığı şirket bir açıklama yapmadı. Genelde atık ürünleri imha ve işletme duruşlarında yapılan uygulama, sık sık oluyor ve çevre denetlemesi bile durumu engellemiyor. Aliağa halkı havayı zehirleyen bu uygulamanın durdurulmasını ve gereken cezanın verilmesini istiyor. 

Küresel enerji tüketimi kaynaklı emisyonlar 2018'le aynı seviyede kaldı

Uluslararası Enerji Ajansı  tarafından yapılan çalışmanın sonuçlarına göre küresel enerji tüketimi kaynaklı emisyonlar geçtiğimiz yıl 2018 ile benzer şekilde 33,3 Gigaton seviyesinde kaldı. Bu emisyonlarda aralarında Türkiye’nin de olduğu gelişmiş ülkelerin payı 11,3 Gt, gelişmekte olan ülkelerin ise 22 Gt oldu. Çalışmaya göre sabit kalan emisyonlarda özellikle, %1,7 gerçekleşen ortalama büyümeye karşın, gelişmiş ülkelerin elektrik üretim sektörlerinde rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının artan payı etkili oldu.