Yazar Boris Vian 100 yaşında: Müzik dünyasında bıraktığı izler

-
Aa
+
a
a
a

Bu haftaki programımızı bu yıl yüzüncü yaş gününü kutladığımız ünlü yazar Boris Vian'a ayırdık. Program boyunca onun şarkılarını hem kendi sesinden hem de Magali Noël, Henri Salvador, Serge Reggiani ve Mouloudji gibi yorumculardan dinledik.

Daha çok, Mezarlarınıza Tüküreceğim (J’irai cracher sur vos tombes) ya da Günlerin Köpüğü (L’écume des jours) gibi romanları sayesinde, yazar kimliğiyle tanınan Boris Vian aynı zamanda beş yüz kadar şarkıya imza atmış başarılı bir müzisyendi. Bir başka deyişle, ellili yıllarda Charles Trenet ile birlikte Fransa’ya swing dansı yaptıran ilk isimlerden biriydi. Biz de bu haftaki program boyunca, onun müzik dünyasında bıraktığı izleri mercek altına aldık. 10 Mart 1920’de Paris banliyösündeki Ville d’Arvay’de dünyaya gelmişti Vian. Henüz on iki yaşında geçirdiği bir soğuk algınlığı sonrasında solunum yollarıyla ilgili yaşadığı problem, kalp sağlığını ciddi şekilde etkiledi. Bu yüzden ailesi aşırı korumacı bir tavır takınmış, eğitimine bir süre evde devam etmesine karar vermişti. Ordu ve kilise kavramlarıyla, ergenlik çağından itibaren inatlaşmaya başlamıştı Boris. Lisede matematik ve felsefe eğitimi aldıktan sonra 1939’da, Angoulême’deki L’École Centrale’e kaydoldu. Eğitimine paralel olarak, Claude Abadie’nin amatör caz orkestrasında trompet çalan genç adam, ilk romanı Savrulan Otlar Arasında’yı (Trouble Dans Les Andains) da 1942-43 arasında yazdı. Bu arada 1941’de Michelle Léglise’le evlendi, oğulları Patrick de ertesi yıl dünyaya geldi. İlk şarkısı Au bon vieux temps’ı ise 1943 yılında yayınladı. 

1946’da Vernon Sullivan takma adıyla ünlü romanı Mezarlarınıza Tüküreceğim’i yayınladı. Kardeşinin linç edilmesinin intikamını almaya çalışan bir adamı konu alıyordu roman ve ırkçılığa karşı sert bir tavır takınıyordu. Yayınlanmasının ardından erotik içeriği nedeniyle eleştiri oklarının hedefi oldu eser. Vian'ın hakkında hapis cezası istemiyle dava açıldı, bu dava 1947 Ağustos’unda düştü ancak kitap 1949’da yasaklanmaktan kurtulamadı. Edebiyata paralel şekilde müzikle de ilgileniyordu Boris, 1947’den itibaren Saint-Germain-des-Prés’deki Tabou isimli kulüpte çalışmaya başlamış, swing tarzında bir Amerikan şarkısı olan Whispering’i Ah, si j’avais un franc cinquante ismiyle Fransızcaya uyarlamıştı. Ellili yılların başında ünlü yapımcı Jacques Canetti ile tanıştı ve onun aracılığıyla, yazdığı şarkılar Henri Salvador’a teklif edildi. Salvador, aynı yıl C’est le be-bop adlı şarkısını kaydetti.

Ellili yıllar oldukça zor geçiyordu Boris Vian için. Öncelikle iki çocuğunun annesi Michelle’den ayrılmıştı. Hayatını çeviri yaparak kazanmaya çalışıyor, finansal anlamda büyük zorluklar yaşıyordu. Henüz sahneye çıkma cesaretini toplayamasa da yazdığı eğlenceli, hayalci ve espri dozu yüksek şarkılarla yavaş yavaş müzik dünyasında bir yer edinmeye başlamıştı. Bu dönemde politik içerikli ilk şarkısın kaleme aldı. Le Déserteur (Asker kaçağı) adını taşıyordu parça. Doğrudan cumhurbaşkanına sesleniyor, savaşın anlamsızlığından bahsediyor ve askere gitmeyeceğini dile getiriyordu. "İlla kan dökülmesi gerekiyorsa buyurun kendi kanınızı dökün" diyordu ona. Fransa’nın o dönemde Hindi Çin’de savaşta olduğu göz önünde bulundurursak bunun, oldukça provokatif bir şarkı olduğunu söylemek mümkün. Yorumcu olarak Marcel Mouloudji geldi aklına Vian’ın. Mouloudji sözleri okuduğunda parçanın son kıtası pek hoşuna gitmedi: şu şekildeydi bu son kıta: “Eğer beni mahkûm ederseniz, askerlerinizi uyarın, silahım var ve ateş etmesini biliyorum”. Bu sözlerin şarkının geneline hâkim olan barışsever havaya uymadığını düşünüyordu sanatçı, bunun üzerine sözler: “Beni takip edecek olursanız, askerlerinizi uyarın, silahım yok ve isterlerse tetiği çekebilirler” şekilde değiştirildi. Böylece ilk olarak 1954 Mart’ında radyoda yorumladı şarkıyı Mouloudji. Fazla bir tepki almadı. Daha sonra 7 Mayıs 1954’te, bu parçayı da seslendirdiği bir konser sonrasında Fransa’nın Dien Bien Phu muharebesinde mağlup olup Hindi Çin savaşını kaybettiğini öğrendi. Bunun üzerine doğrudan hükümete tepki gösteriyor gibi görünmemek için şarkının girişindeki: “Sayın Başkan” sözlerini “Ey sözde büyük insanlar” olarak değiştirdi. Şarkı buna rağmen yasaklanmaktan kurtulamadı. Bu hem Mouloudji’nin kariyerine büyük bir darbe vurdu hem de Vian’ın, “gelenek düşmanı ahlaksız adam” imajını pekiştirdi. Kısa süre sonra bu kez Cezayir Savaşı’nın başlamasıyla sansür daha da şiddetlendi ve bazı mağazalar şarkının bulunduğu plağı bile satmayı reddetti. Ne var ki altmışların ikinci yarısında, Vietnam savaşı nedeniyle protest şarkıların yeniden moda olması, Le Déserteur’ü de Fransa’da özgürlüğüne kavuşturdu ve parça: Serge Reggiani, Leny Escudero ve Richard Anthony gibi isimler tarafından yorumlandı. Seksenli yıllarda şarkıyı Joan Baez da yorumlamıştı.

Ellili yılların ortasında, birlikte; Suzy Delair, Philippe Clay, Patachou ve Magali Noël gibi isimler için besteler yapacağı piyanist Jimmy Walter ile tanıştı Vian. Bunun ardından bir süre şarkıcılık dersleri aldı zira eleştirmenler tarafından dönemin en kötü yorumcuları arasında gösteriliyordu. Bu derslerin neticesinde, 1955’ten itibaren nihayet farklı kabarelerde izleyici karşısına çıkmaya başladı. Bu dönemde seslendirdiği parçalardan biri de Complainte du progrès adını taşıyordu. “Eskiden insan sevgilisine kur yaparken aşktan bahsederdi ama şimdi ona satın alacağı eşyalardan söz etmesi gerekiyor” diyordu Vian ve tüketim toplumunu eleştiriyor bir anlamda. 

Boris Vian 1955'te, Les Trois Boudets ve La Fontaine des Quatre Saisons gibi kabarelerde izleyici karşısına çıkmaya başlamıştı. O yılın Nisan ayında da, kendi söylediği Les Joyeux Bouchers, Le Petit Commerce ve On n’est pas la pour se faire engueuler gibi birçok şarkıyı kaydetmek üzere stüdyoya girdi. Java ve tango ritimleri eşliğinde huysuz ve yaygaracı insanları, bir başka deyişle "tipik Fransız vatandaşlarını" hicvediyordu bu şarkılar. Bu parçalardan biri olan J’suis snob'da, insanların hayatına 1800’lerin başında giren snobizm kavramını ve bu tip yaşam tarzına sahip kişileri yine esprili bir şekilde eleştiriyordu Vian. Snob olmanın tek kusuru olduğunu söyleyen ama bir yandan da pahalı markalardan aldığı giysileriyle, evinin güzelliğiyle ve üstün olarak nitelediği zevkleriyle övünen bir adamın hikâyesini anlatıyordu bize. 

1956 yılının Haziran ayında, Michel Legrand’ın ona Elvis Presley’nin ilk 33’lüklerini dinletmesinin ardından Vian bu kez rock’n’roll’a merak sardı . Bu dönemde Henri Salvador tarafından seslendirilmek üzere Rock and Roll Mops, Dis-moi que tu m’aimes rock ve Va t’faire cuire un oeuf, man! gibi şarkıları yazdı. Aynı yılın Ekim ayında, bu yeni müzik türünü yorumlama sırası Alhambra Rock, Fais-moi mal Johnny ve Rock des petits cailloux gibi şarkılarla bu kez Magali Noël’e gelmişti.

1956’da sağlık nedenleriyle şarkı söylemeyi bırakan Vian, 23 Haziran 1959 günü de, Mezarlarınıza Tüküreceğim'in, sinema uyarlamasının prömiyeri sırasında geçirdiği bir kalp krizi sonrasında, henüz otuz dokuz yaşında hayata veda etti. Değeri ne yazık ki pek çok sanatçı gibi ancak ölümünden sonra anlaşıldı. Jean Ferrat da durumla ilgili Pauvre Boris – Zavallı Boris adlı bir şarkı yazmıştı. O dönemin popüler şarkıcılarından Richard Anthony’nin Le Déserteur yorumuna da değiniyordu Ferrat 1966 tarihli şarkısında ve şöyle diyordu: 

Görüyorsun, hiçbir şey değişmedi
Sen bizi bırakıp gittiğinden beri
Ahmaklar devam ediyor çalmaya
Diğerleri de onlara bakmaya
Geçen gün çok güldük
Le Déserteur’ün büyük sükse yapmasına
Anthony tarafından yorumlandığında 
Zavallı Boris

İşte on beş yıldır Fransa
Rezil ediyor kendini Hindi Çin’de
Ve bir pislik gibi davranmışlardı sana
Asla gitmeyeceğini söylediğinde
Ne kadar gülerdin ama
Görseydin onları ellerinde gitarlarıyla
Ayar çekerken senin şarkılarına
Tam on beş yıl rötarla

Ferrat’nın da bu şarkıda değindiği gibi, Boris Vian’ın eserleri geçmişten günümüze; Jacques Higelin, Hugues Aufray, Colette Renard, Richard Anthony ve Serge Reggiani gibi birçok şarkıcı tarafından yorumlandı.  Hatta Jacques Higelin ve Serge Reggiani müzik piyasasına ilk adımlarını, onun şarkılarını yorumladıkları albümlerle atmışlardı.  Reggiani’nin sesiyle üne kavuşan bir Boris Vian şarkısı da La java des bombes atomiques (Atom bombalarının javası) adını taşıyordu. Java, 1920’lerde Paris’te ortaya çıkan ve akordeon eşliğinde yapılan bir dans. Şarkıda, bir atom bombası yapmaya çalışan hayali amcasından bahsediyor Vian bize. Yaşlı adam yemeden içmeden kesiliyor bombayı tamamlamak için. Sonunda işini bitirince, merak içindeki bütün devlet başkanları ziyaretine geliyor. O da onları bir odaya kapatıyor ve bombayı patlatıyor. Bu olay üzerine ilk başta mahkûm edilse de daha sonra affediliyor, bir süre sonra da başkan seçiliyor.

Boris Vian, ölümünden sonra da birçok sanatçıya ilham verdi. Fransız müziğinin efsane ismi Serge Gainsbourg, ona olan hayranlığını: “Benim ilham kaynağım Vian olmuştu. Onu sahnede, beti benzi atmış bir halde, o hırçın şarkılarını, şaşkınlıktan donakalmış bir izleyici kitlesine söylerken gördüğümde, <Neden ben de aynı işi yapmayayım?> diye sormuştum kendi kendime” sözleriyle ifade etmişti. 

 

Şarkıcı / YorumcuParça AdıAlbüm AdıSüre
Boris Vian Cinématographe L'écume des nuits 2:42
Magali Noël Au bon vieux temps Regard sur Vian 2:30
Boris Vian Si j'avais un franc cinquante Jazz à Saint-Germain-Des-Prés 1:20
Henri Salvador C'est le be-bop Crooner jazzy 2:08
Mouloudji Le Déserteur Récital au théâtre de la Renaissance 3:14
Mouloudji Allons Z'enfants Cœur Libre Vol.13 - Chante Vian 3:21
Juliette Complainte Du Progrès (Les Arts Ménagers) On N’est Pas Là Pour Se Faire Engueuler! 3:24
François Hadji-Lazaro Fais-moi mal Johnny On N’est Pas Là Pour Se Faire Engueuler! 2:36
Michel Delpech J'suis snob On N’est Pas Là Pour Se Faire Engueuler! 3:07
Magali Noël Alhambra Rock Fais-moi mal Johnny 2:38
Henri Salvador Rock-hoquet Crooner jazzy 2:29
Jean Ferrat Pauvre Boris Maria 3:26
Serge & Stéphan Reggiani La java des bombes atomiques Sur scène 2:32
Boris Vian On n'est pas là pour se faire engueuler L'écume des nuits 3:00