2018'e Yeni Albümlerle Veda

Programı Jacques Dutronc’dan La fille du Pere Noël yani Noel Babanın kızı adlı şarkıyla açtık. Bu, 1966 yılına ait bir şarkı olsa da programın geri kalanını ağırlıklı olarak, 2018’in son çeyreğinde yayınlanan yepyeni albümlerden parçalara ayırdık. 2018 yılı Fransız müziği açısından bir hayli verimli bir yıl oldu. Piyasaya birçok genç şarkıcı çıktı, bunun yanı sıra tecrübeli isimler de yeni albümlerle formlarını hala koruduklarının mesajını verdiler müzikseverlere. Elektronik müzikle hip-hop’u başarıyla sentezleyen Tim Dup’a geçtiğimiz programlarda yer vermiştik. Genç adam geçtiğimiz günlerde Fransız pop müziğinin devlerinden Véronique Sanson’la bir araya geldi ve Sanson'un "Duos Volatils" isimli albümü için onunla birlikte Toute une vie sans te voir yani Seni Görmeden Geçecek bir Hayat adlı parçayı yorumladı.  Yarım kalmış bir aşk hikâyesinin meyvesi bu şarkı aslında. Versonique Sanson yetmişli yılların başında Michel Berger’yle aşk yaşıyordu. Fakat 1972’nin sonlarına doğru onu terk ederek gitarist Stephen Stills’le Amerika’ya gitmiş ve burada onunla evlenmişti. Michel Berger bu olayın şokunu uzun yıllar boyunca atlatamadı. 1975’te Sanson için Seras-tu là? yani Orada olacak mısın? adlı şarkıyı yazdı hatta. İlginçtir, Sanson da ona ertesi yıl Je serai là yani Orada olacağım adlı şarkıyla cevap verdi bu soruya fakat bu arada Michel Berger hayatını France Gall’le birleştirmişti bile. Bir türlü unutamıyordu eski sevgilisini Véronique ama artık başka biriyle evlendiği için onu hayatı boyunca bir daha göremeyeceğini de biliyordu ve nihayet 1979’ta onun için bu parçayı yazdı. Sanatçı, 23 Kasım’da piyasaya çıkan bu parçanın da yer aldığı düetler albümünde, Tim Dup dışında Vianney, Michel Jonasz, Julien Doré ve Zaz gibi isimlerde de bir araya geldi.

Doksanların ortasından bu yana Fransız müziğine yorumcu, söz yazarı ve besteci olarak katkı sağlayan Christophe Miossec, 28 Eylül’de merakla beklenen yeni stüdyo albümü "Les rescapés"yi yayınladı.  Sanatçı bu çalışmasını, 1995 tarihli ilk albümü "Boire"dan bu yana en kişisel albümü olarak nitelendiriyor. Programda Pour adlı parçayla yer verdiğimiz bu albüm, Les Inrocks dergisinin geçen hafta yayınlanan "2018’in En İyi 50 Albümü" listesinde de yer alıyor aynı zamanda. 

Ülkemizde de bir hayli tanınan Isabelle Geffroy ya da bizim bildiğimiz adıyla Zaz,  2010’da Je veux adlı şarkıyla üne kavuşmuştu. Sonrasında dünya genelinde önemli satış rakamlarına ulaşan iki stüdyo albümü daha yayınladı. Sanatçı geçtiğimiz 16 Kasım’da da yeni albümü "Effet miroir"ı piyasaya sürdü. On beş şarkının yer aldığı bu çalışmasında şanson, Latin müziği, rock ve pop’u bir araya getirmiş Zaz. Programda bu albümden çıkan ilk single olan Qué vendrá'yı dinledik. Nakarat kısmı İspanyolca sözlerden oluşan parça, Davide Esposito ve Luis Fronchoso imzasını taşıyor. 

Fransız müziğinin fazla göz önünde olmayan fakat aynı zamanda en üretken isimlerinden biri olan Jean-Louis Murat, 1989’dan bu yana yaklaşık on sekiz stüdyo albümüne imza attı. Özellikle son dönemde, hem her yıl bir albüm çıkaran sanatçı, yeni stüdyo albümü "Il Francese"yi de 28 Eylül’de piyasaya sürdü. On bir şarkıdan oluşan albüm eleştirmenlerden bir hayli övgü aldı. Hatta Les Inrocks dergisi, geçen hafta yayınladığı "2018’in En İyi 50 Albümü" listesine Murat’nın bu çalışmasınıde dahil etti. Albümün son şarkısı olan Je me souviens'de sanatçı bizi 1800’lü yıllarda bir yolculuğa çıkarıyor ve bize Napoleon Bonaparte’ın prenslerinden, Napoli Kralı, "Il Francese" lakaplı Mareşal Joachim Murat’dan bahsediyor. 

2018 yılı boyunca Fransız müziğinde bir yaprak dökümü yaşandı adeta. 7 Ocak’ta France Gall, 6 Nisan’da Jacques Higelin, 29 Nisan’da Africa adlı parçasıyla tanınan Rose Laurens, ondan bir hafta sonra 7 Mayıs’ta Belçikalı sanatçı Maurane, 16 Mayıs’ta Jacques Brel ve Juliette Gréco’yla yaptığı çalışmalarla tanıdığımız besteci ve piyanist Gérard Jouannest, 4 Haziran’da politik içerikli şarkıların usta yorumcusu Marc Ogeret, 12 Eylül’de rai müziğinin ünlü ismi Rachid Taha ve nihayet 1 Ekim’de de Charles Aznavour aramızdan ayrıldı. Fransız Öpücüğünde yıl boyunca bu sanatçıların hemen hepsini andık ama geçmiş programlarda France Gall’den bir parça dinleme fırsatımız olmamıştı. O yüzden bu hafta France Gall’in Michel Berger’yle çalıştığı dönemden bir parçaya da yer verdik programda. 1981 tarihli bu parça, Tout pour la musique yani Her şey müzik için ismini taşıyor.

Fransız müziğinin genç isimlerinden Flavien Berger, yeni albümü "Contre-temps"ı 28 Eylül’de yayınlanmıştı. Elektronik müzikle pop’u başarıyla bir araya getiren bu albüm, Les Inrocks dergisi tarafından da "2018’in En İyi Albümü" olarak gösterildi. Programda bu albümde yer alan Maddy la nuit’yi dinledik. Bu yılın dikkat çeken isimlerinden bir başkası olan 1995 doğumlu Belçikalı Angèle Van Laeken ya da kısaca Angèle, ilk stüdyo albümü "Brol"ü 5 Ekim’de piyasaya sürdü. Kendisi adını ilk kez 2017’de, Dick Annegarn şarkısı Bruxellles’e getirdiği yorumla duyurmuş, ilk single’ı La Loi de Murphy ise Youtube’da milyonlarca kişi tarafından izlenmişti. Programda Angèle'in Tout oublier adlı parçasına yer verdik. Genç kadın bu parçayı, rap müzisyeni olan erkek kardeşi Roméo Elvis ile birlikte seslendiriyor. Parçanın Fransa listelerinde dört numaraya kadar tırmandığını da hatırlatalım.

Fransız müziğinin en tecrübeli isimlerinden biri de Pierre Perret. Kariyerine altmışlı yıllarda başlayan sanatçı, müstehcen olarak değerlendirilebilecek kelimeleri sakınmadan kullandığı mizah dozu yüksek şarkılarıyla tanınıyor. 9 Kasım’da "Humour ve liberté" yani "Mizah ve Özgürlük" ismini taşıyan yeni bir albüm yayınlayan Perret; Les emigrés ve Ma France à moi gibi şarkılarla yine göçmen meselesi ve laiklik gibi güncel konuları ele almış bu albümünde. Programda dinlediğimiz Django adlı parçada ise; Django Reinhard, Ella Fitzgerald, Louis Armstrong ve Duke Ellington gibi cazın efsanevi isimlere saygı duruşunda bulunuyor seksen dört yaşındaki sanatçı. 

2017 yılı, Barbara’nın ölümünün yirminci yılıydı bu yüzden onun anısına birçok albüm yayınlanmıştı. 2018’de de unutulmadı bu önemli sanatçı. En son 26 Ekim’de, Fas asıllı Fransız şarkıcı Sapho, onun şarkılarını yorumladığı bir albüm yayınladı. Biz bu albümden, içinde bulunduğumuz günlerin ruhuna uygun bir şarkı olan 1968 tarihli Joyeux Noël yani Mutlu Noeller'i seçtik. Parça bir aşk hikâyesini konu alıyor aslında. Bir Cuma akşamı Paris’te, Noel’i kutlamak için sevgililerine gitmek üzere evlerinden çıkan bir kadın ve bir erkek, Alma köprüsü yakınlarında karşılaşıyorlar. Birbirlerinden o kadar etkileniyorlar ki soluğu başka bir arkadaşlarının evinde alıyorlar, Noel ağacının altında öpüşüyorlar ve o geceyi birlikte geçiriyorlar. Fakat bu birliktelik uzun sürmüyor ve bir hafta sonra yılbaşı gecesinde, aynı karşılaşma bir kez daha yaşanıyor fakat bu kez ikisi de sevgililerinin yanında giriyor yeni yıla ama o Noel gecesi yaşadıkları akıllarından çıkmıyor yine de.

2018’in en fazla ses getiren albümlerinden biri de bundan yaklaşık üç hafta önce piyasaya çıktı. Asıl adı Antoine Valentinelli olan 1991 doğumlu rap & hip-hop şarkıcısı Lomepal, ikinci stüdyo albümü "Jeannine"i 7 Aralık’ta yayınladı. Sanatçının, şizofreniden muzdarip bir hayat süren büyükannesi Jeannine'in adını verdiği albümde; Lomepal'in Roméo Elvis, Orelsan ve Philippe Katherine’le yaptığı düetler de yer almış. Paris Match ve Les Inrocks dergilerince 2018’in en iyi albümleri arasında gösterilen bu albümden dinlediğimiz Trop beau isimli şarkı ise, Lomepal’in yanı sıra Stwo, VM The Don, Pierrick Devin ve Vladimir Cauchemar’ın imzasını taşıyor.

Bu yıl piyasaya çıkan en sıra dışı albümlerden biri de, 2009’da hayata veda eden Alain Bashung’un daha önce yayınlanmamış parçalarını bir araya getiren "En amont"du. 23 Kasım’da piyasaya çıkan bu albümdeki şarkıların düzenlemeleri için Bashung’un eşi Chloé Mons, yapımcı Edith Fambuena’dan yardım istemiş ve 2002 ile 2008 arasında kaydedilen on altı parçadan on biri bu çalışmaya dahil edilmiş. Programda Dominique A imzalı açılış parçası Immoretls'i dinlediğimiz bu albümdeki diğer parçalar Raphaël, Daniel Darc ve Joseph d’Anvers gibi isimlerin imzasını taşıyor.