Açık Gazete: 7 Ağustos 2018

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Kuyruğunu Yiyen Yılanlara Dair

Dünkü vakayinamede Kuzeyden Güneye, Doğudan Batıya yeryüzünün yerle yeksan olduğu bir ortamı tasvir etmeye çalışmış, Profesör Chomsky’nin dreyişiyle insanlık tarihinde daha önce örneğine hiç rastlanmamış bir “devrilme anı”nın ortasında bulunduğumuzu sıcak dalgaları, kuraklıklar, seller, tufanlar ve cehennemî yangınlardan, okyanuslardaki yoğun kirlenmeden bazı örneklerle anlatmaya çabalamıştık.

 

Sözünü ettiğimiz olaylardan biri olan California’daki Mendocine Complex orman yangınları daha dün eyalet tarihinin en büyük 4. yangını mesabesindeyken, aradan geçen bir gün içinde eyalet tarihinin en büyük yangınına dönüşüverdi. Yaklaşık 118 bin hektarlık alana yayılmasıyla California’da şu anda hükmünü sürdüren 12 küsur yangından en büyüğü, ama, maalesef sadece biri. İşin kötüsü, sadece üçte biri kontrol altına alınmış durumda. İşin daha da ürkünç tarafı ise, binlerce kişinin tahliye edildiği, 75 evin yanıp kül olduğu, içinde yaşayan bilumum hayvanların telef olmasından kimsenin söz bile etmediği bu korkunç inferno’nun Ağustos ayı boyunca devam edeceği, hatta söndürülmesinin ancak Eylül başlarında olabileceği yetkililer tarafından net bir dille ifade edildi. Evet, Eylül başlarında!. O zamana kadar çevrede yaşayan tüm canlılar da bu zehirli dumanı soluya soluya yaşamaya mahkûmlar.

(https://www.theguardian.com/world/2018/aug/07/mendocino-complex-wildfire-california-biggest)

 

ABD Başkanı, iklim inkârcılarının başı Trump, bu majör felaketten Eyalet vali ve yetkililerini suçlamış. Peki neyle? Devletin sularını denize döküp harcamakla, yangına sıkmamakla, kötü çevre kanunlarına sahip olmakla ve yeterince ağaç kesip ormanda açıklık bırakmamakla!. İtfaiye yetkilileri cevap vermemişler, ama, sıkacak su sıkıntısı çekmediklerini söylemekle yetinmişler. Bilimciler, iklim değişikliğinin yol açtığı kuraklık ve sıcaklığın ormanı çıraya çevirdiğini israrla belirtiyorlarsa da, ABD yönetimi ve ABD medyası iklim değişikliğinden bahsetmemekte kararlı görünüyor. (Ratingleri düşürdüğüne dair söylentiler varmış!)

(https://www.democracynow.org/2018/8/2/extreme_weather_is_exploding_around_the)

 

Burada en önemli noktalardan biri de bilimcilerin israrla vurguladıklharı “pozitif geri besleme” mekanizmalarının (positive feedback loops) harekete geçme süreci. Yangınlar arttıkça daha fazla karbon salımı, daha fazla salım daha fazla “sera etkisi”, daha fazla kuraklık, daha fazla sıcaklık ve küresel ısınmanın artışı demek ve  bu artışın sıcakları, kuraklığı ve yangınları tetiklemesi ve artırması, kıyamete doğru dörtnala gidiş... Kısır döngü de diyebiliriz, ama Vakanüvisiniz hakir, duruma daha uygun düşeceğini düşündüğü “kuyruğunu yiyen yılan” terimini önermekte – naçizane.

 

Tam bunu düşünüp dile getirdiğimiz sırada bir de ne görelim? Dünyanın önde gelen iklim bilimcileri, çok itibarlı bilim dergisi PNAS’ta (Proceedings of the National Academy of Sciences) taptaze bir araştırma yayımlamışlar:  Pozitif geri besleme olaylarının domino taşları gibi birbirini etkilemesi ve tetiklemesi sonucu yeryüzü “aniden” dünya boyutunda bir “sera”ya dönebilir! Canlılar âleminin devrilme noktasını bulup tepetaklak ebediyete gömülmesine 1 derece birşey kalmış durumda. Bu dehşetengiz iklim analizini ortaya koyan araştırmacıların hayattaki en büyük dileklerinden biri, “inşallah yanılıyoruz” olmuş. Çünkü, o noktadan sonra, karbon emisyonları kısılsa, yenilenebilir enerjiye toptan geçiverilse bile, büyük olasılıkla, ne yapılsa boşuna!

(https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-45092435; https://www.theguardian.com/environment/2018/aug/06/domino-effect-of-climate-events-could-push-earth-into-a-hothouse-state)

 

Yani, sevgili vakayiname okurları, bu araştırma insan türünün, başka pek çok canlı türü ile birlikte bu yüzyıl içinde sona erebilmesinin ihtimal dahilinde olduğunu ortaya koyuyor. Chomsky’nin dün sözünü ettiğimiz o vahim uyarısını tekrarlamakta sonsuz yarar var: Bu, dünyanın en önemli siyasi konusu. Bunun yanında hiçbir şeyin önemi yok. Olamaz da zaten. “Bununla kıyaslandığında geri kalan herşey önemsiz.”

(http://www.acikradyo.com.tr/acik-gazete/acik-gazete-6-agustos-2018-insanligin-tarihinde-benzersiz-bir-icinde-bulunuyorken

 

Peki ama ey okur, twitter hesabından şu yakınmada bulunan Ellie Mae O’Hagan adlı internet kullanıcısı vatandaş şu yorumunda haksız diyebilir miyiz: “Bu araştırma pratikte insan türünün bu yüzyıl içinde yok olabileceğini ortaya koyuyor, ve bu s... Guardian gazetesinde manşet haber bile olamıyor ha.”

(https://www.commondreams.org/news/2018/08/07/hothouse-future-humanity-scientists-behind-terrifying-climate-analysis-hope-they-are)

 

Araştırmacılar, en kötü senaryolardan kaçınabilmek ve gezegenin sistemlerini tehlikeli devrilme noktalarından uzağa yönlendirebilmek için “toplu insan eylemleri”nin şart olduğunu kuvvetle vurgulamaktalar. Bunun olabilirliği var mıdır? Varsa neler yapılabilir? Yazar ve analist Paul Street’in deyimiyle Yeryüzü’nün tabutuna son çiviyi çakan “rantiye kapitalizmi”ni daha fazla vakit kaybetmeden nasıl altedebiliriz?

 

İşte bu ağır sorular üzerinde konuşmayı yarın ve sonraki günlerin Vakayinamelerine bırakalım ve yazıya naçizane bir nokta koyalım. Ama noktayı koymadan önce –ve “spoiler” da vermeden– küçük bir çıtlatma olmadan da olmaz: 8 Eylül 2018 tarihini takvimlerinize kaydetmeyi ihmal etmeyin, e mi?

 

Vakanüvis ÖM