Açık Gazete: 4 Mayıs 2018

Haftanın son Açık Gazete'sinde Dünya Basın özgürlüğü ardından söylenenlerin bir değerlendirmesini yaptık. Özetlemek gerekirse başta Türkiye olmak üzere, bütün dünyada vahim bir gidişat basın özgürlüğü konusunda söylenenler şunlardı:

Etkin Haber Ajansı’ndan (ETHA) tutuklu gazeteciler:  “Tutsaklık koşullarında dahi, dayatılan karanlığı aydınlatma görevini bir an olsun aksatmayı, bu yoldan bir adım geri düşmeyi düşünmedik, düşünmeyeceğiz”

Af Örgütü Türkiye: Yalnızca işlerini yaptıkları için ömür boyu hapis cezasına mahkum edilen bazı gazetecilerle birlikte Türkiye, dünyanın en büyük gazeteci hapishanesine dönüştü.

İnsan Hakları Derneği (İHD): Başta cezaevinde bulunan gazeteciler olmak üzere tüm basın emekçilerinin Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü kutluyoruz. OHAL süresince çok sayıda gazeteci tutuklanmıştır. Halen 213 gazeteci tutuklu ve hükümlü olarak cezaevinde tutulmaktadır.

Halkların Demokratik Partisi (HDP): Gerçekleri halka ulaştırmak için canları ve özgürlükleri pahasına çalışan tüm basın emekçilerinin yanındayız. Basın özgürlüğü sıralamasında 157. sırada olmanın utancını bir daha yaşamamak umuduyla, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü kutluyoruz.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Haber yapmanın suç olarak algılandığı, gazetecilerin mesleklerini yaptıkları için tutuklandığı bu karanlık döneme son vereceğiz. Bu 3 Mayıs, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nün utanç içinde geçtiği son 3 Mayıs olacaktır!

İstanbul milletvekili (CHP), hukukçu ve insan hakları savunucusu Sezgin Tanrıkulu: Bugünü, 184 gazeteci hapiste geçiriyor. Dışarda kalabilen gazeteciler de büyük zorluklarla haberciliği sürdürüyor

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Punto24 kurucusu Murat Sabuncu:  “Ben, ülkenin en eski ve saygın gazetesi Cumhuriyet’te çalışan arkadaşlarım ki onlarda uzun hapis cezalarına çarptırıldılar halkın haber alma hakkı için gerekirse yeniden bedel ödemeye hazırlar. Bu arada aldığım cezayı söylerken iki kere utanıyorum. Birincisi memleketin demokratik anlamda geldiği nokta. Bir diğeri benim cezam 7.5 yıl nedir ki ağırlaştırılmış müebbet cezası alan meslektaşlarım var ülkemde”

HDP İzmir milletvekili Ertuğrul Kürkçü: “Sadece mesleğini yaparken hapsedilmiş gazeteciler açısından değil, sadece gazetelerini, radyolarını, televizyonlarını, olağanüstü hâl uygulamasıyla kaybetmiş ve gazeteleri, radyoları, televizyonları kapatılmış olduğu için işsiz kalmış gazeteciler açısından değil, aynı zamanda haber alma hakkını bu nedenlerle gerçekleştiremeyen 80 milyon Türkiye halkları için de bu son derece devasa bir mesele; bunun şakası yok.

Gazetecileri Koruma Komitesi'nden Courtney Radsh: “Son iki yılda gazetecilere yönelik hapis uygulaması arttı. Geçen yıl en son yaptığımız hapishane sayımında en az 262 gazetecinin demir parmaklıklar ardında olduğunu gördük. Aralarında terörü desteklemek ve devletin hoşuna gitmeyen konularda haber yapmak da olan ‘devlet düşmanlığı suçlamaları’ biliyoruz ki gazetecilikle özdeşleştiriliyor.”

Acı rakamlar ise şunu gösteriyordu:

Afganistan'ın başkenti Kabil'de 30 Nisan günü 15 dakika arayla düzenlenen iki bombalı saldırıda 9 gazeteci hayatını kaybetmişti.  Aynı gün meydana gelen Host ilindeki silahlı saldırıda ise bir gazeteci daha öldürülmüş, böylece görevini yaparken öldürülen gazeteci sayısı 10’a ulaşmıştı.

Yemenli Gazeteciler Sendikası, ülkede yaklaşık 4 yıldır devam eden çatışmalarda 26 gazetecinin öldürüldüğünü açıklamıştı.

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'ne özel yayımladığı raporunda, Suriye'de Mart 2011- Mayıs 2018 tarihlerinde 8'i yabancı toplam 682 medya çalışanının katledildiğini duyurmuştu.

Son 10 yıl içerisinde 30'dan fazla BBC Farsça Servisi çalışanı anne ya da babasını kaybetmiş olmalarına karşın cenazelerinde hazır bulunamamış, 20'den fazla BBC Farsça Servisi çalışanı ölüm tehdidi aldığını bildirdi ve İngiltere'deki güvenlik güçlerine ihbarda bulunmuştu. Ayrıca İran devleti, BBC Farsça'nın eski ve mevcut 152 çalışanı hakkında "ulusal güvenliğe karşı komplo kurmak" suçlamasıyla soruşturma açtı ve malvarlıklarını dondurmuştu.

Gündemin diğer konuları arasında ise şunlar vardı:

Hindistan'ın kuzeyindeki Uttar Pradesh ve Rajasthan eyaletlerinde yaşanan kum fırtınasında 103 kişi ölürken, çok sayıda kişi de yaralandı. Dünyanın bir başka köşesinde, Kenya'da ise,  şiddetli yağışların yol açtığı sel ve toprak kayması nedeniyle en az 100 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Türkiye'ye gündeminde ise şunlar vardı:

Aralarında İstanbul, Gazi, Anadolu, Karadeniz Teknik, İnönü, Selçuk, Erciyes üniversitelerinin de bulunduğu 13 üniversitenin bölünmesini ve 4’ü vakıf olmak üzere 25 yeni üniversite kurulmasını öngören kanun tasarısı, üç tur boyunca TBMM Genel Kurulu’nda karar yeter sayısının bulunamaması nedeniyle oylanamamıştı.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencileri ve öğretim görevlileri İstanbul Üniversitesi'nin bölünmesine yönelik tasarıyı, fakültenin dekanlık binası önünde protestosuna hasta ve hasta yakınlarının da destek verdiği görülmüştü. 

Öte yandan Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Üzel, YÖK Başkanı Yekta Saraç'ın bölünme konusundaki son açıklamaları üzerine konuşmuş, "" 'İstanbul Üniversitesi'nde yeni bir model deneyeceğiz, neticeleri izlenecek' ifadelerini kabul etmiyoruz. Yaklaşık 600 yıllık üniversitemiz deneme tahtası veya denek değildir." Ifadelerini kullanmıştı.

28 Nisan'da HDP Göngören İlçe binasında düzenlenen toplantıda  gözaltına alınan HDP İstanbul İl Eş Başkanı Cengiz Çiçek'in de aralarında buluduğu 10 kişi, bugün çıkarıldığı mahkemece tutuklandığı saatlerde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli "100 bin seçmen imzasına gerek olduğunu düşünmüyorum. CHP'nin 15 aday kaydırmasıyla destek buldu. Dolayısyla buna gerek kalmadı. Bir şahsiyet 100 bin aday için adaylığını koyacağını ısrar etti dolayısıyla , FETÖ'nün siyasi ayağı varsa siyasi seçmeni de vardır. Cumhurbaşkanı adaylığı için verilen imzalar araştırılsın." Ifadelerini kullanmıştı.

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı olduğu iddia edilen Muharrem İnce'nin seçim afişi ve sloganının ortaya çıkmasının ardından, kendisinin de sabah saatlerinde Genel Başkan Kılıçdaroğlu tarafından aday gösterilme töreni gerçekleşmişti (son dakika).

MHP'den istifa eden 4 isim "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları eşliğinde CHP'ye katılıyor, HDP ise,  seçim çalışmalarını sosyal medyada başlatarak, Yaklaşık 1.5 yıldır tutuklu bulunan Demirtaş’ın eski bir konuşmasından görüntüleriyle birlikte “İsim vermiyoruz, oyunuzu en yakışıklı olana verin” çağrısını yapıyordu.

"Sezin Öney ile Seyyare" köşesinde, geçtiğimiz günlerde Japonya'daki Sakura festivalinin ardından Türkiye'de seçim gündeminin analizini yaptık.

"Alp Ulagay ile Spor" köşesinde ise, önce , şiddet olayları nedeniyle yarıda kalan olaylı derbinin tartışmalı kararı ardından sözünde durup maça çıkmayan Beşiktaş'ın kararı başta olmak üzere, ağırlıklı olarak futbol gündeminin nabzını tuttuk.